English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ K ] / Kendini daha iyi hissedeceksin

Kendini daha iyi hissedeceksin traduction Anglais

238 traduction parallèle
Bir süre sonra kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel better in a little while.
Buradan taşındığımız zaman kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel so much better when we've moved away from this place. Won't she, Papa?
Sabah kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel much better in the morning.
O zaman Kendini daha iyi hissedeceksin.
MAKE YOU FEEL BETTER.
Hadi ama otur da kahvaltı yap. Kendini daha iyi hissedeceksin.
If you see a thing with your own eyes, it can't be a dream, can it?
Kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel better.
Bu seni gevşetecek ve kendini daha iyi hissedeceksin.
This will relax you and make you feel a little happy.
Bunu aklında tutsan, kendini daha iyi hissedeceksin.
Just remember that, an'you're gonna feel better.
Kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel better now.
Eve dönüp işine başladığın zaman kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel better about everything when you get back home, back to your work.
Kendini daha iyi hissedeceksin.
It'll make you feel much better.
- Bence kendini daha iyi hissedeceksin.
- I think you'll feel much better.
Yakında kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel much better soon.
İyi bir yolculuktan sonra kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel better after a good ride.
Biraz sonra kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel better after this.
Hiç gürültü yoktur, kendini daha iyi hissedeceksin.
There's less noise. You'll be better off there.
- Az sonra kendini daha iyi hissedeceksin.
- You'll soon feel better.
Yarın git de şu saçını bir yaptır... kendini daha iyi hissedeceksin.
Just get your hair done tomorrow... and you'll feel better.
Kendini daha iyi hissedeceksin ve bütün acıların geçecek, tamam mı?
DR. WILBUR, PLEASE LET HER DO IT. NO, NO. NO, NO, NO.
Mücevherleri aldığımız zaman, kendini daha iyi hissedeceksin.
You're gonna feel a lot better when we get the jewels.
Birazdan kendini daha iyi hissedeceksin.
It's a celebration! It's a celebration! You'll feel better in a little while!
Bir bardak blo-aak'tan sonra kendini daha iyi hissedeceksin.
You will feel better after a glass of blo-aak.
Kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel much better.
Ama yarın kendini daha iyi hissedeceksin.
You're gonna feel better tomorrow.
İtiraf ettiğinde kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel better when you confess.
Hadass'ı gördüğünde kendini daha iyi hissedeceksin.
Well, as soon as you see Hadass, you'll feel better.
Eminim, biraz içince kendini daha iyi hissedeceksin.
I'm - i'm sure you'll feel much better with this.
Sıçtıktan sonra kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel a lot better after you shit.
Hayır, artık o lanet hapishane yemeklerini yemeyi kesmelisin. Çok kısa zamanda kendini daha iyi hissedeceksin.
No, you have to stop eating that damn prison chow, and you'll feel better in no time.
Doğduğunda kendini daha iyi hissedeceksin. Buradan çıkaracaklar seni.
When it's born, they'll let you go.
Kuruyunca kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel better when you're dry.
Böylece kendini daha iyi hissedeceksin.
You'll feel a lot beter.
Yarın kendini daha iyi hissedeceksin, tamam mı?
You'll feel better tomorrow, all right?
Göreceksin ki, dışarıda kendini daha iyi hissedeceksin. Ve dayanamayıp derin bir nefes teneffüs edeceksin.
You'll see, you'll feel better outside, you can't help it, you'll sigh with relief.
Sanırım bunu atlatınca kendini daha iyi hissedeceksin.
I think this is just gonna blow over. You'll be just fine.
Kendini daha iyi hissedeceksin. Al'a ait bir şey satmayı başarırsam, seninle gelirim.
Would it make you feel better if I sold something of Al's and came with you?
Kendini daha iyi hissedeceksin.
Help! It'll be better if I hug you.
Kendini daha iyi hissedeceksin, söz veriyorum.
It'll make you feel better, I promise.
- Kendini daha iyi hissedeceksin.
- lt will make you feel better.
Glikoz, yarım saat sonra etkisini gösterince kendini daha iyi hissedeceksin.
That glucose should start to work in about a half hour, and you'll... you'll feel better then.
- Ölürse kendini daha mı iyi hissedeceksin?
- Will you feel any better when he's dead?
İşte oldu. Biraz ısınınca daha iyi hissedeceksin kendini genç.
Now... with a little fire, everything will be all right.
Biraz dinlenirsen kendini çok daha iyi hissedeceksin.
Have a little rest and you`ll feel much, much better.
Kısa bir süre sonra kendini zaten daha iyi hissedeceksin.
You'll feel better about it all in a while.
Dinle, eve gidip iyi bir uyku çekmeni istiyorum sabah kendini % 100 daha iyi hissedeceksin.
Listen, I want you to go home, get a good night's sleep... and in the morning you'll feel 100 % % % better.
- Belki kendini yarın daha iyi hissedeceksin.
- Maybe you'll feel better tomorrow? - I hope so.
Oldu işte, şimdi kendini çok daha iyi hissedeceksin.
There, now you're gonna feel much better.
- Kendini çok daha iyi hissedeceksin...
- You'll feel a whole lot better...
Ve bence eğer bunu kabul edersen kendini çok daha iyi hissedeceksin.
And I think you'd feel a lot better if you'd just admit it.
Kendini çok daha iyi hissedeceksin.
This is gonna make it feel much better.
Derin bir nefes al. Kendini daha iyi hissedeceksin.
Take a deep breath.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]