Yanılıyorlar translate Russian
165 parallel translation
Ama size göre onlar yanılıyorlar.
Но вы считаете, что они не правы.
Yatağı yapmana yardım edeceğimi düşünüyorlar ama yanılıyorlar.
Они думают, я помогу. Я...
Eğer burada kalıp onu bekleyeceğimi düşünüyorlarsa çok yanılıyorlar.
Думают, я буду сидеть и дожидаться его?
Benim sigortaları tamir edeceğimi sanıyorlarsa yanılıyorlar.
Думают, я сам буду чинить? Это не моя работа. Даже если б умел.
Bütün buraları temizleyeceğimi sanıyorlarsa, yanılıyorlar.
Где? Думают, я буду убирать?
Şarkını söyleyen güruha söyle Aptallar ve yanılıyorlar
Вели толпе убраться вон, на дураков - есть свой закон.
Onlar yanılıyorlar.
Ну так они оба врут.
İnsanlar Omurga Tıkırtısı`nın sadece 5 tane üyesi olduğunu düşünüyorlar ama yanılıyorlar.
Люди думают, что в группе всего пять членов. Но они неправы.
Bilim ve mitler, Dünya'nın biz var olmadan milyonlarca yıl evvel ortaya çıktığı konusunda yanılıyorlar.
Наука и легенды заблуждаются, говоря что Земля существовала за миллионы лет до нашего появления.
Hayır, hayır, yanılıyorlar.
Нет-нет, они ошибаются!
Yanılıyorlar.
Ка кони ошибаются.
Kendilerini çok önemli sanıp ağızlarını hiç açmayanlar da görgü konusunda bir hayli yanılıyorlar.
А тот, кто важничает, рта не желает раскрыть, глубоко заблуждается на свой счет.
Kanser sayesinde kraliçe olacakmışsın ancak yanılıyorlar!
Ходят слухи, что мой рак Ну нет!
Ama bence yanılıyorlar.
Но я думаю, они ошибаются.
Hakkımda yanılıyorlar.
- Они совершили ошибку.
Bazıları Kafka hakkında böyle düşünüyor... ama tamamen yanılıyorlar.
Как считают некоторые, по поводу Кафки, а они всегда правы.
- Polisler öyle söylemiyor. - Yanılıyorlar.
Ну, копы говорят совсем другое
Yanılıyorlar.
Это неправда.
Yanılıyorlar.
Это не так.
Asiler, Nikaragua hükümeti ile olan zayıf ilişkilerimizin bizi harekete geçmekten alıkoyacağını sanıyorlar, ama yanılıyorlar.
Мятежники думают наши слабые отношения с никарагуанским правительством будут препятствовать нам принимать меры, но они ошибаются.
Ben senden umudumu kesmedim, Yanılıyorlar.
Я не сдамся, не избавлюсь от тебя Они не правы!
Yanılıyorlar
Ты понимаешь? Они не правы!
Bu adamın beyin yapısında bir tuhaflık var... ya da ön beynin, insanda düşünce ve konuşma merkezi olduğu... konusunda yanılıyorlar.
Его мозги как-то необычно устроены. Либо неправильно считается что лобная часть, это речевой и мыслительный центр.
- Hayır. - Şaşı gözlerin... ara sıra yine içtiğimi birinden sakladığımı gördüyse, çok yanılıyorlar.
Если какому-то твоему глазу охуенно показалось, что я опять выпиваю, то он сильно ошибается.
Yanılıyorlar.
Они ошибаются.
Üstelik, insanlar ponpon kızların gece gündüz eğlendiğini sanıyor... ama biliyor musun, çok yanılıyorlar.
Все думают, что команда поддержки - это сплошное веселье и всё такое,... но знаете, они ошибаются.
Ama yanılıyorlar. Sen kızılsın.
Не правда, ты совершенно красный.
Bu sefer yanılıyorlar.
Ну так теперь они ошибаются.
Ama yanılıyorlar.
Но они ошиблись.
İnsanlar genellikle iyi bir karışık CD'nin inişli çıkışlı olması gerektiğini düşünür. Ama yanılıyorlar.
Сейчас люди часто думают, что хороший сборник должен заводить и успокаивать, но люди ошибаются.
Evet ama yanılıyorlar.
Ну так они неправы.
Anne, yanılıyorlar, değil mi?
Мама, они ошибаются, правда?
Herkes bu kolay bir iş zannediyor, ama yanılıyorlar.
- Всем кажется, что это пустяки, но они ошибаются.
Durmaksızın ağız dalaşı yapmalarının, işlerini etkilemeyeceğini sanıyorlar. Ama yanılıyorlar.
Видишь ли, некоторые вещи, которые не дают им покоя сильно влияют на их работу.
Beni burada bütün gün tutarlarsa ifademi değiştireceğimi zannediyorlar, ama yanılıyorlar.
Если думают, что просидев тут весь день я поменяю показания, то ошибаются.
İyi olduğumu düşünüyorlar ama yanılıyorlar.
Они думают, что все в порядке, но они ошибаются.
Ama yanılıyorlar.
"Но они ошибаются."
- Yanılıyorlar.
- Они заблуждаются.
Ama yanılıyorlar, çünkü mantıksız değil.
Но все ошибаются. Боязнь не иррациональна.
- Yanılıyorlar.
- Ну, это не так.
- Yanılıyorlar öyleyse!
- Ну, они неправы.
Majesteleri yanılıyorlar.
Носи получше вести.
Yanılıyorlar, onlar deli.
Но они ошибаются. Они безумны.
Yanılıyorlar, dostum.
Они не правы, мой друг.
Yanılıyorlar.
- Они ошибаются.
Yanılıyorlar... ve bu beni derinden yaralıyor.
Неправда.
Bence yanılıyorlar. Benim bir kralım yok.
Мне не нужен король
Bunu nasıl yapıyorlar, ha? "seni seviyorum" larla, ve "benim yanıma taşın" larla.
- Вот как они это делают, а? С помощью "Я люблю тебя" и "Давай жить вместе", а затем обмануть тебя, и уничтожить твое решение.
Ben mi yanılıyorum, yoksa şu ufaklıklar sana mı bakıyorlar?
Мне кажется, или те подростки | пялятся на тебя?
Yanılıyorlar! Lanet falan yok.
Они ошибаются!
O kaçınılmaz basın toplantılarında kocalarının yanında mahkeme duvarı gibi suratlarla oturan eşleri görünce "bunu nasıl başarıyorlar?" diyorsunuz.
Вы видели жен на этих жутких пресс-конференциях? Они стоят с каменными лицами. И вы думаете, как им это удается?
yanılmışım 190
yanılıyorsun 708
yanılmıyorsam 96
yanıldım 24
yanılıyorsunuz 182
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanılıyor muyum 134
yanılıyor olabilirim 33
yanılıyorsun 708
yanılmıyorsam 96
yanıldım 24
yanılıyorsunuz 182
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanılıyor muyum 134
yanılıyor olabilirim 33