Onun için üzülüyorum traduction Français
213 traduction parallèle
Onun için üzülüyorum...
Pauvre garçon, il n'a nulle part où dormir.
Onun için üzülüyorum. Sen üzülmüyor musun?
Il me fait de la peine.
Kulağa aptalca geliyor, ama onun için üzülüyorum.
Cela peut paraître stupide, mais il me fait de la peine.
- Onun için üzülüyorum.
- J'ai de la peine pour lui.
- Onun için üzülüyorum.
- Je me fais du souci pour elle.
Her neyse, onun için üzülüyorum.
Je le plains, ce pauvre gosse.
Sana yardımcı olamadım ama onun için üzülüyorum.
J'ai eu pitié de lui et j'ai fini par le ramener.
Onun için üzülüyorum.
Je suis désolée pour elle.
Onun için üzülüyorum ama...
Il me fait pitié...
Onun için üzülüyorum. Otelde, birlikte kafayı bulduğu Honey Parker ile onu yakalarsa, kocası için daha çok üzüleceğim.
son mari risque de le regretter davantage, si un jour elle l'attrape avec une fille, dans un hôtel.
Babam hakkındaki mi? Onun için üzülüyorum. Ama o kadar inatçı ki.
Je suis désolée pour lui, il est si borné.
- Onun için üzülüyorum, hepsi bu.
Je le plains, voilà tout.
- Her neyse. Onun için üzülüyorum. - Ben de.
C'est bien triste.
Onun için üzülüyorum.
Celle-là, avec ses heures impossibles.
Ama onun için üzülüyorum.
Mais, elle me fait de la peine.
- Onun için üzülüyorum.
- Je me sens désolé pour lui.
Sadece onun için üzülüyorum.
Il est le seul qui me donne des remords.
Onun için üzülüyorum.
J'éprouve de la peine pour lui.
Onun için üzülüyorum ama o burnu büyük babasıyla konuşmak istemem.
Je suis désolé pour lui, mais je ne parle pas à son pauvre type de père.
Onun için üzülüyorum.
J ´ ai pitié de lui...
- Onun için üzülüyorum. - Öyle mi?
Ca oui, j'ai trouvé surtout que c'était un pauvre type.
Ve onun için üzülüyorum.
Je suis désolée pour elle.
Hâlâ onun için üzülüyorum.
J'ai tout de même de la peine pour elle.
Sen umurumda değilsin, ama onun için üzülüyorum.
Toi, je m'en fous. Mais ça m'embête pour elle.
İşin komik tarafı onun için üzülüyorum.
Le plus curieux, c'est que j'ai de la peine pour lui.
Bak, ben de onun için üzülüyorum, ama başka bir iş bulacaktır.
Je regrette aussi, mais il retrouvera un job.
Onun için çok üzülüyorum.
Je suis navrée pour lui.
Onun için üzülüyorum.
Je le plains.
Evet, ama bana karşı hep çok nazik davrandı, onun için üzülüyorum.
Je sais bien, mais elle est si gentille avec moi.
Ama onun için çok üzülüyorum.
Mais il me fait de la peine!
Emin ol onun için çok üzülüyorum.
Je le plains.
Sadece onun için üzülüyorum. Yaptığı her şey beni endişelendiriyor.
Tout ce qu'elle fait me préoccupe.
onun için çok üzülüyorum.
J'ai mal pour lui.
Onun için çok üzülüyorum.
Je me fais du souci pour lui.
Onun için çok üzülüyorum. O haklı, biliyorsun.
Il a raison.
Onun için üzülüyorum.
Elle me fait de la peine.
Onun için çok üzülüyorum.
C'est affreux.
Canın cehenneme. Onun için gerçekten üzülüyorum. Ona burada ne olacağını kimse bilemez.
Un endroit pareil, ça ne peut pas lui faire du bien.
Onun için üzülüyorum.
Pour elle, il vaut mieux qu'elle soit morte.
Onun için çok üzülüyorum.
Je suis vraiment navrée pour elle.
Onun için... Ben ona çok üzülüyorum.
La pauvre, elle n'a pas eu de chance.
Bazen, onun için biraz üzülüyorum.
Parfois, j'ai de la peine pour elle.
Sadece onun için biraz üzülüyorum ve burada daha ne kadar çalışması gerektiğini merak ettim.
J'ai seulement de la peine pour lui. Il va rester ici jusqu'à quand?
Onun için çok üzülüyorum, Carl.
Je suis bouleversée.
Onun için gerçekten üzülüyorum.
ELLE ME FAIT VRAIMENT DE LA PEINE.
- Onun için üzülüyorum.
J'ai pitié de lui.
Onun için çok üzülüyorum.
Vous savez, je suis désolé pour lui.
Onun için çok üzülüyorum, anne.
Elle me fait pitié.
Onun için çok üzülüyorum.
J'ai de la peine pour elle.
Onun için çok üzülüyorum. Karmaşık bir makine, ona, ihtiyaç duyduğu sevgiyi nasıl verebilir ki?
Rendez-vous compte, votre machine ne fait aucun cas des sentiments qu'il éprouve.
Onun için çok üzülüyorum ama manastırı tehlikeye atabilir.
Je suis navrée pour elle, mais elle pourrait mettre le couvent en danger.
onun için 179
onun için endişeleniyorum 35
onun için endişelenme 37
onun için değil 32
üzülüyorum 16
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onun neyi var 30
onun yerine 89
onun da 23
onun için endişeleniyorum 35
onun için endişelenme 37
onun için değil 32
üzülüyorum 16
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onun neyi var 30
onun yerine 89
onun da 23
onun adı 76
onun babası 21
onun gibi bir şey 154
onun mu 44
onun yüzünden 27
onun nesi var 154
onun gibi 58
onun adı neydi 18
onun sorunu ne 32
onun dışında 36
onun babası 21
onun gibi bir şey 154
onun mu 44
onun yüzünden 27
onun nesi var 154
onun gibi 58
onun adı neydi 18
onun sorunu ne 32
onun dışında 36