Yanılmışım translate Russian
1,362 parallel translation
Yanılmışım.
Я ошибался.
Yanılmışım olmalı.
Должно быть, я поскользнулся.
Yanılmışım.
Я ошибалась.
Savaşmadan vazgeçmek konusunda yanılmışım.
Я был неправ, что сдался без борьбы.
Yanılmışım.
Перед войной у меня был парень.
Her şey güzel olacaktı ama ben yanılmışım.
Думал, что вот оно, но увы, ошибся.
Yanılmışım.
- Я был неправ.
Yanılmışım.
Я был неправа.
Fakat yanılmışım.
Ну, я ошибался.
Hakkında çok yanılmışım.
Насчёт твоего отца... я так ошибалась.
Yanılmışım, acizmişsin!
Я был не прав. Ты слабая.
Yanılmışım.
Я ошибся.
Belli ki yanılmışım. Kapatıyorum.
Очевидно, я ошибался.
Ama yanılmışım, evlat.
Но как же я ошибался.
Yanılmışım. Herif zırdeli.
Он полный валенок.
Ama yanılmışım.
Но я ошиблась.
Bayan Siddal hakkında yanılmışım, John.
Я был неправ насчет мисс Сиддал, Джон.
Çocukların biraz daha gösterişli bir şova ihtiyacı var sanmıştım. Ama yanılmışım.
Я думал, что детям нужно немного больше шоу-бизнеса и я ошибался.
Yanılmışım. Bak, ne diyeceğim. Avukatı gelmeden bir de ben şansımı deneyeyim.
После ночи за решёткой к сожалению нет знаешь что пока не пришел ее адвокат дай мне с ней поговорить
O isimde kimse çalışmıyormuş. Yanılmışım.
Никого нету с таким именем моя ошибка
Ama yanılmışım.
Я ошибался.
Komik bir durum, çünkü bir İsa delisinin böyle güzel bir parti verebileceğini hiç bilmezdim. Sanırım yanılmışım.
Забавно, потому что я никогда не знала, что человек, повернутый на Иисусе, может устроить такую хорошую вечеринку, но, кажется, я ошибалась.
Ama yanılmışım.
Но я ошибался.
Yanılmışım. Hilton'la öğrendim bunu.
Я понял это, работая с Хилтоном.
Duygusal bir karar aldım. Çünkü oğlunun öldüğünü görmeni istemedim. Oysa yanılmışım.
Я принял эмоциональное решение, потому что не хотел видеть, как ты теряешь своего сына, но это было неправильно.
Ben yanılmışım.
Получается... Я ошибался.
Şey, yanılmışım.
Так вот, я ошибся.
Onu düşmanım olarak gördüm ama yanılmışım.
Я пытался уничтожить его, но я ошибался.
Yanılmışım.
Я был неправ.
Trambositoz tedavisi görüyordu. Ama değişiklik olmadı. - Yanılmışım.
Даём лекарства от тромбоцитемии, но изменений нет.
Demek ki kurbanın o olduğu konusunda yanılmışım.
Значит, я ошибалась, решив что он жертва.
Ama sanırım yanılmışım.
Но, полагаю я ошибалась
Sanırım yanılmışım.
- Полагаю, что я ошибался.
Yanılmışım demek ki.
Ну, я ошибался.
Kazancımı kıskandığını düşünmemiştim, yanılmışım.
Я думала, ее не волнует то, что я много зарабатываю, но я ошибалась.
Evet. Ama sanırım ruh yolum konusunda yanılmışım.
Но я выбрал не тот духовный путь.
Salzburg'dayken onun hakkında yanılmışım.
Тогда в Зальцбурге я так ошиблась на его счет.
- Biraz yanılmışım. - Rüyana geri dön.
Я лучше досмотрю его.
Jake, Hayalet hakkında yanılmışım.
Слушай, Джейк. Я ошибся насчёт Призрака.
Yanılmışım.
Но я ошибалась.
Hakkında yanılmışım.
Я ошибался насчет тебя
Büyük kararlılık gösterdin. Hakkında yanılmışım.
Хоть вы и продемонстрировали большое упорство
O sırada Lyn beni yanına almadığı için kırılmıştım.
В тот момент мне было обидно, что Лин не взял меня с ним.
Yanılmış olduğun gerçeği mi mantıklı değil yoksa haklı olduğuna inanmış olmam mı mantıklı değil?
То, что ты ошибался, или то, что я поверила, что ты прав?
- Senin hakkında yanılmışım.
— Нет, не ошибался.
İtiraf etmeliyim ki yanılmışım.
Ошибалась.
- Sanırım yanılmış, saat 14 : 15.
- Неприятно разочаровывать тебя, но уже 14.15.
Bir gece New York'da arkadaşlarımla Spring Awakening'i görmeye gittim bittikten sonra Brooklyn'deki karaoke gecesine gitmek için metroya bindik ve gerçekten çok kötü performanslar izledik oradaki insanların tek derdi sahnede olup görülmek ve duyulmaktı ve onları izlerken onları anladığımı düşündüm onlar dağılmış ve güvensiz insanlardı ve kafaları karışmıştı ama onlar yapmaları gereken şeyi yapıyordu kalplerinin onlardan istediklerini yapıyorlardı sonra David beni cepten aradı ve ona cevap vermek istemedim bir zamanlar o da orada benim yanımda otururdu ve bundan hoşlanırdım ama uzun zamandır bunu yapmıyor.
Однажды в Нью Йорке, я пошла на спектакль "Весеннее пробуждение". С друзьями. И потом мы поехали на метро и зашли в кафе в Бруклине, где как раз был вечер выступлений.
Parçacıklara ayrılmış bir çift avcının yanında uyandım.
Я очнулся рядом с парочкой мертвых охотников, разорванных на клочки.
- Yanılmış mıyız yani?
Получается мы были не правы?
Galiba yanılmışım.
Но, кажется, я ошибался.
yanılıyorsun 708
yanıldım 24
yanılmıyorsam 96
yanılıyorsunuz 182
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanılıyorlar 22
yanılıyor muyum 134
yanılıyor olabilirim 33
yanıldım 24
yanılmıyorsam 96
yanılıyorsunuz 182
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanılıyorlar 22
yanılıyor muyum 134
yanılıyor olabilirim 33