On this occasion traducir turco
321 traducción paralela
My heartfelt congratulations on this occasion.
En içten tebriklerimi sunarım.
Yes, but on this occasion, there's no gold to be got.
Evet, ama bu kez altın yok.
But on this occasion, I'm afraid it is clear.
Ama korkarım, bu gayet açık.
I will not report you on this occasion, but see that you are more discreet in future.
Bu seferlik seni rapor etmeyeceğim ama bir dahaki sefere daha ketum davran.
Chief, is it not, that on this occasion, Charles Foster Kane personally attacked you after striking you in the stomach with a sled?
Efendim, Charles Foster Kane karnınıza tam da o sırada bir kızakla vurmadı mı?
" I admit that on this occasion I attacked him
Bunun ona bariz ölüm tehditleriyle saldırmama...
- But it happened on this occasion.
- Ama bu olayda öyle oldu.
- But it happened on this occasion.
- Ama bu olayda öyle oldu. - Evet.
On this occasion, you should have let him do it and kept your mouth shut.
Böyle bir durumda istediğini yapmasına izin verip, çeneni kapalı tutmalıydın.
Let me congratulate you on this occasion, my dear.
Tebrik ederim, hayatım.
Parliament is behind us, sir, and on this occasion, we have the majority.
Parlamento bizim arkamızda ve bu konuda biz çoğunluktayız.
Listen to the words they have chosen to read on this occasion.
Bu ortamda söylemeyi seçtikleri sözlere kulak verin.
God moves in mysterious ways, my dear secretary, and he has ordained on this occasion that I move forward.
Tanrı'nın gizemli işine kulun aklı yetmez, sevgili sekreterim, bu olayda ise, benim ileri çıkmamı emretti.
I just think that on this occasion... we could have done without.
Bu durumda bence onlarsız da yapabiliriz.
On this occasion Sulleiman, you have had bad luck.
Hatta develerimi ve teleskopu olan Amerikan tüfeğimi bile vermem gerekti.
Yes, let's say that on this occasion you've had exceptionally bad luck.
Paranın benim için önemi yok ama yine de prensiplerime sonuna kadar bağlıyım.
On this occasion we will spare Signor Rotelli.
Bu durumda Signor Rotelli'yi affedeceğiz.
Heavenly Father, we thank thee for bringing this family together here on this occasion.
Göklerdeki rabbimiz, bu aileyi bir araya getirdiğin için sana şükrediyoruz.
"We, the People's Front of Judea, brackets, officials, end brackets do hereby convey our sincere fraternal and sisterly greetings to you, Brian on this occasion of your martyrdom."
"Musevi Cephesi Halkı, parantez içinde resmi olanlar, olarak sana, şehit düştüğün bu günde, kardeşsel selamlarımızı... -... sunuyoruz Brian."
I will upon this occasion, but please the good Lord did not die on the cross to have his name taken in vain.
Lütfen bu durum için. Tanrının oğlunun adını boş yere ağzına alma. Çarmıhta bunun için ölmedi.
And that her captain, Lieutenant William Bligh, is in the opinion of this court, to be exonerated of all blame on this occasion.
Ve geminin kaptanı, Teğmen William Bligh, muhakemenin sonucunda, bu olaydaki tüm suçlamalardan beraat etmiştir.
On this occasion, the school was bursting with excitement.
Bu olaydan dolayı, bütün okul heyecan içindeydi.
Anything to avoid a quarrel on this occasion.
Bu durumda bir tartışmayı önlemek için ne olsa yaparım.
Well, on this occasion, I've been stupidest of all.
Bu durumda da, en salak olan ben oluyorum.
On this solemn occasion, when the Machine has proven that if it can replace the hand of man, it cannot replace his brain, allow me first to pay homage to the brilliant creator behind the destiny of this magnificent factory.
Bu önemli günde makinenin, insan gücünün yerini alacağı buna karşın insan beyninin yerini hiçbir şekilde dolduramayacağı gerçeği bu olağanüstü fabrikanın ruhunun arkasındaki harika yaratıcısına saygılarımı sunmama olanak sağlıyor.
And now, children, on this happy occasion I ask you all to rise and drink a toast to the happiness of this family.
Şimdi çocuklar, bu mutlu vesile ile hepinizin bu ailenin mutluluğuna kadeh kaldırmanızı rica ediyorum.
No present for me on this great occasion?
- Bana hediye yok mu, bu büyük günde.
So on this most happy occasion -
Bu en mutlu durumda -
Inormation, also, as to the savages who do, on occasion, visit this place.
Ayrıca bilgi olarak söylemeliyim ki, yamyamlar ara sıra, bu adayı ziyaret ederler.
His world was this closed, self-contained universe, hemmed in by observation posts from which soldiers kept watch, aiming at the prisoners, on occasion killing them out of boredom.
Kendi evrenine bu kadar yakındı, Gözetleme kulelerinin baskısı askerlerin nöbet tuttuğu, mahkumlara nişan alarak, onları öldürmeyi düşünmek can sıkıntısından öte birşeydi.
If you recall what I said on the last occasion of this sort... consider it repeated.
Bunun gibi olan son konuşmamızda sana ne dediğimi bir hatırlatayım.
The wassail bowl overflows and where are you on this festive occasion?
İçki kasesi taşıyor ve sen bu işret sırasında neredesin?
On this auspicious occasion...
- Bu mutlu anda...
