You still have tradutor Turco
8,584 parallel translation
Do you still have it?
Hala var mı?
If the only place you still have sand is in your hair, you're lucky.
Kum çıkan tek yerin saçınsa şanslısın demektir.
You still have that look on your face.
Yüzünde hala o bakış var.
- Do you still have that address?
- Hala o adresi var mı?
You still have Mayor James to play with.
Başkan James'le hâlâ oynayabilirsin mesela.
You still have the former mayor.
Surat asma. Eski başkanla oynayabilirsin hâlâ.
And I know you still have feelings for me,'cause you said so.
Ve bana karşı bir şeyler hissettiğini de biliyorum, çünkü sen de öyle söyledin.
You still have the fortune between your legs!
Bacaklarının arasında hala bir gelecek var ama!
You may not give a damn about anyone else on this ship, but I know you still have feelings for Two, so what do you think is gonna happen when they take the ship, huh?
Bu gemideki diğer kişileri iplemiyor olabilirsin fakat İki'ye karşı hâlâ hislerin olduğunu biliyorum. Peki, gemiyi aldıklarında ne olur dersin?
Do you still have that feeling?
! Hala aynı mı hissediyorsun?
In my stupid heart... you still have a spot.
Benim lanetli kalbimde, sen yaşıyorsun sevdiğim.
No matter how painful it may be... in the end, you still have to face it.
Acı veriyor olsa da er geç bununla yüzleşmek zorundasındır.
You still have a lot to learn.
Hala öğrenecek çok şeyin var.
You still have a dream.
Hala bir hayalin var.
Look, you still have an office. It's just smaller.
Yalnızca daha küçük bir tane.
You still have time to make it right.
Bir şeyleri düzeltmek için hâlâ vaktin var.
Do you still have any of his things, like a toothbrush or hairbrush?
Sizde hala eşyalarından var mı, diş fırçası ya da tarak gibi?
Do you still have your files?
Dosyaları hala sende mi?
You still have to play by the rules of your story.
Hâlâ hikâyenin kuralları içinde oynaman gerek.
There's still no proof that Kristen and Ted did it. Have you thought about that?
- Daha fazlasını denemeliyiz.
When you had young kids, and they were still in the house, did you have a hard time, like... you know... ♪ Bow chicka wow wow?
Ergen çocuklarınız varken, ve onlar hâlâ evdeyken zorluk yaşadınız mı?
What would you have done if he was still there?
Adam hala burada olsaydı ne yapacaktın?
She said even if we can't change to newer prosthetic bodies... and therefore cannot live anymore, we will still have a place to go to. Do you believe in it?
Yeni nesil protezleri kullanamadığımız, parçalanmaya mahkûm olduğumuz bir gelecek bizi bekliyor olsa bile, böyle bir yerin var olduğuna gerçekten inanıyor musun?
We have access to the entire national fingerprint database back at the office, yet you're still sitting there with a magnifying glass trying to match Nighthorse's prints to the ones you lifted off of Branch's computer.
Ofiste tüm ülkenin parmak izi database'in ulaşabiliyoruz, ama sen hala burda oturmuş büyüteçle Nighthorse'un parmak izlerini Branch'in bilgisayarında bulduğumuz ile eşleştirmeye çalışıyorsun.
You know, while you're here, I've got some bones that still have bird guano on them.
Hazır buradayken, üzerinde hâlâ kuş dışkısı olan kemikler var.
How can you have 20 less strokes than Uncle Steve and still be tied?
Nasıl oluyor da Steve Amca'dan yirmi vuruş geride olmana rağmen beraberesiniz?
Do you know I still have a Facebook page?
Hâlâ Facebook sayfam olduğunu biliyor muydun?
Ah, I know you have the moral high ground right now, but it still makes me so angry.
Biliyorum şu anda moralin tavan ama şu cümle beni hala sinirlendiriyor.
Have you lost what little mind you still possess?
Aklını mı kaçırdın?
The finest minds of our government have told you what needs to happen, and still!
Hükümetimizdeki en iyi zihinler ne yapılması gerektiğini söyledi. Ve sen hala...
Well, we still have some more questions you have to answer.
Cevaplaman gereken sorularımız var daha.
Until they leave completely, you will still have some protection.
Onlar tamamen ayrılana kadar hâlâ korunmaya ihtiyacınız olacak.
But you'll still have to will yourself in and out of each memory you encounter until you find her.
Ama yine de onu bulana kadar anılar arasındaki giriş çıkışı sen yapmalısın.
