Buraya oturun tradutor Inglês
152 parallel translation
- Siz buraya oturun, olur mu?
- You sit here, will you?
- Buraya oturun, lütfen.
- Sit here, please.
- Buraya oturun.
- Sit here.
Şimdi buraya oturun, sonra, oturur musunuz?
Just sit up here, then, would you?
Buraya oturun, hanımefendi.
Sit down here, ma'am.
Buraya oturun bayım.
You sit here, sir.
- Buraya oturun, lütfen.
- Sit here, please. Right here.
Buraya oturun General, olur mu?
Come and sit over here, General, will you?
Buyrun efendim, buraya oturun.
Here, sir, take this.
Birer birer, buraya oturun.
- Here, now, get the dog, now. That's it.
- Buraya oturun.
Sit right down here.
Buraya oturun lütfen.
Sit down here, please.
Buraya oturun lütfen.
Sit here, please.
Günbatımı 1 Liret. Buraya oturun lütfen.
One lira for the sunset, please.
Buraya oturun lütfen.
Sunset one lira.
Buraya oturun lütfen.
Please sit here.
Buraya oturun.
Sit here.
Buraya oturun leydim.
Sit here, my lady.
Biraz daha sola. Sevgili arkadaşlar... Lütfen buraya oturun.
Come dear friends, let's settle down here.
Lütfen buraya oturun.
Please, madam, sit down.
Buraya oturun, lütfen.
Do sit here.
Lütfen gelin ve buraya oturun.
Please come and sit here.
- Müdür Bey buraya oturun.
- Director, sit down here.
İşte, buraya oturun.
Here, sit.
Sör Hilary, siz buraya oturun, Helen ve Ruby'nin arasına.
Sir Hilary, if you would sit there, between Helen and Ruby.
Gelin... buraya oturun?
Here. Hey, sit down over here, huh?
Lütfen buraya oturun!
Please sit down in this area!
Buraya oturun.
Sit down right here.
Buraya oturun lütfen.
Sit down right in here, please.
Buraya oturun hiç kıpırdamayın ve zihninizden bütün düşünceleri atın.
Just sit here perfectly still, and empty your mind of all thought.
- Afedersiniz buraya oturun.
Excuse me. Excuse me. Here, sit here.
Lütfen buraya oturun.
Please sit down there, please.
- Buraya oturun, lütfen.
Please sit here.
Bayan Calmette, buraya oturun.
Mrs. Calmette, you sit there.
Buraya oturun lütfen.
Sit where you please.
Buraya oturun.
Sit right here.
Bayan Sande, buraya oturun.
Mrs Sande, take this seat.
Buraya oturun, Yoldaş Reed.
Sit here, Comrade Reed.
Buraya oturun profesör.
Sit here, professor.
Buraya oturun.
Here, come right down here.
Buraya oturun.
No FNG's, no war.
buraya gelin, çocuklar yalnızca buraya oturun.
I was thinking more along the lines of 50 bucks for a new window. And I could use 60 for a new jacket.
Buraya, yanıma oturun.
Sit here, near me.
- Buraya otura bilir miyim? - Evet, boş, buyurun oturun!
Is this table free?
Buraya, sandalyeye oturun.
Here, sit down in the chair.
Hey, hanımefendi, buraya gelin ve oturun.
Hey, lady, come over here and sit down.
Buraya, oturun.
Here, sit down.
Buraya ateşin yanına oturun.
You sit right here by the fire.
Buraya gelin hanımefendi. - Salonda oturun.
Come with me, ma'am.
Pekala, ahali, buraya gelin ve oturun.
All right, you folks, come on down here and sit down.
Buraya gelin oturun.
Come on right down and sit down.
oturun 1860
oturun lütfen 263
oturun beyler 24
buraya gel 5102
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya gelir misin 63
buraya kadarmış 49
buraya kadar 304
oturun lütfen 263
oturun beyler 24
buraya gel 5102
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya gelir misin 63
buraya kadarmış 49
buraya kadar 304
buraya geldin 19
buraya gelin 820
buraya neden geldin 73
buraya getir 71
buraya gelsene 50
buraya koy 29
buraya gelip 69
buraya gelebilir misin 28
buraya geldim 45
buraya gelirken 28
buraya gelin 820
buraya neden geldin 73
buraya getir 71
buraya gelsene 50
buraya koy 29
buraya gelip 69
buraya gelebilir misin 28
buraya geldim 45
buraya gelirken 28