English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Н ] / Не скоро

Не скоро tradutor Turco

2,982 parallel translation
Мне скоро исполнится 19, если ты не знал.
19 yaşına gireceğim yani.
Я обещаю вам зрелище, которое вы не скоро забудете.
Size kısa zamanda unutamayacağınız bir gösteri teklif ediyorum.
- Оливер проснется не скоро.
- Oliver o kadar erken kalkmaz. - Biliyorum.
Который они забудут не скоро.
Çabuk unutamayacakları bir mücadele.
Ну, видимо, я ещё не скоро поеду в Орегон.
Sanıyorum ki yakın bir zamanda Oregon'a gidemeyeceğim.
Разве после этого не чувствуешь, что скоро случиться что-то особенное?
Bu sana da çok özel birşeylerin olacağını hissettirmiyor mu?
Свадьба уже скоро, а мы не решили, где будем жить.
Düğün bu kadar yaklaşmışken, evlenince nerede oturacağımızı konuşmalıyız galiba.
Не надо скорой.
Ambulans olmaz.
Скорее всего, скоро умрет еще кто-то и вы не сможете остановить это.
Yakın zamanda başka birileri ölecek ve bunu örtbas etmenin hiçbir yolu yok.
Не сегодня, но... скоро.
Bugün değil ama yakında.
Да, не считая жертв аварии из десяти машин, которые свернули не туда, и еще врач скорой помощи не отвечает на вызовы, А так, да, я в порядке.
Şehir merkezinde on arabanın birbirine girdiği kazadaki yaralıların yarısının buraya gönderilmesi ve acil servis doktorunun çağrılara cevap vermemesi dışında her şey yolunda.
Врач скорой помощи так и не приехал в итоге.
Bir türlü gelemeyen acil servis doktoru.
Мой отец сказал, что врач скорой помощи не был задушен, но умер он удушья.
Babam acil servis doktorunun boğulmadığını ama oksijensiz kaldığı için öldüğünü söyledi.
- Почему ты не в скорой помощи?
- Neden acile gitmedin?
Вы все равно отсюда так скоро не уедете.
Zaten yakın bir zamanda ayrılmıyorsunuz.
Не знаю, но они скоро доиграются, дразня тебя.
Bilmiyorum ama çok yakında seninle uğraşmaktan sıkılırlar.
У них скоро не останется машин.
Yakında ellerinde araba kalmaz.
Ты не можешь просто так взять и высказать такое когда у кого-то скоро свадьба. Вы разрушили проклятие.
Sen laneti kırmıştın.
Почему бы вам не собраться вместе, а я скоро подойду. Спасибо.
Neden grubunu toparlamıyorsun, ben de birazdan sizinle birlikte olacağım?
"Уилфред размышлял о своей скорой кончине, а его равнодушный лучший друг не обращал на него никакого внимания."
"Wilfred hayatından dert yanıyordu ama bakıcı en iyi arkadaşı onu takmıyordu bile."
Миледи. А Неаполь возможно скоро не будет Неаполем.
Napoli de yakında Napoli gibi olmayabilir.
Моя батарея на исходе и скоро я последую за ней.
Pilin işi bitmek üzere, büyük ihtimalle benim de.
Скоро у вас его не будет, сухопутные.
O dünya elinde uzun süre kalmayacak yeryüzü sakini.
Всегда знал, что иду к какой-то точке, но сейчас, когда все так скоро, я... мне жаль, что столько всего я не смогу сделать.
Vakti gelince öleceğimi hep biliyordum ama şimdi bu kadar yakın olunca... Yapmak istediğim birçok şey vardı.
Мистер Фискер скоро вернется, вы уверены, что дело не терпит отлагательств?
Bay Fisker hemen dönecekti, bekleyemeyeceğinize emin misiniz?
Я призвал тебя не случайно, и очень скоро мы уничтожим нашего самого сильного врага.
Seni buraya bir sebepten ötürü çağırdım ve çok yakında en büyük düşmanımızı yok edeceğiz.
Ваалдт потребовал в скорой адвоката, и не сказал ни слова.
