English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Bir tanem

Bir tanem tradutor Espanhol

1,393 parallel translation
- Evet, mutluyum, bir tanem.
- Si, lo soy, cariño.
- Bir tanem.
- Cariño.
Bir tanem kafasını vurdu.
Mi chiquita se golpeó el coquito.
"Buradan dön, aptal. Buradan dön." diye bağırmak çıkışı bulmama yardımcı olmuyor, bir tanem.
Que me grites "Gira aquí imbécil", no me ayuda a encontrar la salida.
- Özür dileme bir tanem.
No te disculpes querida.
- Bir tanem, hiç gerek yoktu.
Cariño, no debiste.
Buradasın bir tanem. Will'e benim adıma bir şey sorar mısın?
Ya estás aquí. ¿ Podrías preguntarle a Will algo por mí?
- Gel bir tanem.
Cariño, hola.
İkimiz için de en hayırlısı bu, bir tanem.
¿ Qué? Creemos que es lo mejor.
Senin peşine düşmelerini istemem bir tanem.
Es que no quiero que te arresten, cariño.
Sakin ol, bir tanem!
Tranquila, querida mía.
Stanley? Selam bir tanem.
Estoy estupenda.
Sabır, bir tanem.
Paciencia, cariño.
Annie, sevgilim, bir tanem.
Annie, cariño, dulzura, corazón de melón.
Hayır, bir tanem.
No, mi tesoro.
- Teşekkürler bir tanem
Gracias, querida. - ¿ De verdad?
- Selam bir tanem seni bu gün ben alıyorum
- Hola, querido. Hoy te recojo yo.
- Bir tanem sağlıklısın - Zekisin
Querida, estás sana, eres inteligente.
- bir tanem o niteliği olmayan, kaba bir adam. - Hayır, istediğim bu
Querida, él el rudo, sin cualidades o dinero- -
- Beni durduramadın bir tanem, keyfine bak, görüşürüz.
Apenas tenemos oportunidad de hablar. No has parado, cariño. Disfruta.
- Ne istiyorsun bir tanem anlat bana.
No sé.
Evet, Kola alacağım, bir tanem, bir de bir peynirli sandviç.
Yo quiero una Coca y una hamburguesa.
Bir tanem, kalbimdeki sızı dinmiyor alem dalga geçiyor
Tú no cumpliste tus promesas. Mi mundo entero se ha derrumbado.
İyi şanslar bir tanem.
Buena suerte, mi amor.
Ama umarım sen Tanrı'ya inanmayı başarırsın. Çünkü sonunda anladım ki bir tanem Tanrı'nın var olup olmadığının önemi yok.
Pero espero... que tú seas capaz de creer en Dios, porque la cosa de la que me he dado cuenta, cariño... es que no importa si Dios existe o no.
Sakın korkma bir tanem.
No tengas miedo, cariño.
Uh, Amber, bir tanem, bu beyler polis, ve benim pazar sabahı nerede olduğumu merak ediyorlar.
Uh, Amber, corazón, estos caballeros son de la policía, y me preguntan en dónde estuve el domingo en la mañana.
Bir tanem, bu da bana şeyi hatırlattı.
Oh. Querida, eso me recuerda.
Kim benim bir tanem? Sen misin?
¿ Quién es la más guapa, eh?
Gel ve benle uyu bir tanem.
Te venís a dormir conmigo, mi amor.
Ayı der ki, " "Her zaman bir tanem vardır."
Y la anciana responde : "¿ Dice que tengo cara de pasa?".
Günaydın bir tanem.
Hola querido
- Sorun ne bir tanem.
- ¿ Cuál es el problema, querido?
Gevşe biraz, bir tanem.
Suelta a los cachorritos, cariño.
Bu, bir tanem, tamamen sana bağlı.
Eso, querida mia, depende totalmente de ti.
- Yarın, bir tanem!
- ¡ Mañana, cariño!
- Bilmiyorum bir tanem.
- No lo sé, amorcito.
Gel bir tanem.
Ven aquí, querida.
Hayır, bir tanem.
No, cariño.
Ne var, bir tanem?
¿ Qué, querida?
Tatlım. Bir tanem.
Cariño.
- Evet, bir tanem.
- Sí, cariño.
Selam, bir tanem.
Hola, cariño.
Hoşça kal, bir tanem.
Adiós, cariño.
Bir tanem, bebeğim sonra beni üzüyorsun.
Y luego me desanimas.
- Bilmiyorum bir tanem
- No lo sé, querida.
- Merhaba bir tanem
- Hola, querida. - Hola.
Bir tanem, Vaughn'u bulacağız.
encontraremos a Vaughn.
Bir tanem.
Querida.
- Beni burda bekle bir tanem, geri döneceğim
Espérame aquí, mi vida, ¿ sí? Ahora vuelvo.
- Pete, hadi gel bir tanem üzgünüm gitmemiz gerek
¿ Pete? Anda, cariño.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]