No, now is exactly the time to get into it, because you have taken every opportunity possible to make me feel like I am nothing, and now, even though you want something, you're still treating me like I'm nothing.
Hayır, şu anda bunu yapmanın tam sırası, çünkü elinde beni hiçbir şeymişim gibi hissettirecek fırsatlar olduğunda her seferinde bunu benden esirgemedin, ve şimdi, bir şey istiyor olmana rağmen, hala bana bir hiçmişim gibi davranıyorsun.
I still believe there's a game unfolding between Sherlock and I, and you have made yourself a valued and essential contributor.
Sherlock'la aramda hala geçerli bir oyun olduğunu düşünüyorum. Sense hep oyunumuza değerli ve gerekli katkılarda bulunan birisi oldun.
How can you have lived with him, heard his message, touched him, and still not see?
Onunla yaşadığın, mesajını işittiğin, ona dokunduğun halde nasıl hala anlamazsın? Aşağı şehirde görülmüş.
In the past few days, the 28 that you have sacked, 19, our information is that 19 of them are still in their positions.
Son birkaç günde, kovduğunuz 28 tanesi, 19, bizim bilgimize göre 19 tanesi hala aynı pozisyonlarındaymış.
Since you're still here, get cleaned up and have some breakfast before you go.
Hala burada olduğuna göre temizlen ve gitmeden önce kahvaltı yap.
Still, you know, it's nice to have friends in L.A.
Ama yine de L.A.'de arkadaşın olması güzeldir.
We have struggled, just as you have, and we still have great hope in the future, just as you do.
Tıpkı sizler gibi mücadele ettik. Ve tıpkı sizler gibi gelecek için büyük umutlar taşıyoruz.
You still have that scarf I gave you.
Sana verdiğim atkı hâlâ sende.
Even though all I have to give you right now is this pickled radish but I still have a bright future ahead of me when I finish college.
Şu an sana tek verebileceğim salamura edilmiş turp olsa da üniversiteyi bitirdiğimde önümde parlak bir gelecek olacak.
You'll have to live with it for the rest of your life but will you still do it?
Ömrünüz boyunca bununla yaşamak zorunda kalacak olsanız da yine de yapacak mısınız?
A local business so you could still be part of the family here but have your own identity outside of it.
Ailenin parçası olarak kalsan da, sana ait olan yerel bir işletme gerek sana.
That is, if you'll still have me, buddy.
Eğer beni hala istiyorsan, dostum.
Still, you have to appreciate the irony.
Yine de, buradaki ironiyi takdir etmelisin.
"Something's still blocking the frame!" Have you moved? I've moved it!
- Sanki hala bir şeyler kareyi bozuyor.
Perhaps if you still had a mother, you'd have better manners.
Belki, hala annen olsaydı, biraz terbiye öğrenebilirdin.
You still do not have news of my husband?
- Kocamdan haber yok mu hâlâ?
You can still have a life with your husband.
Hala daha kocanla hayatını sürdürebilirsin.
Hmm, you still shouldn't have drugged me.
Yine de bana ilaç vermemeliydin.
you still have it 42
you still have time 22
you still have a choice 17
you still awake 17
you still can 37
you still here 96
you still there 182
you still 31
you still love me 34
you still alive 17
you still have time 22
you still have a choice 17
you still awake 17
you still can 37
you still here 96
you still there 182
you still 31
you still love me 34
you still alive 17
you still with me 32
you still don't understand 30
you still owe me 28
you still need me 16
you still got it 57
you still don't get it 70
you still love her 39
you still love him 36
you still don't trust me 31
you still with us 21
you still don't understand 30
you still owe me 28
you still need me 16
you still got it 57
you still don't get it 70
you still love her 39
you still love him 36
you still don't trust me 31
you still with us 21
you still do 22
you still are 54
you still don't believe me 16
have some 140
have 400
haven 52
have a wonderful day 25
have a good day 670
have a nice day 823
have you eaten yet 24
you still are 54
you still don't believe me 16
have some 140
have 400
haven 52
have a wonderful day 25
have a good day 670
have a nice day 823
have you eaten yet 24
have a nice weekend 44
have a good day at work 18
have a good weekend 70
have a good week 16
have you eaten 167
have a good time 307
have a great day 179
have a good flight 33
have a good night 530
have a nice evening 85
have a good day at work 18
have a good weekend 70
have a good week 16
have you eaten 167
have a good time 307
have a great day 179
have a good flight 33
have a good night 530
have a nice evening 85