Dayanamıyorum artık translate Portuguese
554 parallel translation
Buraya dayanamıyorum artık.
Já não suporto isto aqui.
- Dayanamıyorum artık!
- Não posso mais!
Buna dayanamıyorum artık. Bu kadarı yeter.
Não aguento mais isto.
Onun titizlik huyuna dayanamıyorum artık.
eu não suporto tua mania de ordem.
Ölsem de kurtulsam, çünkü ölüm görmeye dayanamıyorum artık.
Deixa-me morrer, para que eu não volte a ver a morte.
Dayanamıyorum artık.
Não posso mais.
Dayanamıyorum artık.
Não aguento mais!
Dayanamıyorum artık.
Não suporto mais!
Dayanamıyorum artık! - Ver buraya!
- Agarra-a, já não posso mais!
Dayanamıyorum artık.
- Estou farto.
Yapamam! Dayanamıyorum artık.
Não, não consigo, não consigo aguentar mais!
Dayanamıyorum artık. Kafamın rahat olması lazım.
Preciso de paz de espírito.
- Artık- - onlara dayanamıyorum.
Apenas não aguento mais. Sério?
Pat, artık dayanamıyorum.
Pat, não aguento mais.
Artık dayanamıyorum!
Eu não aguento.
Artık dayanamıyorum!
- Eu estou. Já não aguento mais!
Artık dayanamıyorum.
Não aguento mais.
Artık dayanamıyorum, dayanmayacağım da.
Não o aguento e não o aguentarei mais.
Artık dayanamıyorum.
Já não aguento mais!
Artık dayanamıyorum.
Já não aguento mais.
Artık dayanamıyorum.
Não aguento mais isto.
Artık dayanamıyorum.
eu não tolero mais.
Buna artık dayanamıyorum.
Não aguento mais.
Buna artık dayanamıyorum!
- Não aguento mais. - Imploro-lhe.
Artık dayanamıyorum! Günün her dakikası!
Eu não aguento mais.
Artık buna dayanamıyorum!
Não suporto mais!
Artık dayanamıyorum.
Eu não aguento mais.
Görüyorsun, ben şu korkunç teyzemle birlikte yaşıyorum ve artık dayanamıyorum.
Olha, eu vivo com aquela horrível da minha tia e não aguento mais.
Artık dayanamıyorum. Emirlerini al da kıçına sok!
Não aguento mais as tuas ordens.
Artık görmeğe dayanamıyorum.
Não aguento ver mais.
Artık dayanamıyorum. Böyle şeyler yıllardır oluyor.
Estas coisas foram vistas durante anos. |
- Tanrım, artık dayanamıyorum.
Meu Deus! Já não aguento!
- Artık dayanamıyorum.
- Não agüentava mais.
Bıktım artık, buna dayanamıyorum, arazimi de vermiyorum.
Calma, Graciela, calma!
Artık dayanamıyorum!
Não aguento mais!
Artık dayanamıyorum!
- Não aguento mais!
Artık dayanamıyorum.
Não a suporto mais.
Bu acıya artık dayanamıyorum.
Não vou tolerar isto!
- Artık dayanamıyorum.
- Já não aguento mais isto.
Artık dayanamıyorum.
Não aguento mais, não aguento mais...
Artık dayanamıyorum bu melodiye!
Já não a suporto, já não a suporto!
Artık dayanamıyorum, Başçavuşum.
Tem de me tirar daqui, não aguento mais!
Ne derseniz yaparım, ama artık dayanamıyorum.
Farei o que quiseres. Não aguento mais.
Bunlara katlanabileceğimi düşünmüştüm ama artık dayanamıyorum.
Pensei que o suportaria, mas não sou capaz.
Artık dayanamıyorum. Bu sadece...
Não posso suportá-lo mais...
- Artık dayanamıyorum!
- Não aguento mais!
Bunu beğendim : "Artık dayanamıyorum!"
Gosto disso : "Não aguento mais!"
Artık düşmanın bombardımanına dayanamıyorum.
Não aguento mais os bombardeamentos.
Artık dayanamıyorum!
Pinguim!
Hayır, buna artık dayanamıyorum!
Não, não suporto mais!
- Evet. Artık dayanamıyorum Ruben.
Não aguento mais, Ruben.
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık var 39
artık çok geç 412
artık her şey bitti 29
artık senin 35
artık gidebiliriz 26
artık korkmuyorum 38
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık değilsin 23
artık git 32
artık çok geç 412
artık her şey bitti 29
artık senin 35
artık gidebiliriz 26
artık korkmuyorum 38
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık değilsin 23
artık git 32