English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ C ] / Comin' through

Comin' through traducir turco

169 traducción paralela
We're comin'through this way, you know.
Buraya yaklaştık.
There was a show comin through there once, and I met one of the actors.
Bir tiyatro gelmişti oraya. Oyunculardan biriyle tanıştım.
Comin'through okay?
Başlıyoruz, tamam mı?
The stage comin'through from Alkali.
Alkali'den sahne getirecekti.
Comin'through the rye, present and, uh, half accounted for.
Kafayı bulmuşum. Ayığım ama fazla güvenmeyin.
Look, there, comin'through the wire.
Bakın, orada. Tellerin ardında.
Comin'through.
Hadi, çocuklar.
It's been a long, cold winter, and she is like a breath of spring comin'through the window.
Kış soğuk ve uzun geçer ve o, pencereden gelen ilkbahar esintisine benziyor.
We sit here eating with the smell of those killers comin'through that window.
Dışarıdaki pisliklerin kokusu buraya kadar gelirken nasıl yemek yiyebiliyorsun?
They're gonna be comin'through here.
Buraya geleceklerdir.
In three damn minutes, you're gonna hear a whistle, which'll mean a fast mail comin down through the junction!
Üç dakika içinde, düdük sesi duyacaksın... bunun anlamı hızlı posta treni kavşağa doğru geliyor.
All right, make way. Pardon me. Comin'through!
Pekiyi, yol verin.
Comin'through!
Özür dilerim.
So move over, good buddy,'cause the Snowman is comin'through.
Kardan Adam geliyor!
Comin'through, fellas.
Size geliyoruz, dostlar.
( man ) Watch out. Hot plates comin'through.
Sıcak yemekleriniz geliyor.
Hell be comin right through here, heading for water.
Tam buradan gelecek, suya doğru gidecek.
A man comin'through.
Bir adam geliyor.
Run your fingers through your hair if I'm comin'through okay.
Eğer beni duyabiliyorsan ellerinle saçlarından geçir.
Comin'through... - Take cover!
Kaçın!
Look out, Hitler, the niggers is comin to get your ass through the fog!
Kolla kendini Hitler, zenciler seni gebertmeye geliyorlar!
Comin'through.
Geliyor.
all I know is, this Lo Pan character comes out of thin air in the middle of an alley, while his buddies fly around, cutting'everybody to shreds, and he stands there, waiting for me to drive my truck straight through him, - with light comin'out of his mouth!
Tek bildiğim, şu Lo Pan denilen tip, arkadaşları etrafta uçup, herkesi kesip biçerken, caddenin ortasında sisin içinden geldi ve orada dikilip, ağzından ışık saçarak, benim kamyonumla içinden geçmemi bekledi!
Human forklift comin'through.
İnsan forklift geliyor.
- Comin'through!
- Yol verin!
Freight train comin'through.
Yük gemisi geliyor.
Comin'through!
Açılın geliyorum!
I got some stuff comin'through from that taxidermist you introduced me to.
Beni tanıştırdığın o hayvan dolduran adamdan mal gelecek.
Comin'through.
Yol açın.
Comin'through. Hey, be careful, Dave!
Hey, dikkat et, Dave!
Oh, yeah. Comin'through, Buzzer. Clear the dance floor.
Dans pistini hazırlayın geliyorum.
So Ruthie called 911 and said there's somebody comin'through the walls.
Ruthie 911'i aramış ve birinin duvarların içinden geldiğini söylemiş.
Which, by the way, that action you see Kennedy's head go through in the Zapruder film, caused by a bullet - comin from up there.
Bu arada, suikast filmi boyunca Kennedy'in'başına geleni'gördüğünüz hareket bir merminin neden olduğu yukarıdan gelen.
- Comin'through. - Whoa, whoa!
Açılın.
Comin'through.
Biz geliyoruz.
Comin'through.
İzninizle. Yol açın.
Okay. When's the next freight train comin'through?
Tamam, bir sonraki yük treni ne zaman geliyor?
There'll be more comin'through.
Bunun peşi gelecektir.
Okay, when's the next freight train comin'through?
Tamam, bir sonraki yük treni ne zaman geliyor?
Comin'through! Hey, get lost!
Kızdırmayın, gidin buradan.
Comin'through! Comin'through!
Geliyorum, geliyorum.
All of you! Comin'through!
Sana ayrıl demiştim!
We had a report of a guy comin through here with eight reindeer.
Bu tarafa doğru gelenler olduğunu rapor aldık sekiz tane ren geyiği ile.
- Comin'through!
- Açılın!
Beep, beep! Comin'through!
Aradan geçiyoruz!
Hot stuff comin'through.
Güzel şeyler yolda.
( Man ) I've got estimates on cloud size comin'through on six.
Altıncı bölgeden gelen bulutların büyüklük tahminleri geldi.
Comin'through!
İzin verin!
Clear the way, please. Comin'through.
Bayanlar baylar, lütfen yolu açın lütfen izin verin.
Oh, yeah. Big guy comin'through.
Koca adam geliyor!
- Whoa, comin'through.
- Çekilin!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]