Çok mantıklı translate Portuguese
1,069 parallel translation
Çok mantıklı olduğunu düşünüyorum.
Acho que faz muito sentido.
Çok mantıklı Willie.
Bom argumento forte Willie.
Ciddiyim. Aslında söylediğin çok mantıklı.
O que disseste faz muito sentido.
Çok mantıklı.
- Faz sentido.
Evet, bu çok mantıklı.
Faz sentido.
- Anlıyorum. Çok mantıklı.
- Não, agora faz tudo sentido.
Çok mantıklı Carl.
Faz imenso sentido.
Son antlaşmadaki talepleri okumayı henüz bitirdim. Ve çok mantıklı gözüküyor.
Acabei agora de ler as últimas exigências contratuais... e... parecem-me muito razoáveis.
Perrin istediği zaman... çok mantıklı olabiliyor.
A Perrin pode ser muita lógica... quando quer.
Sanırım tek söylemeye çalıştığı... ele alış biçimin, çok mantıklı değildi. Hepsi bu. - Hepsi bu.
Está dizendo que o modo como você lidou não foi muito inteligente, só isso.
- Çok mantıklı.
- Faz sentido.
Çok mantıklı.
Faz todo o sentido.
O, bu konularda çok mantıklıdır.
ele é sábio nestas coisas.
Çok mantıklı!
Muito sensato!
O zaman çok mantıklı.
Então faz tudo sentido.
- Bu çok mantıklı.
- Não faz sentido.
Çılgın planım çok mantıklı.
Esta insanidade é tão lógica.
Evet, sırtımı ona dayayarak çok mantıklı bir hareket yapmış oldum.
Foste muito engenhoso a estragar a minha ascensão a estrela.
Barney, bu çok mantıklı.
Muito bem visto, Barney.
Tam tersine, çok mantıklı.
Pelo contrário, faz todo o sentido.
Dramatik olarak, çok mantıklı.
Dramaticamente falando, faz sentido.
Bu çok mantıklı, Clark.
- Isso é muito sensato, Clark.
Çok mantıklı bir hareket. - Sen ne dersin?
És muito maduro.
- Çok mantıklı.
- Faz todo o sentido.
- Bu çok mantıklı görünüyor.
Faz sentido...
Bu çok mantıklı.
Isso faria sentido.
Çok mantıklı biriydi.
Sabia lidar com as pessoas.
Çok mantıklıymış.
Isso é lógico.
Ravinoktan hayatta kalanları madeni çıkarmaları için kullanıyor olmalılar. Çok mantıklı.
Devem estar a usar os sobreviventes da Ravinok para extrair o minério.
Çok mantıklı şeyler yapıyor.
Até está a fazer muito sentido.
Çok mantıklı birisiydi.
Era um homem muito sensato
Çok mantıklı birisin. Beni unutursun.
Mas você é sensível.
Çok mantıklı.
Muito lógico.
Çok mantıklı.
Muito apropriado.
Çok mantıklı.
É compreensível.
İnanamıyorum ama bu çok mantıklı.
Espantosamente, isso faz sentido.
Ondna uzak durman çok mantıklı olur..
Escuta. Aconselho-te a manteres a distância.
Bir Ferrarinin yanında dururken, mantıklı konuşamayacağımız çok açık. Pekala. O zaman mutfağa gidelim.
é óbvio que não posso ter uma conversa racional na presença de um ferrari está bem então vamos para a cozinha não nós vamos para a cozinha tu ficas aqui
Sizin bu yönünüzü çok seviyorum, kesinlikle mantıklı tahmin yapamıyorsunuz.
É isso que eu adoro em vocês, a vossa total falta de presunção.
- Çok mantıklı değil.
Não faz sentido.
Bu çok ilginç bir hikaye, gelecekten gelen çocuk... ama mantıklı olmayan tek bir şey var.
É uma história muito interessante, rapaz do futuro, mas há uma coisa que não faz sentido.
Bu çok mantıklı.
- Faz todo o sentido.
İşvereni hayatta tutmak çok daha mantıklı bir seçenek olurdu.
Mais valia mantê-la viva e continuar empregada.
Belki de çok mantıklı.
Mas também o mais óbvio.
Yoksa çok mu mantıklıyım sen mi aklını kaçırmışsın?
Ou estou tão são que acabaste de te aperceber da verdade?
Çok yorulmuş bir şoförün, sinirlerinin çok yıpranmış olması ve halüsinasyonlar görmüş olması daha mantıklı değil mi?
Não será mais plausível que um condutor exausto tivesse ficado histérico e disparasse sobre alucinações?
Kabul ediyorum ve şüphelerin de mantıklı. Artık sende bulunduğuna daha çok inandığım amaç, cesaret ve yiğitlik varsa, bu gece göster.
Admito isso, e tuas suspeitas não deixam de ser sensatas mas, se tiveres de fato dentro de ti aquilo em que agora passo mais a acreditar refiro-me a determinação, coragem e valor... mostra-o esta noite!
Seni çok beğenmişe benziyordu. Bu da mantıklı olduğunu gösteriyor.
Parece gostar muito de ti, o que demonstra bom gosto.
Çok mantıklı geliyor! Sadece Zeus'un oğlu beni bulabilirdi.
Bem..., faz sentido!
- Çok mantıklı.
Oh, bem, faz sentido.
Bu Amy Jacobs'un kanıyla, kanaması olmasından çok daha mantıklı.
Faz mais sentido do que a noção de ela sangrar sangue da Amy.
mantıklı 158
mantıklı değil 21
mantıklı olun 23
mantıklı olalım 17
mantıklı ol 103
çok memnun oldum 229
çok mutluyum 368
çok mutlu oldum 39
çok mutlu 51
çok merak ettim 29
mantıklı değil 21
mantıklı olun 23
mantıklı olalım 17
mantıklı ol 103
çok memnun oldum 229
çok mutluyum 368
çok mutlu oldum 39
çok mutlu 51
çok merak ettim 29
çok merak ediyorum 37
çok mu komik 18
çok makbule geçti 20
çok memnun olurum 68
çok memnunum 33
çok meşgulüm 91
çok mutsuzum 26
çok mutluyduk 17
çok minnettarım 75
çok makbule geçer 21
çok mu komik 18
çok makbule geçti 20
çok memnun olurum 68
çok memnunum 33
çok meşgulüm 91
çok mutsuzum 26
çok mutluyduk 17
çok minnettarım 75
çok makbule geçer 21