Ben de öyle sanıyordum traduction Français
158 traduction parallèle
Ben de öyle sanıyordum.
C'est ce que je pensais.
Eh, ben de öyle sanıyordum. Ama bu sabah Dr. Judd'a uğradım.
J'ai rencontré le Dr Judd ce matin.
- Ben de öyle sanıyordum.
- Je croyais.
- Ben de öyle sanıyordum.
- Je le pensais aussi.
Ben de öyle sanıyordum ama Ekim'in ortasına geldik.
Oui, et on est mi-octobre.
İşe başvurana dek ben de öyle sanıyordum.
Moi aussi, avant cette affaire.
- Ben de öyle sanıyordum.
Bien sûr!
Ben de öyle sanıyordum ama o kadar güzel bir hoş geldin yaptınız ki muhtemelen, kalmanın daha iyi olacağına karar verdi.
C'est ce que je pensais... Mais vous avez été si hospitalier... qu'il a décidé de rester.
- Ben de öyle sanıyordum.
- Je le croyais.
Ben de öyle sanıyordum.
Moi aussi.
Ben de öyle sanıyordum.
Je le croyais aussi.
Ben de öyle sanıyordum.
Je croyais aussi.
Ben de öyle sanıyordum.
Moi non plus.
Ben de öyle sanıyordum ama 10 gün önce bu dairede onun sayesinde oturuyorum.
Je le croyais aussi, et puis... j'ai appris par hasard par la concierge.. .. que si je suis dans ce studio,.. .. c'est grâce à lui.
Teklifleri gelene kadar ben de öyle sanıyordum.
Je n'étais pas chaud moi non plus. Mais regarde leur offre.
- Ben de öyle sanıyordum.
- C'est ce que je croyais.
Ben de öyle sanıyordum.
C'est ce que je croyais.
Evet, ben de öyle sanıyordum.
Je le croyais.
- Gördün mü, ben de öyle sanıyordum!
Tu vois, c'est ce que je pensais.
- Ben de öyle sanıyordum.
- Moi aussi.
Ben de öyle sanıyordum.
Je croyais, oui.
Ben de öyle sanıyordum.
Je pensais en avoir l'occasion.
Bir zamanlar, ben de öyle sanıyordum,
Je pense qu'à une époque, c'était le cas.
Ben de öyle sanıyordum ama benden yardım isterken sesi çok hüzünlüydü ve bende hayır diyemedim.
Mais si tu l'avais vu. Il était trop... pathétique. J'ai pas pu lui dire non.
Ben de öyle sanıyordum. Ray'le konuştuk.
Moi aussi.
Ben de öyle sanıyordum ama şimdi Ruth'a bakınca.
Moi aussi, je le croyais, mais en voyant Ruth, je me demande...
Ben de öyle sanıyordum.
Oui, moi aussi.
Ben de öyle sanıyordum. Ama sonradan anneme benim sorumsuz biri ve çakma bir anne olduğumu söylediğini öğrendim.
Puis j'ai entendu dire que tu as dit à notre mère que j'étais tout à fait irresponsable et une mère lève-tard.
Pettigrew'u haritada gördüğünü söyleyene kadar ben de öyle sanıyordum.
Je le croyais mort avant que vous le voyiez sur la Carte.
Ben de öyle sanıyordum ama koyu bir Katolik.
Je le pensais, mais c'est une pieuse chrétienne.
Ben de öyle sanıyordum.
- On peut l'éteindre?
Ben de öyle sanıyordum.
Ouais. Moi aussi.
Evet. Ben de öyle sanıyordum.
C'est ce que je croyais aussi.
Ben de öyle sanıyordum.
Je le croyais.
Evet, ben de öyle sanıyordum. Ama bana ortadan kaybolmamı söylediğinde yemin ederim bir taşıma kamyonu onu arkadan aldı.
C'est ce que je croyais mais quand il m'a demandé de partir, je suis sûre d'avoir vu un camion de livraison se faufiler sur l'arrière.
Ve size bir şey söyleyeyim, ben de öyle sanıyordum.
Je l'ai cru aussi. Claire?
Başta ben de öyle sanıyordum.
Tu étais enfermée.
Evet, ben de öyle sanıyordum, sonra...
Moi aussi, et puis...
Garip, bizimle yukarı çıktığını sanıyordum. Ben de öyle.
- Curieux, je le croyais avec nous.
- Ben de öyle olduğumu sanıyordum? - Ne?
- Si je l'étais aussi?
Sahneye çıkana kadar ben de öyle sanıyordum.
J'ai eu le trac!
- Oh, işin aslı... onda yalnızca gönlüm vardı ya da ben öyle olduğunu sanıyordum.
- Oh, ça... J'étais simplement amoureuse de lui, ou je croyais l'être.
Ben de düne kadar öyle sanıyordum.
Je le croyais aussi... jusqu'à hier.
En azından öyle olduğumu sanıyordum. Tıpkı Elmyr gibi, ben de bir zamanlar aç bir macar ressamıydım. Ama hayır, burada, Fransa'da değil.
( du moins j'y croyais ) et tout comme Elmyr un peintre affamé non pas en France, mais en Irlande où j'étais venu pour peindre.
Öyle, ben de daha iri olduğunu sanıyordum.
Et je te croyais plus costaud.
Ben, Robert ile ilgili olacak sanıyordum. Öyle olması gerekiyordu!
- Ça devait pas parler de Robert?
En azından ben öyle yaptığımızı sanıyordum.
J'ai besoin de savoir ce qu'on fait. On s'amuse, Dawson.
- Ben de öyle sanıyordum.
Moi aussi.
- Yapışkanlığı bıraksın istiyorsun sanıyordum. - Ben de öyle sanıyordum.
Je croyais que tu le voulais moins collant.
Filmlerde kadınların öyle orgazm olması palavra sanıyordum ben.
J'ai toujours pensé que ces femmes qui avaient de gros orgasmes faisaient semblant, dans les films par exemple.
Bununla Özel Birim'in ilgilendiğini sanıyordum? - Ben de öyle.
C'était pas l'affaire des services spéciaux?
ben de seni seviyorum 508
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17
ben de bilmiyorum 136
ben de biliyorum 56
ben de istemiyorum 51
ben de üzgünüm 58
ben de geliyorum 183
ben de seninle geliyorum 74
ben de varım 59
ben de öyle düşünüyorum 92
ben de öyle düşünmüştüm 378
ben de seninle geleyim 42
ben de biliyorum 56
ben de istemiyorum 51
ben de üzgünüm 58
ben de geliyorum 183
ben de seninle geliyorum 74
ben de varım 59
ben de öyle düşünüyorum 92
ben de öyle düşünmüştüm 378
ben de seninle geleyim 42