For men traduction Turc
8,325 traduction parallèle
A woman in a world built for men.
Erkekler için yaratılmış dünyadaki bir kadın.
It is natural for men new to power to assume that it has no limits.
Güce alışık olmayan erkeklerin gücün sınırsız olduğunu düşünmesi normaldir.
Young men face oncoming fire. It's a silent bullet in the back of the neck for the commander, hmm?
Genç erkekler gelecekte komutanın ensesine sessiz bir mermiyi ateşlemeyi göze alır.
" for that which befalleth the sons of men befalleth beasts.
" Çünkü insanların başına gelen hayvanların da başına geliyor.
And his response is this call for more men.
Cevabı daha çok asker oldu.
I hate you! Shoot for them, men!
- Ateş edin çocuklar!
This is war, for Godsake. Men die!
Tanrı aşkına bu savaş ve savaşta asker ölür.
And his response is this call for more men.
- Cevabı daha çok asker oldu.
"For the General Staff and Hamilton, " the men have nothing but contempt. "
Genel Kurmay Hamilton ve askerleri küçük düşmekten başka bir şey yapmadı.
Plus, if she works for the men who work for Brown, she must have her ruthless side.
Ayrıca, Brown'ın adamı için çalışıyorsa, merhametsiz bir tarafı olmalı.
I know these men and feel bad about this tape, filmed just for me when I insisted on proof they were really fighting.
Gerçekten savaştıklarına dair kanıt sunmalarında ısrar edince çekmişlerdi.
My friend, the insurgent commander, had been overthrown and sent one of his men to bring me back so I could see for myself.
İsyancı komutanı arkadaşım oranın kontrolünü kaybetmişti. Kendi gözümle göreyim diye beni alması için birini göndermiş.
For Zarqawi, the battle had been a display of his power, his men willing to die in nothing more than an act of glorious defiance.
Zerkavi bu savaşla kendi gücünü göstermişti. Adamları ihtişamlı bir nispet gösterisiyle ölmeye can atıyordu.
The men are all ready for the whistle, sir.
Adamlar teftişe hazır efendim.
I had the power to condemn men and women to death for their crimes.
Suçları için kadın ve erkekleri ölüm cezasına çarptırma gücüne sahiptim.
Colonel Seguin, despite our poor marching abilities, take comfort in knowing that the men's hatred for Santa Anna binds us together.
Albay Seguin, düşük savaş yeteneklerimize rağmen Santa Anna'ya karşı olan kinimiz bizi birbirimize bağlıyor.
For if a single one of those men lives to tell the tale, no one will ever surrender before that flag again.
Bir kişi bile sağ kalıp olanları anlatırsa bu sancağa bir daha kimse teslim olmaz.
We have reasonable proposals to recruit men for the expedition.
Sefer için adam toplama konusundaki tekliflerimiz makul.
Support that is almost certain to disappear entirely and for good the moment they hear they are to be associated with a plan to reward men who are in open revolt against the Crown.
Ki o desteğin vatana açıkça ihanet edenleri ödüllendireceğimiz duyulduğu anda buhar olup uçacağına şüphen olmasın.
I intend to lead the men in retaking the fort, having ended your tyranny over this place for good.
Hisarı geri almak ve, senin zorbalığını bir son verme niyetindeyim.
There are as many proposals for what ought to be our next score as there are men to voice them, including ransoming that hostage girl of yours for cash instead of favors.
Her kafadan farklı bir ses çıkıyor, senin önerdiklerinin aksine, rehine kızın para için kullanılması gerektiğini düşünüyorlar.
Leave me to answer for this among the men?
Adamlarıma ne söyleyeceğim?
I believe that for what comes next, the men of this crew will need your leadership.
Olacaklar için, adamların senin liderliğine ihtiyaçları var.
Leave me to answer for this among the men?
Beni adamlarıma karşı cevap vermek zorunda bırakmak mı?
To construct for myself an illusion that I'm still on the Good Fortune nearing the end of a long voyage, recent events were themselves the nightmare, and that these men are simply sailors tasked with delivering me home.
Hâlâ Good Fortune'da olan kafamdaki görüntüyü düzenlemek adına uzunca bir yolcuğunu sonuna yaklaşmışken son yaşanan olaylar onların kâbuslarıydı ve de bu adamlar, beni evime götürmeye görevlendirilmiş denizcilerdi.
Is it possible for two men days removed from unending wealth to be any less happy?
İki adamın bitmeyecek bir servete sahip olmalarına ramak kala mutsuz nasıl mümkün?
You fight for the side of good men?
İyilerin tarafında mı savaşıyorsun?
You certain they're the men for this?
Aradığımız adamların bunlar olduğuna emin misin?
He's hanged men for merely suspecting them of piracy.
Sırf şüphe duyduğu için milleti korsan diye astırdığı oldu.
And when I confronted him, he said that Isaac had to pay for the sins of a whole collection of men.
Karşısına dikilince de İzak'ın ve onun gibilerin işledikleri günahların cezasını çekmeleri gerektiğini söyledi.
