You want to talk tradutor Turco
11,948 parallel translation
Figured you want to talk to her first.
Önce onunla konuşursunuz diye düşündüm.
And if you want to talk crimes, I'll see yours and I'll raise you... the CIA has no mandate to work on U.S. soil.
Eğer suç hakkında konuşmak istiyorsan da, görüyor ve artırıyorum. CIA'in ABD topraklarında çalışma talimatı yok.
Do you want to talk about basketball?
Basketbol konuşmak ister misiniz?
If you want to talk to us, just come downstairs.
Bizimle konuşmak istiyorsan aşağıya insene.
Do you want to talk about that?
Bununla ilgili konuşmak ister misiniz?
If you want to talk, you can do it!
Konuşmak istiyorsan bunu başarabilirsin!
So, what did you want to talk to me about?
Ne konuda konuşmak istiyorsun?
What is it you want to talk about?
Konuşmak istediğin şey ne?
Do you want to talk about the accord?
Uzlaşma konusunu konuşmak ister misin?
What do you want to talk about?
Neyden konuşmak istersin?
Tweek, is there anything you want to talk to us about?
Tweek, bize anlatmak istediğin bir şey var mı?
We just started looking for everyone on the top ten list, and you want to talk to the mistress of the guy who's number 12?
En Çok Arananlar Listesindeki ilk 10'u aramaya yeni başladık. Ve sen de 12. sıradaki adamın metresiyle mi konuşmak istiyorsun?
I don't want to hear about that piece of sh... unless you want to talk about it?
O pislik hakkında konuşmak istemiyorum. Tabii sen istiyorsan başka.
If you want to talk to him, why don't you hire him?
Onunla konuşmak istiyorsan onu tutsana.
You usually say "beer o'clock" when you want to talk about something.
- Genelde bira saati dediğinde bir şeyden konuşmak istiyor oluyorsun.
You want to talk about it?
- Konuşmak ister misin?
Okay. Now that you have your brother and your special tea, you want to talk to us about your mother?
Pekala, kardeşin ve istediğin çay geldiğine göre, artık annen hakkında konuşabilir miyiz?
You may not want to talk to your mom about it, but you should at least talk to a therapist.
Bu konuda annenle konuşmak istemiyor olabilirsin ama en azından bir terapistle konuşmalısın.
I want to talk to you about your sister and what may be coming.
-... hakkında konuşmak istiyorum.
In fact, I want to talk to you about... - something.
- Aslında, ben seninle başka bir şey hakkında konuşmak istiyorum.
But I need you to talk to someone you won't want to.
Ancak senin de istemediğin kişilerle konuşmanı istiyorum.
I... I know you don't want to talk right now, but...
Şimdi konuşmak istemediğini biliyorum, ama...
Melissa, look at me, look at me. Melissa, I want to talk to you.
Melissa, seninle konuşmak istiyorum.
I want to talk to you.
Seninle konuşmak istiyorum.
Look, I know you don't want to talk about it, but...
Bak, bu konuda konuşmak istemediğini biliyorum ama...
Well, that's kind of why we want to talk rugs with you, Roy.
İşte bu yüzden seninle kilimler hakkında konuşmak istiyoruz Roy.
Listen, there's something I want to talk to you about.
Seninle konuşmak istediğim bir konu var.
You would think that he would want to talk to me.
Benimle konuşmak isteyeceğini sanıyordum.
So you're gonna stand there, and you're not gonna walk away - and you're gonna talk to me. - You don't want to hear it.
Yanımda kalacaksın, çekip gitmeyeceksin ve benimle konuşacaksın.
If you want someone to talk to, tell your boyfriend that you just let his son's killer out of prison.
Eğer birisiyle konuşmak istiyorsan erkek arkadaşına oğlunun katilinin hapishaneden çıkmasını sağladığını söyle.
Well, I didn't want you to go try to talk to a neighbor or go to a farm.
