Böyle bir şey olamaz translate Portuguese
229 parallel translation
Bu meteor ya çok hafif, ki böyle bir şey olamaz, ya da içi bos.
Aquele meteoro ou é muito leve, o que é inaudito, ou então é oco.
Böyle bir şey olamaz.
Isso não resolveria nada. Quero dizer,
- böyle bir şey olamaz!
- Que tipo de conversa é essa?
Böyle bir şey olamaz.
Não, está fora de questão.
Asla böyle bir şey olamaz ki.
Que coisa de se dizer?
Dr. Zee, kesinlikle böyle bir şey olamaz.
Doutor Zee isso esta fora de questão.
Böyle bir şey olamaz!
Isto não pode estar a acontecer!
Tanrım, böyle bir şey olamaz. Sadece olduğunu düşünüyorum.
Isto não está a acontecer.
Böyle bir şey olamaz.
Isso não é possível.
Bebeğim Noogman için böyle bir şey olamaz.
Querida, isso está fora de questão para o Noog.
Böyle bir şey olamaz.
Isso não existe.
Bizim aramızda asla böyle bir şey olamaz.
Uma coisa assim nunca aconteceria entre nós.
İmkânsız bir durum, böyle bir şey olamaz.
É impossível. Não pode ser.
Hayır, böyle bir şey olamaz.
Não, não podia ser.
Evimde böyle bir şey olamaz.
Odeio isso na minha casa.
Tüm sistemleri kontrol ettim. Böyle bir şey olamaz.
Sistemas checados.
Böyle bir şey olamaz.
Não pode ser!
Böyle bir şey olamaz.
Este tipo de coisa não pode acontecer!
Böyle bir şey olamaz mı?
Não podia suceder?
Hayır kesinlikle, Şerif Woody varken böyle bir şey olamaz.
Nadinha! Com o Xerife Woody aqui não há sarilhos!
Böyle bir şey olamaz.
Eu não preciso disto agora.
Hayır, önemli değil. Bu kasabada buna hakkınız yoktur. Böyle bir şey olamaz.
Aqui ninguém se porta mal, sabe isso?
No, no, Böyle bir şey olamaz.
Não, não, nada disso.
Böyle bir şey olamaz. Asla.
Não vai acontecer... nunca.
Bu bir kabus! Böyle bir şey olamaz.
Não pode acontecer.
Böyle bir şey olamaz.
Não é mesmo assim que funciona.
Böyle bir şey olamaz. Bir hafta sonra paraya ihtiyacın olacak.
Claro que isso não vai acontecer, pois daqui a uma semana vais precisar de dinheiro
Böyle bir şey olamaz!
Isto não está a acontecer.
Böyle bir şey olamaz ne yapmaya çalışıyorlar demen lâzımken!
Devias estar era a dizer que isto não pode acontecer, em vez de perguntar a quem.
- Böyle bir şey olamaz!
- Isso é extraordinário!
Böyle bir şey yapan hiç bir İngiliz beyefendisi bu kulübe adımını atacak kadar küstah olamaz.
Nenhum cavalheiro inglês, que fizesse isso... teria a audácia de por os pés em nosso clube.
Artık böyle bir şey söz konusu olamaz.
Já não está nas nossas mãos.
Olamaz böyle bir şey.
Tal coisa não existe.
Böyle bir şey mümkün olamaz!
Não, por favor! Não quero isso! E agora isso.
Böyle bir şey kesinlikle olamaz, yoksa hatırlardım.
Eu teria lembrado.
Böyle bir aşkta hiçbir şey ayıp olamaz. Birlikte yaşadığınız her şey dinsel bir tören olur anlamıyor musun?
Nada num amor assim pode ser obsceno, não vê que tudo o que se passa entre os dois é como um sacramento?
Olamaz böyle bir şey!
- Não acredito.
Sözünü unutmuş olamaz, kaptan böyle bir şey yapmaz.
O capitão jamais esqueceria uma promessa.
Burada karşılaşmak inanılmaz bir rastlantı. - Olamaz böyle bir şey.
Que este encontro aqui é uma coincidência incrível, mas não existe tal coisa...
Böyle bir şey olamaz.
Isto não pode acontecer.
- Böyle bir şey yapmış olamaz.
Armou-me uma cilada na noite do crime.
Böyle bir şey yaşanıyor olamaz.
Isto não pode estar a acontecer.
Böyle bir şey asla olamaz.
Como se isso alguma vez pudesse acontecer.
Ortada hiç bir şey yokken böyle bir yanılma olamaz.
Ninguém imagina tais coisas de ânimo leve.
Böyle bir şey kanun önünde geçerli olamaz.
Esse merecimento não se estende à Lei.
Doktor olduğun için, böyle bir şey söz konusu olamaz aslında.
Você é médica, tem aquele lado profissional.
Böyle bir şey mümkün olamaz, Teğmen.
Isto seria impossível neste campo, Tenente.
Kimse böyle bir şey için hazır olamaz.
Não há nada que nos prepare para isto.
Senin için böyle bir şey istemem yanlış olamaz.
Não vejo nada de errado com o que quero para ti.
Bence insan böyle bir şey için hiçbir zaman hazır olamaz.
Suponho que ninguém esteja realmente pronto para compreender isto.
Senin için böyle bir şey istemem yanlış olamaz.
Bem, não há nada de errado em eu querer isso para ti.
böyle bir şey yok 21
böyle bir şey olmayacak 25
böyle bir durumda 32
böyle bir şey 44
böyle bir yerde 16
böyle bir zamanda 26
böyle bir şey olmadı 17
böyle bir şeyi nasıl söylersin 18
böyle 531
boyle 17
böyle bir şey olmayacak 25
böyle bir durumda 32
böyle bir şey 44
böyle bir yerde 16
böyle bir zamanda 26
böyle bir şey olmadı 17
böyle bir şeyi nasıl söylersin 18
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle şeyler söyleme 28
böyle konuşma 236
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böyle olmaz 92
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle şeyler söyleme 28
böyle konuşma 236
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böyle gelin 49
böyle mi 243
böylesi 17
böyle işte 52
böyle olsun istemedim 34
böyle şeyler 30
böyle söyleme 179
böyle gel 42
böyle değil 53
böyle davranma 44
böyle mi 243
böylesi 17
böyle işte 52
böyle olsun istemedim 34
böyle şeyler 30
böyle söyleme 179
böyle gel 42
böyle değil 53
böyle davranma 44