English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Ç ] / Çok gençtim

Çok gençtim translate Portuguese

151 parallel translation
Çok gençtim.
Era muito pequeno.
Çok gençtim o zaman.
Quando era bem jovem.
Çok gençtim.
Nessa altura, era muito jovem.
O kürsüye çıktığımda, çok gençtim.
Era muito novo, quando subi àquele púlpito.
Onun için çok gençtim.
Era muito jovem para isso.
Hayat hakkında hiçbir şey bilmiyordum, çok gençtim.
Eu não sabia nada sobre a vida, eu era muito jovem.
Yalnızca çok gençtim, Marnie.
Mas eu era muito nova, Marnie.
Onunla evlendiğimde, daha çok gençtim. En iyisini bulduğumu sanmıştım.
Eu era jovem quando o conheci e achava que ele era o melhor dos homens
Çok gençtim, adama inandım.
Eu era muito jovem, e acreditei.
Richard ile evlendiğimde çok gençtim.
Eu era muito nova quando casei com o Richard.
Ve çok gençtim.
E eu era muito nova.
Ve ben çok gençtim, Oynuyorum oynamamalıydım, bilirsin, eminim- - Ne yaptığımı biliyordum, fakat kabloyu tutup tutmayacağımı bilmiyordum, onu tuttuğumda nolup ne gideceğini bilmiyordum, sadece çok acı çektiğimi biliyorum.
E eu era mais novo Andava na brincadeira e eu... sabes... não tinha a certeza. Eu sabia o que estava a fazer. mas não sabia se havia de pegar ou não no fio,
Seni doğurduğumda çok gençtim.
Tive-o muito nova e quando ainda era solteira.
Çok gençtim.
Demasiado jovem.
O zaman çok gençtim.
Era jovem...
Ama çok gençtim.
Mas eu era tão novo.
- Evet efendim. Hayır, ben çok gençtim.
Não, eu era muito novo.
- Ford ya da Agnew'a hizmet için çok gençtim.
- Muito novo para servir o Ford ou o Agnew.
Araba kullanmak için çok gençtim, dedim. Aptal olduğumu söylemedim.
Disse que era muito novo para guiar, mas não sou estúpido.
O zamanlar daha çok gençtim.
Eu mal era um miúdo naquela altura.
O zamanlar çok gençtim
Eu era muito nova na altura
"Şimdi yazı yazıyorum" derdi. Bir gün o zaman çok gençtim. Bu durumdan çok sıkılıp Mürekkep şişesini masasının üstüne baş aşağı edip döktüm.
Um dia, era muito novinha, fiquei tão irritada que virei o tinteiro na secretária e escrevinhei páginas e páginas do trabalho dele.
Annenle evlendiğim zaman gençtim, çok gençtim.
Era novo quando me casei com a tua mãe, era muito novo.
- Ben çok gençtim ama onu hatırlıyorum.
Bem, eu era jovem, mas lembro-me.
Yanlış olduğunu düşünmek için çok gençtim.
Ela... Eu era demasiado jovem para pensar que havia algum mal nisso.
Ama çok gençtim. çok kararlıydım... çok aptaldım.
Mas eu era muito jovem... muito impetuoso... e muito parvo.
Başta farketmedim- - çok gençtim- - ama onlar bana önemli bir fırsat verdi, şimdi aynısını ben sana veriyorum.
Eu não compreendi a princípio... era muito jovem mas eles me deram uma oportunidade incomum e agora estou oferecendo o mesmo a você.
- Neyse ki çok gençtim.
- Erajovem demais, graças a Deus.
O zamanlarda çok gençtim...
Eu era caloira na...
- Çok gençtim.
- Eu era muito nova.
- Çok gençtim allaha şükür.
- Era um puto, graças a Deus.
O zamanlar çok gençtim ve babamın Yüce Kral'dan neden nefret ettiğini anlayamamıştım.
Era muito jovem para entender por que meu pai odiava tanto o rei.
- O zamanlar çok gençtim.
Mãe, eu era muito jovem.
Çok gençtim.
Eu era tão nova...
Çok gençtim.
Era muito nova.
Ozamanlar çok gençtim.
Era muito mais jovem.
Üstelik Rory'yi doğurduğumda çok gençtim.
- Não, um ambiente diferente. Além disso, era muito nova quando tive a Rory.
Çok gençtim.
Era tão novo...
- Çok gençtim.
- Era muito nova.
Henüz çok gençtim.
Eu era muito jovem.
Bir keresinde yapmıştım Çok gençtim ve paraya ihtiyacım vardı.
Uma vez, mas era novo e necessitava do dinheiro.
Çok gençtim... ve... gerçekten kızgın.
Eu era novo e muito revoltado.
Çok gençtim.
Eu era um miúdo.
Çok gençtim.
Era tão jovem...
O sırada, gençtim ve bana çok ürkütücü gelen isimler, Maude Adams,
Por isso, na minha juventude os nomes que tanto admirava, como Maude Adams,
Çok gençtim.
Era muito novo.
- Biliyorsun, annem öldüğünde ben daha çok gençtim.
- Então?
... senden çok daha gençtim, ama senin iki katındım.
- Vá lá. ... muito mais jovem que você, mas duas vezes maior.
İlk CIA başladığımda Çok hırslı bir gençtim.
Quando comecem para a CIA...
Çok gençtim.
Quando era jovem?
Çok gençtim.
Era jovem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]