Bir komşuyla konuşmanı ya da çiftliğe gitmeni istemiyorum.
You might want to talk to Lou Divers.
Lou Divers ile konuşmak isteyebilirsiniz.
All right. I want you to hang up, call 911, and don't talk to the police till I get there.
Tamam kapatıp polisi aramanı istiyorum ben gelene kadar polisle konuşma.
She doesn't want to talk to you or go to court and recount all the horrible things that happened to her, and even you thinking she would shows how you still don't get this.
Seninle konuşmak istemiyor ya da davaya çıkıp yaşadığı korkunç şeyleri anlatmayı istemiyor. Bunların çözeceğini düşünmen bile hala onu anlamadığını gösteriyor.
I just want to talk to you for a moment.
Seninle biraz konuşmak istiyorum.
I want to talk to you!
Seninle konuşmak istiyorum.
I would have called, but after I gave you my number and didn't hear from you, I thought, you know, "she doesn't want to talk to me."
Arayacaktım ama sonra, sana numaramı vermiştim ve sen hiç aramadın ben de benimle konuşmak istemiyordur die düşündüm.
I know the real reason you don't want to talk about what you did to your father.
Baban yaptıklarını konuşmak istememenin gerçek sebebini biliyorum.
I don't want to talk because I know what you're gonna say!
Konuşmak istemiyorum çünkü ne söyleyeceğini biliyorum!
Want me to leave it with you while I talk to your mom?
Ben annenle konuşurken sende bırakmamı ister misin?
Listen, we can absolutely talk about this, all night long if you want to, or we could try to save Mitra from being murdered by pirates.
İstersen bunun hakkında tüm gece konuşabiliriz veya Mitra'yı korsanlar tarafından öldürülmekten kurtarabiliriz.
You are going to make a drink, and you can make small talk with anyone you want except for me.
Bir içki daha alacaksın ve benim dışımda kimle istersen sohbet edeceksin.
Oh, come on, Brian, I know you had a really big talk with your father last night, and... it's complicated... complicated enough to make you want to take a break from being a grown-up, you want to...
Hadi be Brian, dün babanla çok konuştun falan biliyorum... Çok karışık bir şey. Yetişkin olmaya ara vermek isteyeceğin kadar karışık biliyorum.
There's something I want to talk to you about.
Seninle konuşmak istediğim bir konu var.
You don't want to talk about it?
Konuşmak istemiyor musun?
No-one's going to want to talk to you about hops.
Kimse seninle biralar hakkında konuşmaz istemez.
I want to talk to you about what Xavi said.
Seninle Xavi'nin söyledikleri hakkında konuşmam lazım.
Hey, I want to talk to you about what Xavi said.
Xavi'nin söyledikleri hakkında seninle konuşmak istiyorum.
- You still want to talk to us?
- Hâlâ bizimle konuşmak istiyor musun?
What did Bob Pogo want to talk to you about?
Bob Pogo seni ne konuşmak için çağırmış?
Besides, I don't want to talk to anyone but you.
Üstelik ben senin dışında kimseyle konuşmak istemiyorum ki.
you want to talk to me 36
you want to talk about it 182
you want to talk about this 18
you want to talk to him 25
you want some tea 39
you want me to come 17
you want to see me 30
you want to die 96
you want something 175
you want more 86
you want to talk about it 182
you want to talk about this 18
you want to talk to him 25
you want some tea 39
you want me to come 17
you want to see me 30
you want to die 96
you want something 175
you want more 86
you want it 343
you want some 400
you want to play 93
you want to kill me 68
you want me to leave 56
you want me to stop 34
you want to go home 38
you want me to do it 47
you want me to help you 28
you want some of this 80
you want some 400
you want to play 93
you want to kill me 68
you want me to leave 56
you want me to stop 34
you want to go home 38
you want me to do it 47
you want me to help you 28
you want some of this 80