English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Bana bir şans verin

Bana bir şans verin tradutor Francês

135 parallel translation
Bana bir şans verin.
Donnez m'en l'occasion.
Artık sıra bende. Sadece bana bir şans verin.
Ils ont joué leur rôle, c'est à mon tour.
Bana bir şans verin, siz saldırmadan önce içeri sızıp onu çıkarayım.
Laissez-moi essayer de la ramener avant que vous attaquiez.
- Bu işi konuşarak halletmemiz için bana bir şans verin.
Donnez-moi une chance de tout résoudre sans effusion de sang.
Bana bir şans verin.
S'il vous plaît!
Gerçekten de Bay Wilson, Bana bir şans verin.
Vraiment M.Wilson, vous me devez une chance.
Hey, millet, bana bir şans verin.
Laissez-moi tranquille.
Buraya gelin, bana bir şans verin.
Je vais vous éblouir.
Bana bir şans verin.
- Donnez-moi une chance s'il vous plaît.
Bana bir şans verin? Bunu sana söylemiştim.
Donnez-moi ma chance.
Bana bir şans verin.
Attendez un peu.
Lütfen bana bir şans verin, efendim.
Donnez-moi une chance, monsieur.
Ama bana bir şans verin Dedektif.
Mais, inspecteur, donnez-moi une chance.
Bana bir şans verin.
Donnez-moi une chance.
Bana bir şans verin.
Donne-moi une chance.
Bana bir şans verin.
Mon œil, oui.
- Bekleyin, bana bir şans verin, özel bir şey yapacağım.
Donnez-moi une chance, j'ai prévu un truc spécial pour votre fête.
Bunu da çalıştırmak için bana bir şans verin.
Donnez-moi une chance.
- Evet, Damien'a söylemeye çalıştım, fakat... - Bekleyin, bana bir şans verin, özel bir şey yapacağım.
Je vais t'aimer jusqu'au matin T'offrir une douce nuit
Oynamak istiyorum, lütfen bana bir şans verin.
Tout ce que je veux c'est jouer, laissez-moi une chance.
Eğer bu yalan söylediğim anlamına geliyorsa söylediklerimin gerçek olduğunu kanıtlamam için bana bir şans verin.
Si ça signifie que je mens, laissez-moi vous prouver ma sincérité.
En azından bana bir şans verin, olur mu?
Tu vas me donner ma chance, non?
Her şeyi yapabilirim, bana bir şans verin bana ne yapmamı istediğinizi söyleyin yeter.
Je sais tout faire. Même jouer la comédie. Dites-moi ce que je dois faire.
Bana bir şans verin.
Donnez moi une chance.
Hakikati yayıp, Hıristiyanlık bayrağını yükseltmek ve onun çaldığı inancı geri getirmek için bir şans verin bana.
Laissez-moi seulement prêcher l'évangile, hisser la bannière du christianisme et restaurer la foi qu'il a salie.
Bakın bana bir şans daha verin, efendim.
Ecoutez... Donnez-moi une autre chance.
Eğer kalbinizde beni affedebilirseniz efendim bana bir şans daha verin.
Je fais appel à votre bon cœur. Donnez-moi une chance.
Bana bir şans daha verin. Lütfen, efendim!
Accordez-moi une autre chance.
Bana bir şans daha verin.
Laissez-moi une chance.
Bana karargaha ulaşıp, destek getirebilmem için bir şans verin.
Donnez-Moi une chance d'atteindre l'tat-Major et d'avoir des renfos.
Yapmayın, bir şans verin bana.
Allez. Laissez-moi une chance!
Bana bir şans verin.
Pas un tueur.
- Bana bir şans verin!
Donnez-moi une chance!
Bana bir şans verin!
Pouvez-vous me donner une autre chance?
Lütfen, bana bir şans daha verin.
Donnez-moi une autre chance.
Bana bir harita ve kronometre verin, penceresi olmayan bir uçakla Alplerin üzerinden uçacağım.
Donnez-moi un chrono et une carte, et je traverserai les Alpes dans un avion sans fenêtres.
Ama bana bir sans verin Dedektif.
Mais, inspecteur, donnez-moi une chance.
Ben er olmayı istemiyorum. Bana bir şans daha verin.
Je ne me satisfaisais pas d'être simple soldat.
- Bana bir şans verin.
- Laisse-moi une chance.
Lütfen bana bir şans daha verin bayan.
Donnez-moi une autre chance.
Lütfen bana bir şans daha verin.
Accordez-moi une seconde chance.
Bana bir şans daha verin.
Donnez-moi une autre chance.
Bana bir şans daha verin!
Donnez-moi une chance!
Tamam, bana bir şans daha verin ve söz veriyorum buradan ilhamlı bir şekilde çıkacaksınız.
Ecoutez... Donnez-moi une autre chance et vous serez transcendés.
- Bana bir şans daha verin efendim.
Donnez-moi encore une chance... Jamais!
Sadece bana bir şans daha verin.
Laissez-moi un peu de temps.
Bana Bard'ın hikâyesini anlatmam için bir şans verin... ve size dizlerimin üzerinde söz vereyim... nasıl olmaması gerektiğini.
Donnez-moi la possibilité de réciter le conte du Barde et je vous donne ma parole sur mon humble genou que vous proférerez que ce ne pouvait point en être autrement.
Bana bir gün izin verin. Sorunsuz bir gün geçirelim.
Je vous demande juste une journée sans complications.
- Bana bir şans daha verin.
- Laissez-moi une chance.
Lütfen, bana bir şans daha verin.
S'il vous plaît, donnez-moi une autre chance, chef, s'il vous plaît...
Yani bana bir şans daha verin yeter.
Alors laissez-moi juste un autre essai.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]