You always do this tradutor Turco
602 parallel translation
You always do this.
Bunu hep yapıyorsun.
Do you always do this?
Her zaman bunu yapar mısın?
You always do this to me.
Bana bunu hep yapıyorsun.
Why do you always do this?
Neden sürekli bunu yapıyorsun?
You always do this, man.
Hep böyle yapıyorsun.
You always do this to me.
Sen bunu hep yapiyorsun.
Why do you always do this?
Neden hep böyle yapıyorsun?
You always do this to me in front of people.
Herkesin önünde hep böyle yapıyorsun.
- Why do you always do this?
- Neden hep böyle yapıyorsun?
Sometimes I get afraid it won't be always like this working only for you while you do the show just for me.
Bazen korkuyorum, bitecek diye sen benim için gösteri yaparken sadece senin için çalışmak.
Do you always sound like this in the morning?
Sabahları hep böyle misinizdir?
There must have been something deep inside you from the very start that let you do this thing, but there's always been something deep inside me that would never let me do it, - and would never let me be a party to it.
Sana bunu yaptıran, çok öncelerde senin içinde başlayan bir şeyler olmalı ama benim içimde de bunu yapmamı engelleyen bir şeyler vardı ve bunun için bir parti yapmamı engelleyen şeyler.
I've always been curious about this department, what you do here.
Bu bölümü ve burada ne yaptığını hep merak etmişimdir.
You always do, but not this kind.
Hep yaparsın, ama böyle değil.
Do you always go after what you're after as directly as this?
Her zaman böyle peşinden gider misin peşinde olanın?
I do hope you don't think I'm always as jumpy as this, but this is not easy for me, Doctor.
Hep böyle ürkek olduğumu sanmayın ama zor bir durumdayım doktor.
Does, uh, beer always do this to you?
Bira insanı hep böyle mi yapar?
Why do you always come here, to this island?
Siz bu adaya niçin gelirsiniz?
Do you always sleep this late?
Hep böyle geç mi kalkarsınız?
I've told you in this job, even when it's finished there's always one more thing to do.
Söylediğim gibi bu işte, iş bittikten sonra bile, hep yapılacak bir iş daha vardır.
You always do when you read this stuff.
Bu türden şeyleri okuyunca hep görüyorsun.
- Do you always drink this much?
- Hep böyle çok mu içersiniz?
Benaiah, do you suppose the land of the Shebans is always like this?
Benaiah, sence Sabâ'lıların toprakları, hep böylemidir,?
Do you always drink like this so early in the morning?
Sabahın köründe hep böyle içer misin?
- Do you always dress this way for golf?
Söylesene... Golf için hep böyle mi giyinirsin?
Youll come back this time, like you always do.
Her zamanki gibi bu sefer de geri döneceksin.
You can do anything... Except always carrying this one.
Onu taşımaktan vazgeçmelisin... sonra başka birşey yapamazsın.
Do not begrudge me this bit of oil for me you have not always.
Ben ise her zaman aranızda olmayacağım. Birazcık yağı bana çok görme.
I don't know. Uh, do you always, uh... run around like, uh, this?
Bilmiyorum... sen ortalıkta her zaman böyle mi dolaşırsın?
Do you always blow hot and cold like this? Say!
Söylesene her zaman böyle aniden sıcak ve birden çok soğuk mu olursun?
Do you always drive like this?
- Hep böyle mi araba kullanırsın?
Do you always come in this late?
Hep böyle geç mi gelirsin?
Do you always show this side of your nature or am I just lucky on my first day?
Hep böyle acaip misindir, yoksa kasabadaki ilk günümde şansım yaver mi gitti?
Sir Roger was mostly retired, you know, until the last few months, when he persuaded us to do this lavish production... what he'd always wanted to do.
Sir Roger çoğunlukla emekliydi, bilirsiniz, son bir kaç haftaya değin, bu dönemde bu masraflı yapımı gerçekleştirmeye bizi ikna etti... hep yapmayı arzuladığı bir şeydi.
Do you always drive like this?
Hep böyle mi kullanırsın?
Do you always live like this?
Her zaman bu gibi yaşamak mı?
It's always you who makes me do this.
Bunu bana yapabilecek tek kişi sensin.
Say, do you always live like this?
Hep böyle yemekler var mı sizde?
Do you always run this late?
Hep böyle geç mi koşarsın?
Do you always treat visitors from out of town like this?
Şehir dışından gelen ziyaretçilere hep böyle mi davranırsınız?
Do you always talk this way about yourself?
Kendi hakkında hep böyle mi konuşursun?
We ask the poor fellow to dinner, avail ourselves of his professional skills, - and you always bring up this question. - It is the least I can do.
Onu akşam yemeğine çağırıyoruz, bize faydası dokunuyor....... ve sen de hep bunu soruyorsun.
See, you always do this.
- Hep bunu yapıyorsun.
Do you always carry this much shit in your bag?
Çantanda her zaman bu kadar bok taşır mısın?
Do you always begin conversations this way?
Sohbete her zaman bu şekilde mi başlarsın?
Anyway, look, I've been down this road a few times myself, and take it from a pro, there is one thing you always have to do before you tell a guy you love him. What's that?
Neyse, o yoldan ben de birkaç kez geçtim ve bir profesyonel olarak söylüyorum bir erkeğe aşkını itiraf etmeden önce mutlaka yapman gereken tek şey vardır.
You see, I have this fantasy... and it's something that I've always wanted to try, but I didn't ever think that I'd get to do it until tonight.
Bir fantezim var. ... yapabileceğimi hiç düşünmemiştim.
Do you always give this much thought to your phone calls?
Telefon görüşmelerini her zaman bu kadar kafaya takar mısın?
Finally I'm always being asked, "Why do you do this?"
Son olarak bana hep şu sorular sorulur : "Bu işi neden yapıyorsunuz?"
Do you always pray this late at night?
Hep böyle gece geç mi dua edersiniz?
You always thought that I would do this, didn't you?
Bunu yapabileceğimi hep düşündün, öyle değil mi?
you always do that 21
you always have a choice 31
you always say that 113
you always have 92
you always do 171
you always have been 81
you always say 30
you always 19
you always did 21
you always will be 18
you always have a choice 31
you always say that 113
you always have 92
you always do 171
you always have been 81
you always say 30
you always 19
you always did 21
you always will be 18
you always were 48
you always are 27
do this for me 68
do this 162
you are 6060
you all right 5423
you are so sweet 63
you are amazing 104
you are my friend 67
you are beautiful 191
you always are 27
do this for me 68
do this 162
you are 6060
you all right 5423
you are so sweet 63
you are amazing 104
you are my friend 67
you are beautiful 191
you are an angel 28
you are mine 68
you are so beautiful 123
you are welcome 177
you are the best 102
you aren't 92
you are dead to me 22
you are good 169
you are right 482
you are free 73
you are mine 68
you are so beautiful 123
you are welcome 177
you are the best 102
you aren't 92
you are dead to me 22
you are good 169
you are right 482
you are free 73