Konuşuyor translate Russian
6,047 parallel translation
- Onunla konuşuyor musun?
Ты с ней говорил?
Onun adı Charles Lloyd Poole, ve daha üç yaşında bütün tenis dünyası onu konuşuyor.
- Его зовут Чарльз Ллойд Пул. Ему 3 года, но он уже заставил весь мир тенниса говорить о себе.
Frank Goldwing konuşuyor.
Говорит Фрэнк Голдвинг.
Corrigan'la.. özel olarak konuşuyor.
Она... разговаривает наедине с Корриганом.
Mutfağımda Rus fahişenin biri kocamla bebek bezine özel çöplükler ve ishal hakkında konuşuyor.
Боже. Русская проститутка на моей кухне обсуждает с моим мужем памперсы и детский понос.
Demek istediğim, aslında en zor kısmı Piper ile görüntülü konuşuyor olmam ve o daha üç yaşında.
На самом деле, самое тяжелое - это видеосвязь с Пайпер, ей всего три.
- Bu ne hakkında konuşuyor böyle?
— Что такое он несёт?
Fakat Tanrı sizinle hep konuşuyor mu?
Но Господь всегда говорил с вами?
Işıkların içinden konuşuyor.
Он разговаривает через лампочки.
Musa ile konuşan tanrı ile bizimle konuşan aynı tanrıdır ki şu anda da benim aracılığımla konuşuyor.
Тот же Господь, что говорил с Моисеем, говорит сегодня со всеми нами. Говорит сейчас с вами через меня.
Hakkında kim konuşuyor?
А кто говорит?
- İspanyol hocalar konuşuyor.
Испанские учителя говорят.
- Hayır, konuşuyor işte.
- Нет! Нет, она не знает, что несёт.
- Bakın kim konuşuyor.
Кто бы говорил.
Rüyasında hâlâ onlarla konuşuyor.
И во сне он всё ещё говорит с ними.
Diyorum ki insanlar konuşuyor.
Я просто передаю... о чем говорят.
Mickey Donovan konuşuyor.
Микки Донован на связи.
NAACP'nin yöneticisi bütünleşme karşıtı konuşuyor.
- Директор НАСПЦН против десегрегации?
Dışarıda bir kadınla konuşuyor.
Она там с какой-то тётей.
Bunun yerine, diğer aileler çöldeki ölü taşıyıcıları konuşuyor. Sen de beni bununla bağlamak mı istiyorsun?
Вместо этого, другие семьи уже обсуждают мертвые сосуды в пустыне, а вы хотите меня с этим связать?
Tanımlanamayan gemi! MKCD Donnager'dan Kaptan Theresa Yao konuşuyor.
Неопознанный корабль, говорит капитан марсианского флагмана ДОннаджер
O herif çok konuşuyor.
Он любит болтать лишнее.
Vatandaşlarım, başkanınız konuşuyor.
Мои сограждане, говорит ваш президент.
Lou uyuyor mu? Üstüyle konuşuyor.
Ему звонит начальник.
- 18 konuşuyor, devam et.
Это 1-8. Приём.
Schmidt konuşuyor.
Еду за Шмидтом.
Harika, çok güzel konuşuyor.
А он хороший оратор.
- Tanrı, benim vesilemle konuşuyor.
И говорит моими устами! Да!
Castle hâlâ adamlarıyla konuşuyor.
Касл всё ещё совещается со своими людьми.
Şubenin yarısı o memuru nasıl indirdiğini konuşuyor.
Знаешь, половина департамента до сих пор судачит о том, как ты вырубила того маршала.
Starling Şehri polisi konuşuyor.
Это полиция Старлинг-Сити.
Alaycı kuş, acil durum hattı Delta Charlie'den Haberci konuşuyor.
Пересмешник, это Предвестник, на аварийной частоте Дельта Чарли.
Minx, benimle uygun olmayan bir şekilde konuşuyor,... gizlice evden çıkıyor, normalde yapmayacağı şeyler yapıyor...
Минкс... она огрызается, ускользает из дома, ведет себя так...
- Neden gönderme yaparak konuşuyor?
Почему он так разговаривает?
Nelson şu anda Otto ile forumda konuşuyor.
Нельсон сейчас чатится на форуме с Отто.
Pakistan ulusal kanalında, Pakistan'ın şu anki lideri Umair Zaman konuşuyor.
Умэр Заман, лидер Пакистана, отреагировал несколько минут назад на пакистанском телевидении.
İki erkek konuşuyor. İlk konuşan Quintana.
Вы услышите разговор двух мужчин, первый - это Квинтана.
Birim 1 konuşuyor.
Это Подразделение 1.
Kıdemli yüzbaşı Zeke Tilson konuşuyor efendim.
Капитан-лейтенант Зик Тилсон прибыл, сэр.
Kartal 21 konuşuyor. Hedef belirlendi.
Орёл 21, мы видим здание,
5-Henry-200 konuşuyor. Taktik Komuta ekibi yerini aldı.
Это 5-Генри-200, спецназ на месте.
O sadece çocuklarla konuşuyor.
Он разговаривает только со взрослыми.
Bu adam çok fazla konuşuyor.
Этот парень слишком много языком молол.
Hala Drill ile konuşuyor olma ihtimali.
Если она до сих пор говорит с Дриллом.
Benimle konuşuyor konuşmasına da söyleyecek pek bir şey yok.
Он разговаривает со мной, просто... Недостаточно много говорит.
Bu kız çok konuşuyor.
Столько в этом.
- Betty bu konuda bıktırıncaya kadar konuşuyor.
Бетти была все время об этом говорит.
Sonunda birisi benim dilimden konuşuyor amına koyayım ya.
- Наконец-то, хоть кто-то меня понимает.
Hepiniz adına mı konuşuyor?
Он за всех вас говорит?
Kim konuşuyor?
Кто разговаривал?
Çekiç bir dokuz, üs konuşuyor.
- "Хаммер один девять", это диспетчер.
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyoruz 54
konuşuyorlar 21
konuşuyorduk 20
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşuyorsun 21
konuşuyoruz 54
konuşuyorlar 21
konuşuyorduk 20
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşacağız 38
konuşacak 21
konuşuruz 96
konuşmuyor 31
konuşma 379
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşmak istemiyor musun 16
konuşacaksın 18
konuş benimle 497
konuşacak 21
konuşuruz 96
konuşmuyor 31
konuşma 379
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşmak istemiyor musun 16
konuşacaksın 18
konuş benimle 497
konuşmuyoruz 17
konuşur 18
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştum 61
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşur 18
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştum 61
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43