English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ U ] / Uzgünüm

Uzgünüm translate Portuguese

62,031 parallel translation
- Üzgünüm.
- Eu sinto muito.
Üzgünüm, kamptayken babanın öldüğünü duymak kadar boktan bir şey yok.
Nada é pior do que dizerem no campo de férias que o meu pai morreu.
Üzgünüm. Yeğenine selam verdim. Sorun ne, anlamadım.
Só falei à tua sobrinha, não vejo o problema.
- Merhaba Stacey. Üzgünüm, geciktim.
Olá, Stacey, desculpa o atraso.
Uyuyamadı. Üzgünüm, seni ve Michael'ı görüntülü aramak için tutturdu.
Ela não queria dormir e queria falar contigo e com o Michael.
- Üzgünüm.
- Desculpa.
Üzgünüm.
Desculpem.
Üzgünüm Isabelle.
Lamento, Isabelle.
Üzgünüm.
Desculpa.
Üzgünüm. Bu iz sürme işini hala çözmeye çalışıyorum.
Desculpa, ainda estou a tentar perceber esta coisa da localização.
Üzgünüm Camille.
Eu lamento, Camille.
- Üzgünüm.
- Lamento.
Üzgünüm.
Lamento.
Üzgünüm Clary, şu an buna ayıracak vaktim yok.
Clary, desculpa, eu não tenho tempo para isto.
Üzgünüm.
Desculpe.
- Üzgünüm ama başka çarem yok.
- Desculpa, não tenho escolha.
Üzgünüm Magnus.
Desculpa, Magnus.
Üzgünüm beyler.
Desculpem, cavalheiros.
Üzgünüm.
Eu lamento.
- Üzgünüm ama bir sakin olun. Suyuna takip nanitleri kattım.
Relaxem, coloquei localizadores na água.
Üzgünüm General ama John Diggle'ı almanıza izin veremem. Evraklar tamamlanmadan olmaz.
Perdão, General, mas não pode levar o John Diggle sem a documentação necessária.
Selam. Üzgünüm, toplantıdan çıkamadım.
Desculpa, estive em reuniões.
Üzgünüm. A cappella provam var.
Desculpa, tenho treino de voz.
Hayır, hayır. Üzgünüm.
Não, deixe estar.
Üzgünüm, yardımcı olabiliriz ama bu kadar çabalamaktan yoruldum.
Sei ser amável, mas estou farta de ceder a todas as vontades.
- Üzgünüm.
- Desculpe.
Üzgünüm.
Lamento muito.
Üzgünüm. Gerçekten.
Lamento muito, a sério.
Üzgünüm Oliver.
Lamento muito, Oliver.
Üzgünüm. Pek benlik bir olay değil bu.
Desculpa, acho que não é a minha praia.
Üzgünüm Felicity.
Desculpa, Felicity.
- Üzgünüm.
- Lamento muito.
Üzgünüm ama elim mahkum.
Lamento muito, preciso.
Üzgünüm, müsaadenizle.
Desculpem. Com licença.
Üzgünüm...
Eu lamento.
Üzgünüm, onu ısırdım.
Lamento tê-la mordido.
Üzgünüm ama bana anlatana kadar gitmeyeceğim.
Só saio quando falares comigo.
Üzgünüm. Izzy seni burada bekleyebileceğimi söyledi.
A Izzy disse que podia esperar aqui por ti.
Üzgünüm, acemilerle uzun bir geceydi.
Foi uma noite longa com os novatos.
Üzgünüm oğlum.
Eu lamento, filho.
Üzgünüm.
Sinto muito.
Üzgünüm efendim ama hâlâ kesintideyiz. Bir dakika kaldı!
Ainda estamos em blackout.
Biliyorum. Üzgünüm.
Eu sei, desculpa.
Üzgünüm. Bu senin için çok zor olmuş olmalı. Ama beni günde sekiz kere arayamazsın.
Desculpa, sei que deve ter sido difícil para ti, mas não me podes telefonar oito vezes num dia, é demasiado.
İşim çıktı. Üzgünüm.
Emergência de trabalho.
- Biliyorum. Üzgünüm.
- Eu sei... peço desculpa.
Üzgünüm, Spencer'a kiminle arkadaş olacağını söyleyemem.
Lamento, mas não posso escolher os amigos pelo Spencer.
- Başım dönüyor. Üzgünüm.
- Sinto-me tonta.
Üzgünüm. Bu akşam olduğunu bilmiyordum.
Desculpa, não sabia que ia ser esta noite.
Üzgünüm.
- Desculpa.
Siktir. Üzgünüm.
Lamento.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]