English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ H ] / Haklısın

Haklısın translate Portuguese

28,102 parallel translation
Haklısın.
Tem razão.
Oliver ile artık öyle bir ilişkimiz yok ve haklısın, garip davranıyorum ve onun sürekli takımda olması ise bana ne yaptığımı hatırlatıyor.
Não, eu e ele já não temos esse tipo de relação. E tu tens razão, fico estranha porque tê-lo na equipa é uma lembrança do que fiz.
Endişelenmekte haklısın.
Tens razão em preocupares-te.
Haklısın.
Com certeza.
Haklısın.
Tens razão.
Aman Tanrım, haklısın.
Tens razão. Conseguimos.
Tamam. Kızmakta haklısın.
Tens todas as razões para estar chateada.
Dedim mi? Hayır demedin ama "Haklısın." da demedin.
Não, não disseste, mas o que é que seria o oposto disso?
Haklısın demek bu kadar zor mu senin için?
Porque é que não dizes que tenho razão?
"Haklısın." diyebilirsin.
Basta dizeres.
Ama Sherlock konusunda haklısın, seninle ilgili güçlü düşünceleri var.
Mas tem razão sobre o Sherlock. Tem opiniões muito fortes sobre si, sobre o que o senhor é.
Haklısın, özür diliyorum.
Peço desculpa.
Demek istediğim, bu tutumunuzda haklısınız.
Isto é, vocês têm razão em tomar essa posição.
Haklısın.
Estás certo.
Biliyorum Bonnie, haklısın.
Eu sei, Bonnie.
Annem de sen de haklısınız. Ama kendimi bir türlü ikna edemiyorum.
Tu e a minha mãe têm razão, mas não consigo contar-lhe.
- Evet, haklısın.
- Sim, tens razão. Foi.
Pekâlâ, haklısın, ama yine de geçen gece için özür dilemek istiyorum.
Certo, é justo, mas queria pedir desculpa por ontem à noite na mesma.
Haklısın, tabii ki öyle.
Tens razão. É claro.
Haklısın.
Estás certo. Eu sei.
Haklısın.
Certo.
Evet, haklısın sanırım.
É, acho que sim. Queres saber?
Haklısın, özür dilerim.
Oh, certo. Desculpa.
Haklısın, sabah düzenleme yapmıştık.
Tens razão. Nós já mudámos coisas.
- Haklısınız.
Aposto que sim.
Tamam, haklısın.
Tudo bem. O que aconteceu?
Haklısın.
Certo. Tudo bem.
Haklısın, özür dilerim.
Certo. Desculpa.
Kesinlikle haklısın.
Tens toda a razão.
Muhtemelen haklısın.
- Não, não. Tens razão.
Evet, haklısın.
Sim, está bem.
Evet, haklısınız.
Têm razão.
Haklısın, senin bana yaptığın harcama kadarını yapmalıyım ben de.
Tens razão, eu devia gastar o mesmo que tu gastaste comigo.
Haklısın, sıkıcıymış yürümeye devam edelim.
Tens razão. É chato. Vamos andar.
Muhtemelen haklısın.
Talvez tenha razão.
"Şimdi... benden önce haklısın..." "bende yanlış olanı merak ediyorum"
Você tinha razão queria saber o que há de errado comigo.
Haklısın, Shivangi.
Você está certa Shivangi.
Haklısın ama izinli olduğumu söylemedin ben de...
Pois, mas não me disse que tinha folga, por isso...
Bana kızgın olabilirsin. Söylediklerinde haklısın.
Zanga-te comigo, tens todo o direito.
Haklısın. Hayır, hayır bekle.
Não, não, espera.
Haklısın. Tebrikler. - Pekala.
Pois, parabéns.
Haklısın, ama sonra bunları önüme yığdı.
E depois, ela vem-me com esta.
Muhtemelen haklısın.
Talvez tenhas razão!
Sarışın haklı.
- Ela tem razão.
Bağlantım olan, bana yakın olan herkesin öldüğünü kanıtlamaya çalışıyor bana. Haklı da.
Ele está a tentar provar que quem tiver uma ligação comigo, todos que estão perto de mim morrem, e ele tem razão.
Eğer haklıysam Emil Kurtz ve katilini kim kontrol ediyorsa Cenevre bombacısını da o kontrol etti.
Se tiver razão, quem controlou o Emil Kurtz e o assassino, também controlou o bombista de Genebra.
Ama sadece bilmeni istiyorum, her dönüşüm süreci her değişim zordur. Hatta bazısı acılıdır, ama sen haklıydın.
Mas quero que saibas que todos os períodos de transição, todas as mudanças são difíceis, às vezes até dolorosas, mas estavas certo.
Haklısın.
É verdade.
Bekli de haklısın.
Talvez tenhas razão.
Haklısın, teşekkürler.
Obrigada.
- Haklısın.
- Ok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]