Kadın yok translate Russian
938 parallel translation
Bana uygun bir kadın yok ha? 8 kadın var dediniz diye sanıyordum. Biliyorum.
Почему Микото позволил себя схватить?
Bulunduğumuz yerde hiç kadın yok, anne.
Там, где стоит наша часть, женщин нет, мама.
Karı yok, kadın yok..
Ни жены, ни женщины.
Burada hiç kadın yok!
Вряд ли там есть женщины...
Kadın yok.
Я сказал, выходите.
120 kilodan hafif kadın yok.
Там нет ни одной дамочки, которая весила бы меньше 250-ти фунтов.
Bundan ölen kadın yok ki.
Но ни одна женщина от этого не умирала.
Kesinlikle sana uygun bir kadın yok.
- Эй! Не бей меня! - Ублюдок!
Bu yüzden yargıcın annesinin bedeninden o kadını çıkarmanın bir yolu yok mudur?
Тогда... нет никакого способа вытащить ее из тела матери Магистрата? О Боже...
Birçok kadın ve yaşlı insan da yok oldu.
Сотни стариков и женщин погибли!
Senin gibi bir kadının burada yeri yok.
Мы не держим подобных сотрудников.
Yok, en iyisi 3 kadın.
И еще трех женщин.
Bak Jerry, seni uyarıyorum kurnaz bir kadının, bir erkeğin başına ne çoraplar örebileceğinden haberin yok.
Джерри, предупреждаю тебя, ты не знаешь, какие неприятности могут причинить мужчине женские интриги.
O kadının onun için bir önemi yok.
Не могу. Не имею права.
Git bir kadın bul. Ama kimse yok.
Но никого нет.
Joe Fabrini'nin bir kadını bile görmeye vakti yok muydu?
Джо Фабрини не нашел времени хотя бы на одну?
Zavallı yaşlı kadının gidecek bir yeri yok.
А что, если бедняжке некуда податься?
O kadınların birilerini sevdiği yok.
Эти женщины не любят.
O kadının arabasından başka bir şeyi umursadığı yok onun.
Его не волнует ничто, кроме машины той женщины.
.. görmedikten sonra hiçbir şeyin önemi yok. O olmadan, kadın değilsin.
Оглянуться днем, или повернуться в постели - и он здесь.
- Elbette yok. Bir erkekle kadın arasında tek bir sorun vardır.
Есть только одна проблема между мужчиной и женщиной.
Gerçek şu ki, kadınların hoşlandığı her ne ise, o bende yok.
Я не знаю, чего во мне не нет, но я не нравлюсь женщинам.
Madam Mae'nin dükkanında muhteşem kıvrımları olan bir kadın kıyafeti yok.
Магазин мадам Мэй не обслуживает женщин с потрясающей фигурой.
Şu ana değin bir kadın dokunuşuna ilişkin hiçbir işaret yok.
Что-то следов женской руки не заметно.
Kadınların oynamasını engelleyen bir yasa yok.
Не могу, Уайт. Женщины имеют право играть.
Kadın o eve yeni taşındı. Daha boyası kurumamış, telefonu da yok.
Это в новом доме, где еще не высохла краска и нет телефона!
İş kadın olduğunda senden iyisi yok!
Когда дело касается женщин, тебе нет равных!
Böyle bir kadının zaten kostüme ihtiyacı yok.
Такой женщине не нужны костюмы!
Bekarsın, istediğin kadınla beraber olabilirsin. Hiçbir dert yok.
Холостяк, все дамы тебе доступны без проблем.
Ölmek üzere olan bir kadına hiç mi saygınız yok?
Никакого уважения к умирающей женщине.
Sürekli hayal gören tiplerden olmadığını biliyorum... ama oratada kadın falan yok ve bende hayaletlere inanmam.
Я знаю, ты не такого типа, но там не было женщины, а в призраков я не верю.
Kanun gayet açık. Orada kadının kıskançlığı söz konusu... onurunu korumakla alakası yok.
Закон ясно гласит : ревность любовницы учитывается,..
Bizim köye dön... orada genç bir kadın var, zavallı, çok üzücü kimsesi yok.
Вот у нас в деревне девушка, бедняжка, так переживает без родителей.
Bir kadının senin yanında korkmasına gerek yok Beyefendiliğin apaçık ortada
И леди ни одна не устоит, узнав, что этой леди предстоит :
Kadın da "Bence mahsuru yok, fare yakalamakta iyi misindir?" dedi.
А леди ответила : "Мне это подходит, но хорошо ли вы ловите мышей?"
Erkek ve kadının yaptığı şeyde günah yok.
Между мужчиной и женщиной не может быть ничего грешного.
Henüz bu küçük dünyayı yok etmeye niyetim yok. Bu, bir çok kadını da öldürür.
Видите, я еще дорожу этим миром, как курицей, несущей золотые яйца.
Makineli var mı burada, ha? Yok, sadece kadın var.
- Пулемёты нашли?
Utanmanıza gerek yok. Kadın demek, kalça demek.
Не смущайтесь, потому что бедра для женщины это все.
Tek bir kadın yok.
Но с облегчением, это ведь только сон.
Süs yok, abartı yok, sadece kadının kendisi.
Есть нечто возбуждающее в женщине в белом халате.
Kadın senetlerle burayı bana emanet etti, kanıt yok.
Доверьте дельце мне, и проблем не будет. Она уже еле пишет.
Sence hizmetçi kadının tuhaf bir hali yok mu?
Не думаешь, что прислуга бывает нечестной?
ruhsal bunalımlarının ve yaşadığı yönelim bozukluğunun... onun kadim bir kadın olarak, şimdiye dek inanmış olduğu şeylerin... yok sayıldığı bir dünyada olmasından kaynaklandığını anlıyorsun.
И понимаешь ее духовный крах. Ее смятение. Женщины, попавшей из античного мира в мир новый, который не признает ее ценности.
Zamanında varsak bile, kadın için yapabileceğimiz bir şey yok.
Зачем? Даже если приедем вовремя, женщине уже не поможем.
Fruma Sarah! Bir kadının duygularına hiç saygın yok mu? Kadının duygularına
Как же женщине ужасно слышать
Zamanım yok ama meslekte kalmayı seviyorum ve zavallı Glaucus'un arada bir kadın şeklinin anahatları konusunda hafızasını tazelemesi gerekiyor.
У меня нет времени. Но для практики пойдет. А бедному Глаукусу иногда нужно освежать память... чтобы не забывал контуры женского тела.
Bu dünyada kadınların yeri yok!
Этот мир не для женщин!
Kadınların erkeklerden farkı yok artık.
- Бабы теперь живут как мужики.
- Kadını hemen yok edelim.
- Избавьтесь от нее сейчас же.
Bance kadını yok edelim.
Я сказал : уничтожить ее.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65