Di tradutor Português
6,527 parallel translation
- Hayır, o Goldberg'di. - Doğru.
Não, esse foi o Goldberg.
Kelsey'di o.
Foi a Kelsey.
Evet, ama sen ciddisin.
Sim, mas di-lo a sério.
Herkesin can-ı gönülden imzaladığını sanmam ancak sonuçta... Sonuçta burası Fransız Bölgesi di'mi?
Sem dúvida, toda a gente tem boas intenções, mas, isto, apesar de tudo... ainda é o "French Quarter"?
Gördün mü? Çok da zor değildi, di'mi?
Não foi assim tão difícil, pois não?
Evet, Cronenberg Rick ama Cronenberg dünyasını özleyeceğim gene de çünkü herkes en başından beri bizim gibi Cronenberg'di.
Sim, mas vou ter saudades daquele mundo, porque eram todos como nós desde sempre.
- Üzgünüm ama o alaylı bir şekilde söylüyor.
Notícia de última hora : ele di-lo de forma irónica.
Ona yalan söylediğimi söyle, Oliver.
Diz-lhe que estou a mentir, Oliver. Di-lo.
Malcolm Merlyn'di.
Era o Malcolm Merlyn.
Tüm Floransa Giuliano di Medici'nin yasını tutarken babama saygı göstermeye geldiğiniz için çok yaşayın.
Viemos falar com Amerigo Vespucci. Abençoados sejam por virem prestar homenagens ao meu pobre pai, ignorado enquanto o resto de Florença chorava Giuliano di Medici.
Bizler burada kardeşimi Giuliano di ser Piero di Medici'yi onurlandırmak için toplandık.
Estamos aqui... Estamos aqui para honrar... Giuliano di Ser Piero di Medici...
Söyle.
Di-lo.
Katil Joe Mills'di.
O Joe Mills é o culpado.
"Ve... hepsi... endişe mükemmeller... di"?
"E. Toda. Ansiedade". " Eles.
Aslında o şarkıyı yazan Bobby McFerrin'di.
Na verdade, foi o Bobby McFerrin que escreveu essa música.
- Ama annemin adı... - Jane'di.
- Mas a minha mãe chamava-se...
Dört yaşındaki bir çocuk için Jaye'di.
- Jane. Ou Jaye, para a nossa filha de quatro anos.
Yap.
Di-lo.
İddialar 13'e 1'di.
As hipóteses eram de 13 contra 1.
Roma La Sapienza Üniversitesinden bir bilim adamı ile konuştum.
Eu falei com o chefe de ciência na Sapienza di Roma...
Loki harika bir Dev'di, Helga.
Ela foi uma grandiosa gigante, Helga!
Söyle.. Sevdi.
Di-lo... amado.
Tekmeled-di.
Chutado.
Emd-di.
Chupado...
Di game.
Diz-me.
Bu kadar mı?
Di piu? Queres mais?
Ağzınızdan laf çıksın, tükürük değil lan!
Di-lo! Não urines, cadela!
Benim için sadece "Sam" di.
Era apenas "Sam" para mim...
Calvin'di hatta.
Calvin, na verdade.
- Anlaşmamız 6.000'di.
O acordo era seis mil dólares.
Müfettiş Sullivan Kembleford'un yeni dedektif müfettişi olarak göreve başlıyor.
O Inspector Sullivan vai tomar posse como o novo DI de Kembleford.
Söyle Claire.
Di-lo, Claire.
Nelly'di değil mi?
Sangrou.
Jack'di değil mi?
Jack, certo?
Oh Annenin di hah?
Pare. - Da tua mãe?
Ve bunu sağlayabilecek tek kişi Jamaal Ahmad'di.
O Jamaal Ahmad era o único que podia ajudar-me nisso.
Vakıf hakkında söyleyecek bir şeyiniz varsa, bana söylemelisiniz.
Se tem alguma coisa a dizer acerca da Fundação, di-la a mim.
Hayır, "Kâhin" di.
Não, foi o "Clarividente".
O kendini onun gibi tanıtan Frank Darnell'di.
Esse era o Frank Darnell a passar-se por ele.
Adım Aphid'di. - Aphid mi?
É Aphid.
Ayı çocukların ismini öğrenip onlara geri söylüyor.
O urso aprende os nomes das crianças e depois di-los.
Ne söyledin onlara?
- Di-me o que lhes disseste.
Billy Bailyn'di, şarapçının çırağı.
Foi o Billy Bailyn, o aprendiz de tanoeiro.
Söyle. Hadi Söyle.
Di-lo, di-lo!
Bunu yapan Ariel'di.
Não, foi a Ariel.
- DI Olsson Sarhoş Polisler, Aldatanlar. DI Olsson
O QUE TEM FEITO A POLÍCIA?
Peugeot 405'di. Plakası - Sierra, India, whisky, üç, bir, altı, sıfır.
Era um Peugeot 405, matrícula Sierra Índia Whisky 3160.
Tabii ki, Di Her Şeyi Bilen.
Com certeza.
Daniel'di.
Foi o Daniel.
Wick'di, değil mi?
És o Wick, não és?
John... biraz deli bir İngiliz'di. Eskiden özel harekatçıymış.
O John... era uma espécie de britânico louco ex-elemento das Forças Especiais que se gabava imenso das situações perigosas em que estivera, que matara imensa gente e dizia coisas horríveis sobre os congoleses.