English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ E ] / Endişelenmeye başlamıştım

Endişelenmeye başlamıştım translate Russian

105 parallel translation
Endişelenmeye başlamıştım.
Это начинало меня беспокоить.
Endişelenmeye başlamıştım çünkü nerdeyse yemeği yakıyordum.
Наконец-то! Я уже начал беспокоиться.
John, geç oldu. Senin için endişelenmeye başlamıştım.
Джон, уже поздно, я беспокоилась о тебе.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я начала беспокоиться.
- Endişelenmeye başlamıştım, Poirot, sonuçta bütün olayı uykunda falan çözdün zannettim.
Я уже начал волноваться, Пуаро, что вы оттуда не выберетесь. Думал, Вы заснули.
Kahretsin! Endişelenmeye başlamıştım.
Блин, я уж начал волноваться.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я уже начал нервничать.
Endişelenmeye başlamıştım çünkü neredeyse yemeği yakıyordum.
Наконец-то! Я уже начал беспокоиться.
Sonraki haftanın ortalarında, üç kez daha aynı şey yaşanmıştı endişelenmeye başlamıştım.
Когда это повторялось до конца недели... я начала беспокоиться.
- Endişelenmeye başlamıştım.
- Я уже начал беспокоиться.
İçtiğim ucuz biranın etkisi azalırken günün nasıl biteceğiyle ilgili endişelenmeye başlamıştım.
ѕо мере выветривани € дешевого пивного кайфа € забеспокоилась о своей дерзости.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я начала волноваться.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я уже начала волноваться.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я начал волноваться.
- Senin için endişelenmeye başlamıştım.
А я уж, было, начал за тебя переживать.
Bu tuhaf çocuklarla burda takılıp kaldığımızdan endişelenmeye başlamıştım. Peki, nedir bu şarkı?
Я начинал бояться, что этот странный ребенок испортит нам весь день так что это за песня такая?
Senin için endişelenmeye başlamıştım.
Мы волновались за тебя.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я так волновался. Одри!
- Endişelenmeye başlamıştım.
- О, я уже начала волноваться.
- Hayır, ikiniz için endişelenmeye başlamıştım.
- Нет, мне просто интересно.
Endişelenmeye başlamıştım, Joao.
Жо, я начал волноваться.
- Hey. Senin için endişelenmeye başlamıştım.
- Я волновалась.
Geri dönmeyeceğin konusunda endişelenmeye başlamıştım.
Я беспокоился, что ты не вернешься.
Gelmeyeceğinizi düşünüp endişelenmeye başlamıştım.
Я боялся, ты не появишься.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я начала уже было беспокоиться.
Onu kaybedeceğim için endişelenmeye başlamıştım.
Я начала бояться что потеряю его.
Sonra bir kaç tane daha. O çalışkan küçük kız midesini yıkatmak zorunda kalacak diye endişelenmeye başlamıştım.
Затем пара стопок, и я начинаю волноваться что безмозглая маленькая девочка сейчас начнет блевать, да?
Onun için endişelenmeye başlamıştım.
Я начала о ней беспокоится.
İyi, endişelenmeye başlamıştım.
Здорово! А то я уже начал волноваться
Endişelenmeye başlamıştım.
Я уже начала беспокоиться.
Onu incitebileceğine dair endişelenmeye başlamıştım.
Я начал беспокоиться, что вы могли причинить ей боль.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я уже начала волноваться
Ben de kayboldu mu bu adam diye endişelenmeye başlamıştım.
Уже начал волноваться, что вы заблудились.
Senin için cidden endişelenmeye başlamıştım.
Я за тебя ужасно волновалась.
Biraz endişelenmeye başlamıştım.
Я уже стал слегка волноваться, парень.
Böyle bir atışı bir tek ben yapabilirim diye endişelenmeye başlamıştım.
Я беспокоилась. Я была единственная, кто мог сделать этот встрел.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я уже начал беспокоиться за старину.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я беспокоился.
Seni kaybettiğimiz için endişelenmeye başlamıştım.
Я уж начал волноваться, что мы тебя навсегда потеряли
Endişelenmeye başlamıştım ve sonra sen yaralanınca seninle ilgilenmenin görevim olduğunu düşünmüştüm.
Я еще раньше стала беспокоиться, а потом, когда тебя ранило, Я решила, что мое призвание - заботиться о тебе.
Biraz endişelenmeye başlamıştım.
Я уже начал беспокоиться.
Tam da endişelenmeye başlamıştım.
Я уже беспокоиться начал! Браво! Браво!
Cevap vermeyince endişelenmeye başlamıştım.
Я уже начал переживать, что ты не отвечал на мои звонки.
Ben de biraz endişelenmeye başlamıştım. - O yüzden evine girdim. - Onu o zaman mı buldunuz?
Когда она так и не вышла, я пошел и постучал в дверь.
Endişelenmeye başlamıştım.
Я начинаю волноваться о тебе.
Tanrım, senin için endişelenmeye başladım. Hapishanedeki zencileri senin değiştirdiğini düşünmeye başlamıştım.
амаяытиолоум лгпыс т ацояиа ейеи памы се еивам акканеи.
Endişelenmeye başlamıştım.
А я уже начала волноваться.
- Endişelenmeye başlamıştım. - Selam.
Я уже начал беспокоиться.
Tanrıya şükür buradasın. Endişelenmeye başlamıştım.
Спасительница.
Senin için endişelenmeye başlamıştım.
я уже начал волноватьс €.
- Endişelenmeye o zaman başlamıştım.
- Поэтому-то я и начала волноваться.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]