English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ O ] / Onu buldum

Onu buldum traduction Portugais

2,470 traduction parallèle
Onu buldum. Ama elinizi çabuk da tutmadınız, değil mi Bay Dunlop?
E não saiu de lá propriamente a correr, pois não, Mr Dunlop?
Ben burada Simon Abraham ile birlikteyim, onu buldum mösyö.
Simon Ovronnaz está aqui, encontrei-o, Sr.
Christine, onu buldum.
Christine, encontrei-o.
Sanırım onu buldum.
Acho que o encontrei.
Albay, onu buldum.
Coronel, encontrei-o.
- Hey, onu buldum.
- Ei, encontrei-o.
- Sanırım onu buldum.
- Porque acho que acabei de a encontrar.
Onu buldum!
Walter, ela está aqui. Eu encontrei-a!
Onu buldum.
Já o vi.
Onu buldum!
Encontrei-a!
Onu buldum.
Encontrei-a!
evet ve şimdi onu buldum.
E agora encontrei-o.
Onu buldum.
Encontrei-a.
Hayır, onu buldum.
- Não, já o encontrei.
- Ben onu buldum.
- Eu encontrei-o.
Zamanımı aldı ama onu buldum.
Levei o meu tempo, mas encontrei-a.
- Dr. Magnus. - Onu buldum.
- É o Dr. Magnus, encontrei-o.
Tamamdır, buldum onu.
Ok, encontrei-a.
Nasıl olur? Ben sadece onu yerde baygın buldum.
Só a encontrei lá deitada!
Onu çölde buldum.
Encontrei-o no deserto.
Onu kapıda buldum.
Encontrei-a à porta.
Onu alış verişte, havaalanında ve sahilde buldum ama şehirde bulamıyorum.
Eu o encontrei no shopping, no aeroporto e na praia... mas, na cidade, não encontro.
Onu hücresinde yalnız buldum, böyle dövülmüş halde.
Encontrei-o sozinho na cela, todo espancado.
Onu buldum.
Eu é que a encontrei.
- Buldum onu!
- Já o tenho.
Onu lobide buldum.
Eu encontrei-o na entrada.
Onu aracımızda bağlı halde buldum.
Encontrei-o amarrado ao nosso camião.
Buldum onu.
Já o vi.
Onu taş bir çemberin ortasında buldum.
A encontrei em um círculo de pedras.
Onu ben buldum.
Fui eu quem a encontrou.
Sonunda, benim onu sevdiğim kadar beni seven birini buldum aynı yola baş koyduğumuza, benim kadar inanan birini.
Enfim encontrei alguém que sente o mesmo amor que eu, que quer acreditar nele como eu.
Onu yokuşta, kan ter içinde buldum.
Encontrei-o às portas da morte, a meio da encosta.
Onu ben buldum, önce ben yapacağım.
Eu encontrei-a... deixa-me ir primeiro.
İçeri girdiğimde onu bu halde buldum.
- De repente ficou assim.
Ben onu oldukça makul biri buldum.
Descobri que ele... ela... é realmente bastante razoável.
- Buldum onu.
- Encontrei.
Buldum onu!
Apanhei-te!
Buldum onu.
Estou a vê-lo.
Ben onu yolda buldum.
Encontrei-a na rua.
Buldum onu.
Apanhei-te!
Onu çok hareketli buldum.
Acho muito comovedora.
- Buldum onu.
- Sim, já a tenho. Ela está bem.
Onu... yerde buldum.
Encontrei-a caída no chão.
Her şey yolunda. Onu buldum.
Tudo bem.
Onu kontrole gelmiştim, onu banyodaki küvette buldum, ayağı kaymış olmalı.
Fui vê-lo e encontrei-o na casa-de-banho, de robe vestido, e... ele deve ter escorregado.
Ayrıca nihayet onu nasıl kopyalayacağımızı da buldum.
E também descobri uma maneira de fazer uma replica.
Onu caddede buldum.
Encontrei-o na rua, trouxe-o para cá...
Onu bu şekilde buldum.
Eu encontrei-o assim.
Ben buldum onu.
Eu encontrei-a.
Buldum onu.
- Encontrei-o.
Onu böyle buldum.
Eu... encontrei-a assim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]