Waaldt ambulansta avukat istedi ve tek kelime etmedi.
Я просто не ожидала услышать тебя так скоро.
Senden bu kadar çabuk haber beklemiyordum.
Извините, что прерываем, но скоро бал, и мое внимание привлекло то, что одна особенная девушка в этой комнате еще не получила приглашение.
Böldüğüm için özür dilerim ama balo yaklaşıyor ve bu sınıftan çok özel birisinin henüz teklif almadığı dikkatimi çekti.
И как бы скоро это не было, все равно долго.
Ama ne kadar yakın zamanda olursa olsun yeterince erken olmayacak.
Что ж, ладно, если он скоро не вернётся, нам придётся разотпустить Сью.
- Eğer yakında dönmezse Sue'nun iznini de geri almam gerekecek.
Макс, меня скоро пристрелят, и я не могу умереть, если между нами что-то не так.
Max, birazdan vurulacağım. Seninle aramız kötüyken ölmek istemem.
Я не ожидала увидеть вас так скоро
Seni bu kadar kısa sürede görmeyi beklemiyordum.
И очень скоро все те машины там вырубятся, и затем все те малыши умрут, и все потому что я не подумал заранее про запасные батареи.
Çok geçmeden tüm makinelerin pili bitecek ve bütün bebekler ölecek. Bunlar hep batarya stoklamayı akıl edemediğim için oluyor.
Хотя, принимая во внимание, что это госбольница, я бы не воспринимала "скоро" слишком буквально.
Birazdan diyorum ama burada Ulusal Sağlık Servisi'nden bahsediyoruz. - Teşekkürler.
Она еще не скоро вернется.
Epey bir süre gelmez o.
Ну, если они ещё за ней не следят, то скоро будут.
Peki, eğer henüz etmiyorlarsa, artık ediyorlardır.
Мир вокруг этого человека скоро станет крайне странным.
Bu adamın dünyası çok garipleşmeye başlamak üzere.
Я не могу позволить тебе зделать это Это слишком скоро.
Bunu yapmana izin veremem.
Не могу точно сказать, но скоро.
Emin değilim ama yakında.
И тем не менее вы здесь, скоро станете знаменитой, скоро... поймаете Ранко Замани.
Ve şu an burada karşımda, Ranko Zamani'yi yakalayarak kendine isim yapmaya çalışıyorsun.
Разве я не заверил тебя в том, что скоро расплачусь?
Ödemenin yapılacağını size garanti etmemiş miydim?
Если мы не добудем эти запасы для Англии и Запада, то скоро, очень скоро, взмахом руки, они они смогут закрыть западную промышленность, и когда мы беззащитны их скопище восстанет и сокрушит нас.
İngiltere ve Batı için o kaynakları güvene almazsak, yakında, çok yakında bir musluğun çevrilmesiyle Batı endüstrisini kapatabilecekler ve savunmasız kalan bizleri sürüleriyle ezip geçecekler.
Привет, я... я не знаю, спишь ли ты еще, но я скоро буду поблизости от твоего дома, и пожалуй заскочу к тебе.
Hala kestiriyor musun bilmiyorum ama oralardan geçiyorum, bir uğrarım.
Она оставила малышку со мной пару часов назад, сказала что скоро ввернется за ней. Оставьте её в покое.
Bir kaç saat önce ufaklığı bana bırakıp sonra onu almaya geleceğini söyledi.
Они скоро будут. Не волнуйся.
- Yakında gelirler, merak etme.
- Я не юрист, Луис. - Но скоро им станешь.
- Yakında olacaksın.
- Не волнуйтесь, я скоро буду.
- Merak etme, oraya geleceğim.
Хотя скоро начнет темнеть. Я определенно не завидую вам на обратном пути.
Yakında havanın kararacak olmasına rağmen kesinlikle yürüyüş için size imrenmiyorum.
* И пускай ты бессилен, * * Не волнуйся, скоро ты научишься жить мгновением *
# Yapabileceğin bir şey yok ama öğrenebilirsin kendin olmayı zamanla #
Не похоже что запасы скоро закончатся.
Az olacaklarmış gibi görünmüyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]