English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ N ] / Nereden bildiniz

Nereden bildiniz traducir francés

236 traducción paralela
Onun burada olduğunu nereden bildiniz?
Comment avez-vous deviné qu'elle était ici?
Ernest olduğumu nereden bildiniz?
Comment avez-vous deviné?
- Nereden bildiniz? - Bilmedim.
- Comment avez-vous deviné?
Nereden bildiniz?
Comment avez-vous deviné? - Deviné quoi?
Yerimi nereden bildiniz?
Comment saviez-vous oû me trouver?
- Evet, nereden bildiniz?
- Comment le savez-vous?
Söyler misiniz, odamdaki küpeleri nereden bildiniz?
Dites-moi, comment savez-vous pour les boucles d'oreilles dans ma chambre?
Liverpool'da olduğumu nereden bildiniz?
Vous saviez que j'étais ici?
Adımın Sylvester olduğunu nereden bildiniz?
Comment saviez-vous Que je m'appelais Sylvester?
Nereden bildiniz?
Comment le savez-vous?
- Evet, nereden bildiniz?
- Oui, comment le savez-vous?
Hayır, değilim. Nereden bildiniz?
Qu'en savez-vous?
- Nereden bildiniz?
- Comment le savez-vous?
- Nereden bildiniz?
Comment savez-vous?
- Nereden bildiniz?
- Vous avez deviné.
Bu taraftan geleceklerini nereden bildiniz?
Qui dit qu'ils viendront par ici?
- Burada olduğumu nereden bildiniz?
- Comment m'avez-vous trouvé?
Nereden bildiniz?
- Mais comment?
- Ben olduğumu nereden bildiniz?
- Vous saviez que c'était moi?
Bugün geleceğimi nereden bildiniz?
Qui vous a dit que je débarquais aujourd'hui?
- Nereden bildiniz...
- Mais, comment saviez-vous...
- Nereden bildiniz?
- Comment avez-vous deviné?
Geri dönmeyeceğini nereden bildiniz?
Comment saviez-vous qu'il disparaîtrait?
Kleinenberg'den olduğumu nereden bildiniz?
Comment le savez-vous?
Benim yanımda olduğunu nereden bildiniz?
Comment saviez-vous qu'elle était chez moi?
Etli dürümleri nereden bildiniz?
Comment savez-vous que j'avais des pâtés?
- Nereden bildiniz?
Comment le saviez-vous?
# Aslına bakılırsa, evet. Siz nereden bildiniz?
En effet, je le suis, Comment l'avez-vous su?
Nereden bildiniz?
Comment le saviez-vous?
Tüm bunları nereden bildiniz, Bay Holmes?
J'ai eu un dur labeur. J'étais charpentier de marine.
Nereden bildiniz?
Comment savez-vous?
Nereden bildiniz, çavuş?
Comment le savez-vous, Sergent?
Nereden bildiniz?
Comment l'avez-vous su?
- Adını nereden bildiniz?
- Comment savez-vous son nom?
Nereden bildiniz?
- Comment vous l'avez su?
Bu beyin Bay Wood olduğunu nereden bildiniz, Matmazel Penn?
Comment saviez-vous qu'il s'agissait de M. Wood?
Nereden bildiniz?
Comment saviez-vous?
- Kim olduğumu nereden bildiniz?
- Vous savez qui je suis?
- Nereden bildiniz?
- Comment vous le savez?
- Evli olduğunu nereden bildiniz?
Vous saviez qu'il était marié? J'ai deviné.
Nereden bildiniz?
Comment savez-vous ça?
Peki benim halım olduğunu nereden bildiniz?
Comment vous avez reconnu ma moquette?
- Burada olduğumu nereden bildiniz?
- Comment saviez-vous où j'étais.
- Evet. Nereden bildiniz?
Comment le savez-vous?
- Bunu nereden bildiniz efendim?
- Comment savez-vous cela?
- Nereden bildiniz?
Vous saviez?
Burada olduğumu nereden bildiniz? Daha şimdi sen otelini aradığında telefonu ben açtım.
- Vous saviez que j'étais ici?
Bu fotoğrafları benim çektiğimi nereden bildiniz?
- Comment avez-vous su que j'avais pris ces photos? - On a repassé vos photos à la brigade des mœurs.
Nereden de bildiniz efendim?
?
Şey, nereden bildiniz?
Comment?
Nereden bildiniz?
- Vous saviez?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]