Senden iğreniyorum tradutor Inglês
143 parallel translation
Senden iğreniyorum.
Oh, how disgusting.
Senden iğreniyorum!
I loathe the very sight of you!
Senden iğreniyorum!
I'm sick of you!
Senden iğreniyorum.
I disgust you.
Senden iğreniyorum.
I don't hate you. You disgust me.
Çünkü senden iğreniyorum.
'Cause I'm sick of you.
Senden iğreniyorum!
I hate you!
Ben de senden iğreniyorum! İn haydi!
Yeah, well, and you make me sick.
Doğru söylüyor olsan bile senden iğreniyorum.
You disgust me, even if you what you said is true.
Şu anda senden iğreniyorum ve hatalı olduğumu biliyorum.
You disgust me, but that is wrong.
Senden iğreniyorum.
You disgust me, Jim.
- Senden iğreniyorum.
- You revolt me.
Senden iğreniyorum!
You're disgusting, like a beast.
Senden iğreniyorum.
So I disgust you.
- Senden iğreniyorum, Herbert.
- I despise you, Herbert...
- Senden iğreniyorum!
- I hate you!
- Senden iğreniyorum.
You disgust me.
Senden iğreniyorum..
You disgust me.
Senden iğreniyorum.
You disgust me.
Burger, Senden iğreniyorum.
May I borrow the infant for just a moment here?
- Senden iğreniyorum, nefret ediyorum.
- You disgust me.
Açıkçası senden iğreniyorum. Ama seni desteklemeye karar verdim.
Frankly, you disgust me, but I've decided to back you
Bana sevgilim deme. Senden iğreniyorum.
Don't call me your "darling." You despise me.
Senden iğreniyorum!
You disgust me!
- Senden iğreniyorum.
- You make me sick.
Senden iğreniyorum.
You make me sick.
Senden iğreniyorum.
I hate you
Beni hayal kırıklığına uğrattın ve senden iğreniyorum.
I'm disappointed and disgusted with you.
Senden iğreniyorum, Charlie.
I LOATHE YOU, CHARLIE.
Senden iğreniyorum, bunu biliyor muydun?
I'm so disgusted with you, you know that?
Senden iğreniyorum.
I fucking hate you!
Bir çocuğun içindeki asalaksın,..... ve senden iğreniyorum.
You are a parasite within a child,..... and I despise you.
Senden iğreniyorum.
- You disgust me.
Senden iğreniyorum.
you disgust me.
Senden iğreniyorum!
You make me sick!
- Senden iğreniyorum!
- You make me sick!
Senden iğreniyorum. - Sakin olun bayım.
- Calm down, sir.
Porno kanalı alabilirsin deyip sonra senden iğreniyorum dediğin zaman gibi yem atmıyorsun değil mi?
You're not just baiting me like the time you told me I could get the porn channel, then said I disgust you?
Senden öyle iğreniyorum ki, yüzüne tüküresim geliyor.
You disgust me so much, I'd like to spit in your face.
Senden nefret ediyor ve iğreniyorum.
I hate and despise you!
İğreniyorum senden!
- Do you know such thing? - I'm disgusted to listen to you!
Senden ölümüne iğreniyorum.
I'm sick to death of you.
- İğreniyorum, nefret ediyorum senden.
- You disgust me. I hate you.
İğreniyorum senden.
Leave me alone.
İğreniyorum senden, Peter.
You disgust me, Peter.
- Senden iğreniyorum. - Evet.
I disgust you very much.
Beni sevmiyorsun değil mi - Elbette, senden nefret ediyorum, dahası iğreniyorum, senin sayende Laurent mutlu ve sonunda birine aşık olacak cesareti buldu.
- sure, i hate you, worse, i detest you, because of you laurent is happy, and he's finally got courage to love a guy.
İşte bu yüzden senden bu kadar çok iğreniyorum, Çünkü benim gibi olmalısın.
That's why I loathe you so violently, because you ought to be like me.
Senden iğreniyorum.
You disgust me!
Kötü kız, senden iğreniyorum.
Disgusting, be a lady.
Senden iğreniyorum!
I despise you!
senden çok hoşlanıyorum 54
senden hoşlanıyorum 151
senden 190
sende 162
senden nefret ediyorum 468
senden bir ricam var 16
senden rica ediyorum 16
senden hoşlandım 83
senden ne haber 103
senden önce 17
senden hoşlanıyorum 151
senden 190
sende 162
senden nefret ediyorum 468
senden bir ricam var 16
senden rica ediyorum 16
senden hoşlandım 83
senden ne haber 103
senden önce 17