Güvenilir translate Russian
2,369 parallel translation
Ben güvenilir olmak diyorum.
Мне нравится называть это доверием.
Güvenilir biri, bu mesleki hayatta basiretsiz kararlar almasına neden olabilecek olsa da sağlam karakter sağlar.
Он доверчив, что возможно и привело к некоторым ошибкам при принятии решений в бизнесе, но... это характеризует его с лучшей стороны.
Güvendiğiniz hükümet güvenilir değil!
Правительству нельзя доверять!
Neslin iyi niyetli entrikacı olduğundan güvenilir değil.
На ваше поколение нельзя надеяться с интригами на добросовестность.
Mimarlar güvenilir ve sorumlu insanlardır.
Архитектор в ответе за свои проекты.
Ya eğer güvenilir bir kızsa?
Ладно, что если она заслуживает доверия?
O güvenilir arkadaş bendim.
Я был тем надёжным другом.
Güvenilir, pratik bir seçim.
Солидный, практичный выбор
Fakat Lidyalılar ilk defa güvenilir ağırlıkta ve saflıkta altın sikke ürettiler.
Но лидийцы стали первыми чеканить золотые монеты с одинаковым весом и чистотой.
Sorun şu ki tamamiyle güvenilir bir tanık değildi.
Беда в том, что он не является абсолютно надёжным источником.
İskender'in güvenilir arkadaşı Kleitus bile onun çok ileri gittiğini düşünüyordu.
Даже его близкий друг Клит считал, что тот зашел слишком далеко.
Ama güvenilir biri olduğuma inanmıyordun.
Но не тот, кому можно доверять.
Asla katlanamayacağı tek şeyle güvenilir kraliçesini ve Kim Bung Do'yu kendi elleriyle ölüme yollayacak.
Где единственным решением будет казнь королевы и Ким Пун То? Какую ситуацию он не сможет стерпеть?
Güvenilir olmayan bir hattan arıyorum.
Я звоню по незащищённой линии.
Vücudunda güvenilir tek bir kemik bile yok.
Я бы не верил ни одному его слову.
Genç kardeşim, siyahi hizmetçi çalışkan ve güvenilir olmalarından.. .. ırksal kalıplara meydan okumuştur.
Брат, черная прислуга попирает расовые стереотипы своим трудолюбием и надежностью.
Bu son derecede güvenilir bir modeldir.
Спасибо. Это очень надежная модель.
Güvenilir olduğunu düşünmüyorum.
Я в это не верю.
Yani güvenilir biri demek istedim.
Нет, я имею в виду, что он уникален.
- Bu sistem ne kadar güvenilir?
- Насколько надёжна система?
- Tamamen güvenilir.
- Эй, она абсолютно надёжна.
Yoksa, neden insanlar bize güvenilir bilgi sızdırsın?
Иначе как люди стали бы доверять нам конфиденциальную информацию?
İşletim sistemimiz güvenilir. Diğer kaynaklarımız güvende, iyi durumdayız.
Наша система безопасна, другие наши источники защищены.
Bugünkü geç kalmamın asıl nedeni güvenilir kaynaklardan aldığımız bilgiye göre CIA ajanları tarafından takip ediliyor olmamızdı.
Настоящей причиной, по которой я опоздал сегодня, были... данные от достоверных источников о том, что за нами следят оперативники ЦРУ.
Onlara güvenilir biri olduğunu söyledim.
Я сказал всем, что тебе можно доверять.
Sandığım kadar güvenilir bir adam değilsin.
Ты не столь разумен и благонадёжен, как я о тебе думал.
- Ama o istikrarlı, güvenilir.
Но он основательный, надёжный.
Ancak planı bu yoğunlukta uygulamak için, güvenilir birine daha ihtiyacımız vardı.
Но для осуществления плана такой мощи, нам был нужен ещё один напарник.
Kaynağıma güvenilir demiştin.
Значит источник надежный?
"Her zaman tam vaktinde. Her zaman güvenilir." unutma, hadi yürü!
Всегда во время, гарантия доставки : запомни это.
Her zaman güvenilir. " Her zaman tam vaktinde!
Всегда вовремя, доставка гарантирована.
Her zaman güvenilir! İşini kaybetmek istemiyorsan daha çok çalış.
Нужно успевать всюду и везде если ты хочешь здесь работать!
Güvenilir bir kâhya olarak çalışmanın yolu işçilere sert davranmaktan geçer.
Эта ненавистная работа надсмотрщика, очень сильно воздействует на душу.
- Çok güvenilir bir adam olduğunu söylediler.
- Я слышал, что Вы - очень надежный человек.
Unutma, İzci dürüst, güvenilir ve inanılır biridir.
Помни, скаут честен, надежен, ему можно доверять.
Tamamen değil.Güvenilir kişi tarafından yönetiliyor
Только частично. Он управляется советом.
Ve güvenilir kişi kim?
А кто распоряжается состоянием до этого времени?
Satrançta en güvenilir açılıştır.
Он применил начало испанской партии – самую сильную часть в игре.
Gzililiğimi bozarsan, hayalarını koparır ve güvenilir bir kasaba satarım.
Уничтожишь мое прикрытие - я отрежу тебе яйца и продам их мяснику, которого мы все знаем.
Cypress Hill konserinde çok güvenilir bir doktorla tanıştım ve kendimi iyi hissetmem için bana bolca hap verdi.
Я встретил одного надёжного врача на концерте Cypress Hill... И он отсыпал мне пару колёс для поднятия настроения.
Hayır ama kendisiyle konuşmak üzere iki güvenilir arkadaş gönderdiğim doğru.
Нет, но я послал пару надежных ребят с ним побеседовать.
Güvenilir olmalarını.
На них можно положиться.
Güvenilir bir yanı vardı.
Она довольно серьезная.
Her ne kadar çok iyi ve hatta güvenilir bir anne olmasa da.
Хотя и не очень надежной.
Oldukça güvenilir.
Вроде надежный источник.
Size sadece çalışanların yeterliliğini değil, ayrıca bütün Avrupa'daki en güvenilir... banka olduğumuzu garanti edebilirim.
Могу заверить вас не только в компетенции моих людей, но и поручиться за репутацию, как самого надёжного банка Европы.
Deborah sizin güvenilir olduğunuzu, söylüyor Müfettiş Reid.
Дебора говорит, что вы заслуживаете доверия, инспектор Рид.
Güvenilir bir insan.
А вполне ответственным человеком.
Bu liste hiç güvenilir değil.
Этот список настолько ненадежный.
- Güvenilir değil.
- Она нестабильна.
Güvenilir görünüyor.
Ну, не знаю, не знаю. Похоже, ему можно доверять.
güven 68
güvenlik 301
güveniyorum 32
güvenli 94
güvende 82
güven bana 558
güvenli değil 43
güvenebilirsin 19
güvendesin 88
güvenin bana 41
güvenlik 301
güveniyorum 32
güvenli 94
güvende 82
güven bana 558
güvenli değil 43
güvenebilirsin 19
güvendesin 88
güvenin bana 41