Dokunmak yok translate Russian
166 parallel translation
Tamam, şöyle bir bakacağız ama... hiçbir şeye dokunmak yok!
Мы только посмотрим... Только ничего не трогайте!
Bakmak var, dokunmak yok!
Смотреть можно, трогать нельзя.
Ayrıca domuzuma dokunmak yok.
Только - чур, не мою свинку!
Rahatsız etmek yok, hiçbir şeye dokunmak yok yoksa kıçıma girer.
Ничего не трогать, ничего не переставлять, а то мне холку намылят.
Konuşmak için görüşebiliriz ama dokunmak yok.
Мы всё ещё можем видеться друг с другом, но только без рук.
Dokunmak yok.
Руками не трогать.
- Gözlüklere ya da saçıma dokunmak yok, sevimli çocuk.
- Никто не трогает очки или волосы, куколка.
- Dokunma, dokunmak yok.
- Без рук! Без рук.
Dokunmak yok!
Никаких прикосновений!
Ve birbirimizin bardaklarına dokunmak yok.
- О чем ты говоришь?
Nota dokunmak yok, tamam mı?
записку не трогать, понятно?
Yarı ölmüş hayvanlara dokunmak yok.
Нельзя подбирать наполовину мертвых животных.
Hanımlar, dokunmak yok.
Дамы, прекращаем.
Vergi ödeyen masumlara dokunmak yok.
Налогоплательщики не попадут в замес.
Kollara dokunmak yok.
Правила. Щупалец медуз не касаться.
Dokunmak yok.
Никаких прикосновений.
Dinle, burada çok katı bir "Dokunmak Yok" prensibi var ama...
Слушай, тут есть очень строгое правило, называется "без рук". Но...
- Dokunmak yok.
- Без рук!
- Dokunmak yok!
- Без рук!
Dokunmak yok!
Без рук!
Dokunmak yok! - Dokunmak yok!
- Без рук!
Dokunmak yok!
Без рук! Без рук!
Silahlara dokunmak yok, tamam mı?
Оружие не трогать, хорошо?
Dokunmak yok.
Не трогать
- Silahlara dokunmak yok.
- Никакого оружия.
Saça ya da yüze dokunmak yok.
Не трогать волосы и лицо.
Üçüncü kural bir daha kağıtlarıma dokunmak yok.
Третье – не трогай мой блокнот.
Burada kadınlara bedava dokunmak yok.
Шлюх лапать строго за деньги.
"Dokunmak yok" gibi başka gariplikler?
я хочу сказать, помимо того, что тебя нельзя трогать.
Dokunmak yok!
Без рук.
Noel Babanın yüzüne dokunmak yok.
И не трогайте лицо Санты.
- Dokunmak yok!
- Не трогать!
Hastlara dokunmak yok, hastalarla konuşmak yok, hastalara ya da amirlerinize gözünüzün kayması yasak.
Не трогать пациентов, не разговаривать с пациентами, не закатывать глаза ни пациентам, ни начальникам.
Daha bir saat önce söylemiştim, dokunmak yok.
Я сказал тебе полтора часа назад - не надо это трогать!
Prince diye bilinen o eski şarkıcı, hâlâ Prince, eski karım hala karım sayılır, Grey's Anatomy hâlâ her bölümün sonunda bayağı bir sesle hikayeyi toparlar, ki benim televizyondaki en son tercihimdir, J.D., hâlâ benim dokunmak yok kuralımı delmeye çalışır...
Артист, ранее известный, как Принц, все еще Принц, моя бывшая жена до сих пор симпатичнее моей жены, "Анатомия страсти" всегда перегибает палку... какой-то сладкий закадровый голос связывает вместе все сюжетные линии, который является моим наименее любимым методом на телевидении, Новичок продолжает игнорировать мою политику "без прикосновений"...
Durun, durun, kesin şunu lütfen. Dokunmaca yok. Hayır, lütfen, dokunmak yok...
Не надо, не надо пожалуйста, перестаньте не трогайте меня пожалуйста, не трогайте
Bu yüzden, artık bana dokunmak yok. Ne şimdi, ne de daha sonra!
Поэтому, не трогайте меня больше ни сейчас, вообще никогда!
Göğüslere dokunmak yok.
Всё, кроме груди.
- Dokunmak yok!
Ничего не трогать.
Dokunmak yok.
Ничего не трогать.
Büyükannem mezarına girinceye kadar dokunmak yok!
Никаких прикосновений, пока моя бабушка не умерла!
Dokunmak yok.
Ааа...
Dokunmak yok.
- Садись в машину...
Ancak bir erkeğin eline dokunmak, bunun kadar önemli olan bir şey yok.
Но нет ничего важнее, чем касаться руки Человека.
Bu başkanlık dalgasının güçle bir ilgisi yok. Amaç insanlara erişebilmek... dokunmak, onları mıncıklamak.
Вся прелесть мэрства заключена в общении с народом его можно трогать, лапать.
Dokunmak yok.
- Не прикасаться.
Dokunmak yok.
Никакого контакта.
- Dokunmak yok demiştim!
- Без рук!
Dokunmak da yok.
Не имеет значения. - Говядина отравлена?
Biliyorsun endişelenmene gerek yok. Sana dokunmak gibi bir niyetim yok.
Не волнуйтесь, я не буду вас трогать, ничего такого.
Korkulacak hiçbirşey yok, Seninki gibi birşey işte sadece. Dokunmak ister misin?
Нечего бояться, она такая же, как и твоя.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65