Kanun böyle traduction Français
205 traduction parallèle
Kaptan Blood haklı. - Kanun böyle söylüyor.
Le Capitaine Blood a raison, c'est le règlement.
Ne kadar hassaslar, değil mi? Anlaşılan kanun böyle.
Et puis, il parait que c'est la loi.
Kanun böyle. Sırf gelemediği için birisine para cezası vermeye hakkın yok.
Je ne crois pas que tu aies le droit de punir celui qui ne peut pas venir.
Yeni kanun böyle.
C'est une nouvelle loi.
Paris'e giremiyorlar artık. Yeni kanun böyle.
ils ne peuvent plus entrer dans Paris, c'est Ia Ioi.
Kanun böyle.
C'est la loi.
Deli değildim, ama kanun böyle karar verdi.
Je n'étais pas fou. Mais c'était légal.
Kanun böyle. Ailesi teslim etmezse evde yangın çıkarana kadar beklemen gerekir.
Si la famille est contre, il faut attendre qu'il fasse une bêtise.
- Borç yapamazsınız. - Kanun böyle.
Vous ne pouvez plus faire de dettes.
Kanun böyle.
C'est la loi!
Kendinizi Kral ilan edemezsiniz, Çünkü kanun böyle söylüyor.
Tu n " as pas le droit de te proclamer roi! La Loi dit :
Kanun böyle, biliyorum.
C'est la loi.
Kanun böyle!
C'est la loi.
Kanun böyle.
C'est la loi...
Kanun böyle.
Et ça, c'est la loi.
Ama kanun böyle.
C'est Ia Ioi.
- Bay Murphy... - Üzgünüm. Kanun böyle, karιşamam.
Je n'y peux rien, c'est la loi.
Her suçun cezası çekilmeli. Kanun böyle.
Tous les crimes doivent être punis, c'est la loi.
Biliyorum, kanun böyle.
D'accord, c'est donc la loi.
Kanun böyle.
Légalement.
Alsanız iyi olur. Kanun böyle.
Vous êtes obligé, c'est la loi.
- Cezaevi mi? - Mahkemeye kadar. Kanun böyle Starbuck.
Nous ne l'avons pas ignoré, Adama, mais nous ne sommes pas d'accord.
- Kanun böyle. Üzgünüm.
- C'est la loi, désolé.
Kanun böyle Starbuck. Üzgünüm.
C'est la loi, désolé.
Kanun böyle!
- La loi.
Mecburdum. Kanun böyle.
C'est la loi.
Üzgünüm, bayanlar, ama bu kanun böyle.
Je suis désolé, Mesdames, mais c'est la loi.
Kanun böyle diyor!
C'est la loi.
Kanıta ihtiyacımız var! Kanun böyle çalışır.
Tu n'as pas le commencement d'une preuve.
Kanun böyle!
C'est le code!
İkinci defa çağırılıyorsanız mazeret kabul edilmez, kanun böyle.
La deuxième fois, vous devez y aller. C'est la loi.
Kanun böyle mi?
Que se passe-t-il?
Kapa çeneni Billy. Bu konuşma hoşuma gitmedi. Kanun böyle konuşmaz.
On ne parle pas comme ça quand on est la Loi!
Çok üzgünüm dostum kanun böyle.
Assieds-toi. Je suis navré. C'est la loi.
Kanun adamina böyle davranilmaz.
Aucun respect pour la loi!
Teksas'ta da böyle bir kanun olsaydı, sen dört kadınla evlenir miydin?
Si ça existait au Texas, tu aurais quatre femmes?
Böyle bir kanun kaçağına, ne yapmayı düşünüyorsun?
Vous croyez que c'est un hors-la-loi?
Ne çeşit bir kanun ve nizam partisi bu böyle?
C'est quoi ce parti Loi et Ordre?
- Madenci mahkemesi mi? - Kanun bu, böyle yerlerde.
C'est leur loi, ici.
Böyle bir kanun nerede yazıyor?
Où est-ce écrit?
Kanun koruyucularına karşı böyle konuşmamalısın.
Ne te moque pas des défenseurs de la loi. Je dis ce que je veux.
Temel kanun. Böyle olmalı.
La loi fondamentale...
Böyle ünlü bir kanun kaçağının bu dağlarda ne işi var?
Il ne viendra jamais dans un trou pareil.
Kanun böyle.
- La loi!
İlla yapmak zorunda değilsin zaten, Kit. Böyle bir kanun yok.
Personne ne vous oblige à faire des gâteaux.
- Kanun böyle Starbuck.
- Comment?
Böyle bir kanun dahi olmasaydı, ki var maalesef gerçek tehlikelerle dolu bir girişimi onaylama konusunda büyük zorluklarla karşılaşırım, ki bunun böyle bir girişim olduğunu düşünüyorum.
Même s'il ne s'agissait pas d'une loi, et c'en est une, il m'aurait paru difficile de donner mon aval à un projet aussi lourd d'authentiques menaces que me semble celui-ci.
Kaptan, sizin ve Dünyalıların, kanun ve adaleti nasıl uyguladığını... hatta böyle şeylere saygı duyup duymadığınızı bile bilmiyoruz.
Ce n'était pas si violent. Mais ça empire. Cela vous aidera un peu.
- Kanun böyle.
- C'est la loi.
Bir kanun kaçağı olabilirim, ama asla kasten adam öldürmedim. Hele böyle sapına kadar erkek bir adamı.
Je suis un hors-la-loi, mais je n'ai jamais tué personne de sang-froid, encore moins un hombre.
Kanun böyle.
C'est la loi monsieur!
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle bir şey olmayacak 25
böyle şeyler söyleme 28
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle bir şey olmayacak 25
böyle şeyler söyleme 28
böyle konuşma 236
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böyle gelin 49
böylesi 17
böyle mi 243
böyle bir durumda 32
böyle işte 52
böyle şeyler 30
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böyle gelin 49
böylesi 17
böyle mi 243
böyle bir durumda 32
böyle işte 52
böyle şeyler 30