English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ Ç ] / Çıkardım

Çıkardım translate Russian

4,147 parallel translation
Bazı doğruları çıkardım sadece.
Я опустил некоторые детали.
Şimdi düşündüm de hayati doğruları çıkardım diyebilirim.
Жизненно важные детали, как я сейчас полагаю.
Çıkardım. Çıkardım.
Я достал его, достал.
Niye bunca şey çıkardım ki, tekrar asla sığdıramayacağım.
Не знаю, зачем я это достала, теперь вот не могу сложить обратно.
Kaç kere seni içerden çıkardım ben?
Сколько раз я тебя выручал?
Çıkardım.
Я сняла его.
Seni cehennemden çıkardım. Tanrının silahı olman için.
Я вознес тебя над адским мученьем, чтобы стал ты Его вооруженьем.
İsteğiniz üzerine tüm verilerin dökümünü çıkardım.
Согласно твоим указаниям, я сделал полную очистку данных.
Sırf sen geçiyor olabilirsin diye toplantının ortasında ofisten çıkardım.
Я уходил из офиса во время совещания, просто на случай, если ты пройдешь мимо.
Pamuktan mikrobiyal nüfusu çıkardım... onu çeşitli yüzeylere sürdüm... her formül eğer varsa... özel yeni organizmalar doğuruyor.
Итак, я культивировала микробную популяцию из мазка... Я разложила её по различным средам, которые предназначены для питания конкретных организмов, если они есть.
Buldukları saçların DNA profilini çıkardım.
Они обнаружили волосы, с которых я взяла образцы ДНК.
Claire'in annesinin içindeki meleği dışarı çıkardım.
Я вызволил ангела из матери Клэр.
İşi bağlamak için gerçekten de işlenmiş şekeri beslenme biçimimden çıkardım.
Я полностью исключил сахар из своего рациона чтобы соответствовать своему "увлечению".
Kendimi temize çıkardım. Aslında, basit bir soruya cevap verirsen, CSI Finlay'in hayatını kurtarabilirsin
Собственно, если вы ответите на этот простой вопрос, то можете спасти криминалиста Финли.
Son üç gündür düşünüyorum. Kendimi temize çıkardım.
Думаю, за последние 3 дня я ясно дал понять кем являюсь.
Başkasına olan sinirimi yabancı birinden çıkardım.
Я злюсь на кое-кого и сорвалась на случайном встречном.
Bir süreliğine iyi bir iş çıkardım.
И я побежала хороший бизнес за некоторое время.
Mara öyle düşünmemi istiyor ama maymun sorununu kendim çıkardım. - Çimleri çürüten sorunu da öyle.
Видишь ли, это как раз то, в чем Мара пыталась меня убедить, но я выпустил Беду с обезьянками сам, и траву выжег тоже сам.
Gloria'nın arabası için arama bülteni çıkardım.
Так, я объявил машину Глории в розыск.
keyfin bilir. " deyip geçtim ve bunun keyfini çıkardım.
— и наслаждалась.
Onunla tanışmadan önce her gece kumar oynar, hapse girer çıkardım.
Когда я встретил его, я был заядлым игроком, часто попадавшим в тюрьму.
Ember Copley'in binasında bakım görevlisi olarak çalışanların listesini çıkardım.
Я достал список работников агенств, которые обслуживают здание Эмбер Копли.
- Neticede seni bulup çıkardım.
Но я достал же тебя... в конце-то концов.
Çoktan Arama Bülteni çıkardım.
Я уже отправила данные в розыск.
- Çıkardım bile.
Уже давлю.
D.B., mezarı açmak için arama emri çıkardım.
ДиБи, я получила ордер на эксгумацию.
Oğlumu oradan çıkardım.
Я вытащила его!
Ve sonra Johnny'i o sandıktan çıkardım.
И потом я вытащила Джонни из этого чёртового сундука.
Önceden buna karşıydım ama seni ilk balona çıkardığım için çok mutluyum.
Знаю, сначала я не очень-то хотела, но я так рада пойти с тобой на твой первый выпускной.
- Öyle yapacağımı nereden çıkardın?
- Кто сказал, что я уйду?
El yapımıydı ve yapanlar gerçekten çok iyi iş çıkardılar.
Это была ручная работа и они выполнили ее, просто великолепно.
Şanslıyım ki şirin ve aptal olan beni çıkardı.
Но мне повезло, глупый красавчик выпустил меня.
- Miranda misafir sayısını 200'e çıkardığımızı yemek firmasına söylemeyi unutma.
— Миранда, убедись, что поставщик в курсе, что число гостей возросло до 200.
Senatonun diğer tüm üyeleri bunu zamanında ortaya çıkardığım için rahatladı. Paha biçilemez teknolojimizi bir B-52 ile değişmediğimiz için minnettarlar.
Все члены сената с облегчение вздохнули когда вовремя узнали, что мы ни за что не отдадим нашу бесценную технологию за один лишь бомбардировщик Би-52.
Çok iyi iş çıkardın, tamam mı?
Все хорошо. Ты молодец.
Çıkardığımız haber yanlışmış.
Историю, которую мы выпустили неправдива.
Seni uçmasına izin verilmeyen kişiler listeden çıkardılar. Ben halen suçlamaların tamamen düşmesini sağlayacak güzel sonuçlar üzerinde çalışıyor olacağım ve duruşma olmayacak.
Ну, они вычеркнули тебя из списка "запрещено летать", и придется поколдовать, чтобы полностью снять обвинения, но суда не будет.
- Evet, iyi iş çıkardım ha?
Да, правда, я молодец?
Ve üstüne A / C patladı ve üstünü çıkardı.Anladım.
И счёт просто сорвал с него майку, ну конечно.
Her şeyi düşüncesizce açığa çıkardığım için kusura bakma.
если я разболтаю всё.
Kusura bakma, ben de iyi iş çıkardığımı sanıyordum.
- Прости, я думал, что неплохо справляюсь.
Hepimizin içinde bir canavar vardır Clarke ve onu çıkardığımızda olacaklar için hepimiz sorumluyuz.
У всех внутри нас есть монстры, Кларк, и если их выпустить, придется отвечать.
Kafanızdan çıkardığımız o çerez bize tüm hikâyeyi anlattı.
Печенька, которую мы забрали из вашей головы только что выдала нам всю историю.
Mükemmel iş çıkardınız dostlarım.
Великолепная работа, друзья.
Ya ortaya çıkardığımız şeyler senin ve onun duymak istemeyeceği şeyler olursa?
А если мы обнаружим то, что вы с ним не хотите знать?
Saklandığımı da nereden çıkardın?
Почему ты думаешь, что я прячусь?
- İyi iş çıkardın Doktor Hanım.
- Хорошая работа, доктор.
Sadece hastane koridorlarında avazın çıktığı kadar bağırmamanı rica ediyorum. Çünkü yönetim kurulu üyelerinden biri olay çıkardığında çok sevdiğim tıp uzmanlığımla ilgilenmeyi bırakıp hiç sevmediğim nöbetçi öğretmenlik görevini yapmak zorundayım.
Я бы хотел, чтобы вы не устраивали крик посреди больницы, потому, что если члены правления устраивают сцену, мне приходится бросать медицину, которую я люблю, и дежурить в коридорах, чего я не люблю.
Berbat iş çıkardım.
О Боже.
Juubi'yi dışarı mı çıkardı?
Он выплюнул Десятихвостого?
Ben çıkardım.
– Я.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]