English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ D ] / Devam edebiliriz

Devam edebiliriz translate Portuguese

555 parallel translation
Beraber gezmeye devam edebiliriz.
Finalmente podemos ir embora outra vez.
Daha ne kadar böyle devam edebiliriz gizlice ucuz otellerde buluşmaya?
Não podíamos continuar nos escondendo, indo só a espeluncas!
Ne geriye dönebiliriz ne de devam edebiliriz.
Não podemos voltar e nem prosseguir.
Bu şekilde yaşamaya nasıl devam edebiliriz, bilmiyorum.
Não sei como podemos continuar vivendo desse jeito.
Daha ne kadar bu şekilde devam edebiliriz?
Por quanto mais tempo podemos continuar?
Aramaya devam edebiliriz.
ficaremos em contato
Yaptığımız şeyleri yapmaya devam edebiliriz, kimseye de bir zararı olmaz.
Podemos continuar a fazer o que fazemos e ninguém se magoa.
En kötü olasılık gerçekleşse bile görüşmelere devam edebiliriz.
Assim poderemos continuar as negociações mesmo que aconteça o pior.
Şimdi devam edebiliriz.
Agora, acho que podemos continuar.
Bir saat 15 dakika daha ileriye gitmeye devam edebiliriz.
Podemos manter a energia por mais uma hora e 15 minutos.
Ama önemli olan, senin beni görebilmen, benimle konuşabilmen. Ve oradan devam edebiliriz.
Mas o que importa é que me pode ver e falar comigo e... podemos partir daqui.
Hala vaktimiz varken yürümeye devam edebiliriz.
Enquanto for tempo, podemos sair daqui.
Birbirimizi, gizli gizli görmeye devam edebiliriz. Hyde Park'ta ıssız banklarda ve banliyö istasyonlarının bekleme odalarında.
Podemos continuar a nos ver clandestinamente em bancos afastados em Hyde Park e em salas de espera em estações suburbanas.
Oturuma sonra devam edebiliriz.
Podemos postergar a reunião.
Komiser, yola devam edebiliriz.
Marshal Cogburn, estamos prontos para partir.
Ama Birliğe üye olmasan nasıl yolumuza devam edebiliriz?
Toma! - O jornal posso aprendê-lo de cor.
Veya dümdüz devam edebiliriz.
Ou então prosseguir viagem.
Lombardy'daki arsamı satıp Foissy'de seninle birlikte yatacağım. Böylece gülmeye devam edebiliriz.
Vou vender o meu jazigo ( ou campa ) na Lombardia... e vou contigo para a merda de Foissy... para continuar a rir.
Evet beyler artık devam edebiliriz.
Muito bem, senhores, creio que é altura de avançarmos.
Öyleyse devam edebiliriz.
Nesse caso, podemos avançar.
Şampanyalarımıza banyodan sonra da devam edebiliriz.
Queria ter champanhe suficiente para encer a banheira.
Belime bir ip bağlayıp bırakmazsınız, sonra birisi gelir... bizi götürür ve başka bir yerde yaşamaya devam edebiliriz.
Podia atar-me uma corda, e depois puxavam-nos.
Tamam, kızkardeşimin bir araştırma gazetesinde tanıdıkları var, ve biz deneylere devam edebiliriz, o da bulduklarımızı yayınlayabilir.
A minha irmã conhece alguém no jornal de pesquisa, e se continuarmos as experiências ela poderá publicar os resultados.
Artık yolumuza devam edebiliriz.
Acho que podemos seguir em frente.
Artık devam edebiliriz.
Agora podemos falar descontraidamente.
- Teşekkür ederim. Şimdi devam edebiliriz.
Nesse caso acho que podemos prosseguir.
Sanat icraatına devam edebiliriz.
Voltamos agora à arte.
Ne kadar çabuk biterse, o kadar çabuk bıraktığımız yerden devam edebiliriz.
Quanto mais depressa acabar, mais depressa retomaremos a nossa vida.
Cherry'yi aramaya devam edebiliriz, bir ekmek kızartıcı gibi olacak.
Podemos na mesma entrar e roubar uma Cherry, mas seria como se fosse uma torradeira ou uma coisa assim.
Belki Yarbay Farrell ve ben devam edebiliriz.
- O Comdt. Farrell e eu continuávamos. - O Comandante...
Böylece, her gün birbirimizi görmeye devam edebiliriz.
Assim a gente poderia ver-se todos os dias.
Güzel. Görevimize önemli bir kesinti olmadan devam edebiliriz.
Óptimo, podemos continuar a nossa missão sem grandes interrupções.
Ve şimdi dünkü tartışmamıza devam edebiliriz.
E agora podemos continuar o debate de ontem.
Bu şekilde devam edebiliriz, ama masraflı olmaya başlayacak.
Podemos prosseguir mas vai custar caro.
- Devam edebiliriz. Yavaşça.
- Podemos prosseguir... devagar.
- Devam edebiliriz... yavaşça.
- Podemos prosseguir... devagar.
Devam edebiliriz.
Pode continuar.
İşten sonra gelirim, biz de sohbetimize devam edebiliriz.
Passo aqui depois do trabalho e continuamos a conversa.
Daha sonra devam edebiliriz.
Podemos praticar mais, depois.
Ryan ortadan kalkınca, devam edebiliriz.
Depois de eliminar o Ryan, tudo volta ao normal.
Ryan ortadan kalkınca, işe devam edebiliriz, dememiş miydiniz?
Disse-me para me livrar dele. Tudo volta ao normal, pois não?
- Hayır, teşekkürler. - Alın lütfen, devam edebiliriz.
custou-me muito consegui-los.
Bu taraftan gelirseniz Troy Dyer'in kisa ama mutlu kariyer turuna devam edebiliriz.
Se vieres por aqui, continuaremos a breve mas feliz excursão pela carreira de Troy Dyer.
Dedi ki, "Bakmaya devam edebiliriz, eğer isterseniz, Bayan Mickler ama saati $ 65'dır."
"Podemos continuar procurando se quiser, Sra. Mickler... mas vai lhe custar US $ 65 por hora."
Devam edebiliriz.
Podemos prosseguir.
Ama ondan konuşmaya devam edebiliriz.
Isso não quer dizer que não podemos continuar.
Veya, bizim hayatımızı yaşanmaya devam edebiliriz.
Mas também podemos fazer o que nascemos para fazer.
Ya da buna devam edebiliriz.
Ou podemos continuar a fazer isto.
Daha ne kadar böyle devam edebiliriz?
Durante quanto tempo continuamos?
Sürekli devam edebiliriz.
Estamos sempre a trabalhar.
Bu oyunu oynamaya devam edebiliriz.
Podemos jogar este jogo para sempre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]