Uzatma artık translate Portuguese
51 parallel translation
Hadi ama, uzatma artık.
Vamos, tem coragem, minha pequena!
- Uzatma artık, rahat bırak bizi!
- No Oceano. - Acaba com isto e deixa-a em paz.
Uzatma artık.
Não discutas.
Uzatma artık.
Chega, Émilia!
Uzatma artık. Silahının olup olmadığını söyle.
Não faça um filme disto.
Uzatma artık.
Deixa-o estar.
- Uzatma artık Easter.
- Diga-me porquê.
- Teğmen Tao, uzatma artık.
- Já chega, Tenente Tao.
Uzatma artık!
Disse-te que acabes!
Uzatma artık.
És um animal do caralho!
Uzatma artık, evlat.
Seja como for, despacha-te, filho.
Uzatma artık, tamam mı?
Esquece isso, está bem?
- Uzatma artık.
- Esqueça.
Uzatma artık, hilkat garibesi.
Pára lá com isso, ó esquisitóide.
Uzatma artık.
Me dá um tempo.
- Uzatma artık, Jeremy.
- Pára com isso, Jeremy. - O quê?
Uzatma artık, olur mu?
Esquece isso, está bem?
- Uzatma artık, Bryce.
- Não vás por aí, Bryce. Tu mesma disseste.
Geri döndüm işte. Uzatma artık.
Esquece isso.
Uzatma artık, Ceels.
Coloca uma meia, Ceels.
Uzatma artık. Hadi.
Para com isso.
Lütfen uzatma artık.
- Por favor, não arrastes isto.
Tamam, uzatma artık. Tamam.
Pronto, para com isso.
- Uzatma artık.
Chega de dramatismos.
- Uzatma artık, anne.
- Pára com isso, Mãe!
- Uzatma artık.
Não abuse.
Tamam uzatma artık.
- Pois, mas não abuses.
Kimberly, uzatma artık.
Kimberly, não vamos fazer isto.
Uzatma artık, kek oğlan seni.
Pare com isso, rapaz dos bolos.
- Uzatma artık şu konuyu.
Rima com, "Deixa que seja."
Uzatma artık, tamam mı?
Para com isso, sim?
Uzatma artık.
Basta!
Uzatma artık.
Para.
Artık uzatma Sara. Bu bir sır.
Pare de bisbilhotar, Sarah É segredo.
- Dilo, uzatma da söyle artık.
- Diga logo.
- Yeter artık, uzatma ama.
- Vamos, Michael, saia!
Uzatma artık, tamam mı?
Pára de encher.
Laura artık uzatma.
Laura, chega...
- Uzatma artık! Hayır dedim ya.
- Cala a boca, eu disse que não.
Lex, uzatma artık.
Lex, deixa-te de rodeios.
- Tanrı aşkına, artık uzatma bu konuyu.
- Por isso, por amor de Deus, para de falar disso.
Uzatma gel artık. Sen olduğunu biliyorum.
Kostya explicou-me o plano, e agora sabemos todos.
Uzatma artık!
Ele tem mais motivação para o conseguir que qualquer outro.
Yeter artık, uzatma.
Já chega.
Uzatma Karga, burada işler değişti artık.
Cala-te. Karga, por aqui as coisas mudaram.
Uzatma da uğra artık.
Vem para junto de nós!
Uzatma artık.
Isso será suficiente.
- Evet. Öyleyse artık uzatma.
- Então, esquece o assunto.
Uzatma artık!
Chega de falar de mim.
Bitti artık tatlım, uzatma konuyu.
Acabou, querida, não o prolongue.
- Bunu artık uzatma, olur mu?
- Esquece. Está bem?
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık yok 173
artık istemiyorum 47
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık yok 173
artık istemiyorum 47
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık var 39
artık çok geç 412
artık her şey bitti 29
artık senin 35
artık gidebiliriz 26
artık korkmuyorum 38
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık değilsin 23
artık git 32
artık çok geç 412
artık her şey bitti 29
artık senin 35
artık gidebiliriz 26
artık korkmuyorum 38
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık değilsin 23
artık git 32