On this rare occasion, dreams can merge with reality ;, a gratuitous act can become practical... and allow Don Quixote to reunite with Sancho Panza.
Çok nadir duyduğum cesaret duygusunu, içimde duyuyorum... Rüyalarım gerçek olabilir... Bu konuda çok pratik yaptım...
- Come on, this is an occasion.
- Hadi ama, kutlama yapıyoruz.
"And if on occasion they swipe a watch or a jewel, I don't care a tinker's damn." Commoners peered at this new party and new uniforms with open interest. They were impressed by the music bands, uniforms and swastikas.
Bu yeni parti, üniformalar, semboller, bandolar bayağı ilgi görüyordu.
On this wonderful occasion!
bizimle olması da öyle!
We're here on this happy occasion, our annual Appreciation Day, to pay homage and show gratitude to our glorious leaders.
Bugün çok hayırlı bir etkinlik için burada toplandık. Liderlerimize beslediğimiz saygıyı ifade ettiğimiz Yıllık Takdir Günü bugün.
Your Excellency, may I wish you all you wish yourself on this happy occasion.
Ekselansları, bu mutlu gününüzde tüm dilekleriniz gerçek olmasını dilememe izin verin lütfen.
It's not only an honour but also a great joy to me to announce, on the occasion of this modest inauguration the engagement plans of Evelyne, the daughter of Mr. Crépin-Jaujard and my little Didier.
Bu mütevazi açılış törenini fırsat bilerek, Bay Crépin-Jaujard'ın kızı Evelyne'le oğlum Didier'nin nişanlanacaklarını açıklamaktan sadece onur değil, aynı zamanda büyük mutluluk duyuyorum.
General George S. Patton, Jr., has accepted our invitation... to say a few words to you... on the occasion of this inaugural ceremony.
General George S. Patton, Jr., davetimizi kabul ederek derneğimizin kuruluş yıldönümü ile ilgili bir konuşma yapacak.
This was the only occasion, where, probably if a small German force it obtained to be launched of parachute on the city, we would be in apuros.
Eğer Almanlar küçük bir kuvvetle de olsa bir hava indirmesine kalkışsalardı çok ama çok zor bir durumda kalırdık.
On the eve of this glorious occasion, I have an announcement to make.
Dostlarım! Bu çok şerefli olayla birlikte bir duyuru yapmak istiyorum.
Today, on this joyful occasion, 10th February 1668 have appeared in the sight of the Lord :
# Bugün, 10 Şubat 1668... #...
Ladies and gentlemen, I want you to count down with me on this momentous, tremendous, absolutely pretty important occasion.
Bayanlar, baylar, bu önemli, şahane ve harika olayın geri sayımını sizinle birlikte yapmak istiyorum. Pekala.
"Business prevents my being with you on this sad occasion. Sally."
"İşlerimden ötürü bu üzücü günde yanınızda olamayacağım Sally"
On this auspicious occasion, fragrance permeates as Priest Yuen Sun completes his spiritual journey
Bu hayırlı vesileyle çiçekler koku salıp... Rahip Yuen Sun'un başarısını kutluyorlar
On this particular occasion, only one of us is coming back.
Bu özel vakadan sadece birimiz geri dönecek.
On this most august occasion, we are gathered here not only to commemorate my 60 years as queen, but to honor one... Of truly noble stature.
Burada sadece kraliçe olarak geçirdiğim 60 yılı kutlamak için değil aynı zamanda gerçekten asil bir kişiliği onurlandırmak için toplandık
Dearly beloved, we are gathered here on this most joyous occasion to witness Princess Vespa, daughter of King Roland, going right past the altar, heading down the ramp, and out the door!
Sevgili dostlar, bugün çok mutlu bir olay için toplandık. Kral Roland'ın kızı, Prenses Vespa'nın, mihrabı sağlayıp, rampadan kayıp, kapıdan çıkıyor!
No, but seriously, we're all here on this very special occasion... the marriage of my firstborn, Bob, and his lovely bride, Cheryl.
Hayır, ama cidden hepimiz çok özel bir münasebetten dolayı buradayız ilk oğlum Bob'un..... ve güzel karısı Cherly'nin evliliği için.
on this side 28
on this day 60
on this island 25
on this planet 16
on this lonely road 19
on this 96
on this guy 23
on this ship 18
on this one 34
occasionally 239
on this day 60
on this island 25
on this planet 16
on this lonely road 19
on this 96
on this guy 23
on this ship 18
on this one 34
occasionally 239
on the whole 55
on the tv 16
on the table 116
on the other hand 1607
on the floor 300
on the 426
on the plus side 107
on the roof 79
on the ground 440
on the way home 32
on the tv 16
on the table 116
on the other hand 1607
on the floor 300
on the 426
on the plus side 107
on the roof 79
on the ground 440
on the way home 32
on the contrary 1002
on the other side 107
on the bench 17
on the other 48
on the right 145
on the beach 77
on the house 231
on the dot 66
on the internet 51
on the record 70
on the other side 107
on the bench 17
on the other 48
on the right 145
on the beach 77
on the house 231
on the dot 66
on the internet 51
on the record 70
on the surface 75
on the side 64
on the one hand 116
on there 23
on the street 102
on the sidewalk 17
on their way 28
on that 88
on the inside 58
on their own 19
on the side 64
on the one hand 116
on there 23
on the street 102
on the sidewalk 17
on their way 28
on that 88
on the inside 58
on their own 19