Now men are being subjected to the same unreasonable standards that women have been for years.
Şimdi aynı anlamsız nedenler yüzünden erkekler de şiddete maruz kalıyor... kadınların yıllardır kaldığı gibi.
- How about a little compassion for the brave men and women who keep you from having to wear a burqa?
Seni çarşaf giymekten kurtaran adamlar ve kadınlar için biraz daha şefkatli olsan?
It's an honor, sir, to be chosen to represent all the brave men and women who fight for this country on a daily basis.
Her gün ülkemiz için çalışan onca cesur kadın ve erkeği temsilen seçilmek büyük bir onur efendim.
We need food and water for my men
Adamlarım için su ve yiyecek lazım
The powers that be let seven good men, patriots, die for politics.
Güçler yedi güzel adamın, vatanseverin, politikacılar için ölmesine izin verdi.
It arranged for tomorrow morning. It will not happen, unless we get two men.
Yarın sabahki takas iki adamı da almazsak gerçekleşmeyecek.
Some men lust for women, Helga.
Bazı erkekler kadın arzular Helga.
But there are other men who will oppose it categorically for the same reason all men refuse to do things they should.
Ama buna kati surette karşı çıkacak başka adamlar da var. Yapılması gereken tüm işlere muhalefet olmalarıyla aynı sebepten.
I want to see you hanged on the very gallows you've used to hang men for crimes far slighter than this.
Bundan daha azı için adam astığın yerde sallandırıldığını görmek istiyorum.
From what I understand, he's not gonna be up for Citizen of the Year Award, either, so you won't have an ethics problem, because you're all men of principle, when you go to pick him up for me.
Anladığım kadarıyla, o da bir.. ... yılın adamı ödülünü kazanamayacak tipten.. ... Bu yüzden o herifi benim için gidip aldığınızda..
Dobbs assaulted him, and he believes him responsible for choosing the men to be interrogated by them.
Dobbs ona saldırdı,... İfadeyi alan kişileri seçmekten onu sorumlu tutuyor.
Out of my love for you, Stephen, I have prised guts out of dying men to discover your future.
Sana olan sevgimden ötürü Stephen ölmek üzere olan insanların bağırsaklarını söküp aldım geleceğini keşfetmen için.
And for the love of Pete, I suggest you do the same... like decent men have been doing since time immemorial.
Ve şiddetle sana da aynısını yapmanı tavsiye ediyorum. Tıpkı iyi adamların bunu ezelden beri yaptıkları gibi.
He's always had a greed for ruling over other men.
Hep diğerlerinin üstünde nüfuz sahibi olma konusunda açgözlü oldu.
Now, in quick succession, come the doctor, the priest and men from the undertaker's all of whom do what no one else has done for 20 years.
Doktor, rahip ve cenazeyi kaldıracak kişiler birbirleri ardına geliyordu. Hepsi de 20 yıldır kimsenin yapamadığı şeyi yapıyordu.
How many men and women are now in prison for daring to speak up for home rule?
Ülkeyi yönetmek için konuşmaya cesaret eden kaç kişi şu an hapiste? - Adam!
Well, Moone men are in a minority around here, and we thought it was time for Martin to bond with his uncle.
Moone erkekleri burada azınlıkta ve Martin'in amcasıyla ilişkisini geliştirmesi gerektiğini düşündük.
A lot of men came for her.
Bir sürü erkek onun için geldi.
With or without me, men will always use the backs of women for their own gratification.
Ya da bensiz, Erkekler hep kendi haz kadınların sırtlarını kullanacaktır.
She's the kind of woman that all men kill for.
O bütün erkekler için öldürmek kadın türüdür.
Earlier on, a man came here looking for a bunch of men wearing white and claiming he was very anxious to catch up with you.
Sizden önce bir adam... beyaz giyen birkaç adamı aradığını... ve onlara yetişmesi gerektiğini söyledi.
menopause 29
menny 43
mentally 86
mental illness 17
men in black 19
men like you 25
men laughing 35
men or women 16
men and women 63
meningitis 25
menny 43
mentally 86
mental illness 17
men in black 19
men like you 25
men laughing 35
men or women 16
men and women 63
meningitis 25
men shouting 34
menstruation 26
men and 21
mence 46
for me 3075
for me too 49
for my sins 26
for my sake 90
for my brother 22
for my family 45
menstruation 26
men and 21
mence 46
for me 3075
for me too 49
for my sins 26
for my sake 90
for my brother 22
for my family 45
for more than 22
for my 40
for many years 59
for my birthday 43
for myself 88
for mom 21
for my part 45
for my money 29
for many 20
for money 108
for my 40
for many years 59
for my birthday 43
for myself 88
for mom 21
for my part 45
for my money 29
for many 20
for money 108
for my wife 25
for my son 32
for mrs 22
for mr 64
for most people 32
for my father 30
for my mother 25
for most of us 16
for my daughter 16
for murder 51
for my son 32
for mrs 22
for mr 64
for most people 32
for my father 30
for my mother 25
for most of us 16
for my daughter 16
for murder 51