English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ S ] / Sabah olmuş

Sabah olmuş translate Portuguese

150 parallel translation
Baksanıza, sabah olmuş bile.
Puxa, já é manhã!
Oh, evet, Joseph, sabah olmuş.
Oh, sim, Joseph, é manhã.
Oyunu bitiriyorum, sabah olmuş. Ne?
Por hoje acabou, já é dia.
Sabah olmuş!
É, sim!
Sabah olmuş.
É, sim.
Romeo. sabah olmuş!
Romeu, é dia!
Bana bak, tüm gün yollardaydım ve bu gece eve vardığımda sabah olmuş olacak.
Ouve, eu estive na estrada a porra do dia todo, por uma coisa ou outra... e quando chegar a casa hoje, já será de manhã.
Bu sabah olmuş.
Aconteceu esta manhã.
Anladığım kadarıyla bu sabah olmuş.
Esta manhã, segundo percebi.
Sabah olmuş!
Caramba, já é de manhã!
Hey, sabah olmuş, ve annemle babam daha eve gelmedi.
É de manhã e a mãe e o pai ainda não chegaram.
Sabah olmuş.
Santo Deus, já é de manhã.
Sabah olmuş kum perisi!
Amanheceu, Fada da Areia.
Sabah olmuş.
É de manhã.
Bu sabah olmuş.
Esta foi de manhãzinha.
Dün sabah olmuş. Şey yazıyor...
Isto foi ontem de manhã, estão a dizer que...
- Hayır, haydi ama kalkma Pekala, sabah olmuş.
- Não, não, não te enojes - Está bem, é temporário.
Ne olduysa ya dün gece, ya da bu sabah erken saatlerde olmuş.
Isto aconteceu ontem à noite ou hoje de manhã.
Çavuş sabah kendini er olmuş bulacak.
Aquele sargento sera praca de manha.
Ne olmuş saat sabahın 11'iyse?
E eu com isso, que sejam 11 da manhã!
Sabah altı adamın öldürülmesinden sonra olmuş bu.
Foi na manhã seguinte em que mataram os nossos seis homens.
Size buharın yanında yer ayırdım. Bu sabah uzay gemisine bakmaya gittim... şimdiden 50 metre olmuş.
Esta manhã foi à nave espacial, elevou-se 50 metros.
Sabah olmuş.
Já amanheceu.
Bir de sabah şöyle bir gelişme olmuş Paul'un eşkaline birebir uyan genç bir adamı Pasifik kıyısı anayolunda okyanusa dalış yapmaya hazırlanırken gören olmuş.
Tenho de admitir que é bastante luxuoso. Aposto que, daqui a um ano, é um prédio de luxo.
Saldırı, sabah 8 gibi mi olmuş?
E ele foi atacado depois das oito?
Sabah olmuş.
- Já é manhã.
Bu sabah onu ofisinde ziyarete gitmen çok etkili olmuş.
Devo dizer que ir visitá-lo hoje ao escritório foi um golpe de mestre.
Manhattan elmas dükkanları bölgesinde bu sabah bir elmas soygunu olmuş.
Um assalto de diamantes ocorreu esta manhã, em Manhattan.
Vay, sabah olmuş bile.
pelos céus, já amanhece.
Ve sonra bir sabah, kalktığımda kendimi Leo Drummond olmuş olarak bulacağım.
E uma manhã acordo e vejo que me tornei num Leo Drummond.
Bu sabah. Koşarken olmuş.
Sucumbiu enquanto corria.
Doğu eyaletlerinde bu sabah 27 soygun olmuş.
Houve 27 assaltos a sete estados esta manhã.
Jimmy'nin ilk tercihi bu sabah felaket ishal olmuş. Ben de seni tavsiye ettim.
A primeira escolha do Jimmy teve diarreia esta manhã, portanto recomendei-te.
Balık tutuyorduk, sabah olmuş.
Andámos à pesca...
Sabah olmuş.
Já é de manhã.
Amerikan Ordusu Mühendislik Askerleri... enfekte olmuş yılanların inini bu sabah patlatmaya hazırlanıyor.
O Corpo de Engenheiros do Exército Americano prepara-se para detonar o covil de cobras infectadas esta manhã.
Şeker istediler olmaz dedim ve sabah bir baktım ki her yer yumurta olmuş.
Para quê gastar dinheiro nas propinas? Ambos sabemos que não vou acabar.
Bu sabah kahve güzel olmuş.
O café está bom, hoje.
Tanrı'nın izniyle yarın sabah Müttefikler yok olmuş olacak.
E amanhã de manhã, se Deus quiser, a Aliança vai deixar de existir.
- Evet, bu sabah bakmaya gidenler olmuş.
- Veio um casal vê-lo esta manhã.
Sonra bir bakardım saat sabahın beşi olmuş. Saatin alarmı bangır bangır çalar ve işe gitmem gerekirdi.
Às 5h00, o despertador tocava e tinha de ir trabalhar.
Yarın sabah uyandığınızda hedef alınan tüm hatıralar yok olmuş olacak. Uyandığınızda yok olan bir rüya gibi.
Quando acordar de manhã, todas as memórias visadas terão desaparecido, como um sonho que se esvanece ao acordarmos.
# New York'da saat sabah 4 olmuş olacak # # New York'da saat sabah 4 olmuş olacak. Muhtemelen #
VOU ESTAR A DORMIR.
Duyduğuma göre oğlumla bu sabah nahoş bir rastlantınız olmuş.
Teve um encontro desagradável com o meu filho esta manhã.
Bu sabah router'a birşeyler olmuş.
Aconteceu algo com o router esta manha.
Ama her ne olduysa, bu sabah 7 : 15 ve 7 : 30 arasında olmuş olmalı.
Mas seja o que for, aconteceu entre as 7 : 15 e as 7 : 30 desta manhã.
Kahramanınız Keith, bu sabah Bay Joy'un şeker seviyesini kontrol etmeyi unutmuş. Ne olmuş, tahmin edin.
O vosso herói, o Keith, esqueceu-se de verificar o sangue do Sr. Joy esta manha e adivinhem?
Maalesef sabah altıda olmuş. Hiç görgü tanığı yok.
Infelizmente, às 6 : 00 da manhã, não há testemunhas.
Anladığım kadarıyla bu sabah bir olay olmuş
Sei que houve um incidente esta manhã.
Anladığım kadarıyla bu sabah bir olay olmuş.
Ouvi que houve um incidente hoje de manhã.
çarşamba sabahı Marina'da olmuş.
Aconteceu na marina na quarta de manhã.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]