Ne yapmak için tradutor Português
861 parallel translation
- Ne yapmak için?
- O que decidis-te?
Ne yapmak için?
Para quê?
Ne yapmak için?
Pra fazer o quê?
simdi git ve ne yapmak için dogmussan onu yap. Nasil yaptigin umurumda degil, yap iste.
Vai lá fazer aquilo para que nasceste.
Subaylardan biri sordu... "Bu Garibaldiciler, gerçekten Sicilya'ya ne yapmak için geldiler?"'
Um perguntou-me : "o que vêm os garibaldinos fazer é Sicília?"
Ne yapmak için özgür?
Livre para fazer o quê?
- Ne yapmak için, konuşturabilmek için mi?
- E fazer o quê? Obrigá-lo a falar?
- Ne yapmak için?
- Com que objectivo?
Ne yapmak için?
Fazer o quê?
Ne yapmak için?
Para fazer o quê?
Ne yapmak için ihtiyaç?
Para que os querem?
Bu ormanın alaçamları ve köknarları ne yapmak için kullanıla...
Os abetos desta floresta serão utilizados para criar...
Ne yapmak için?
O que?
- Ne yapmak için?
Para fazer o quê?
- Ne yapmak için?
- De fazer o quê?
Ne yapmak için?
- Com que finalidade?
- Ne yapmak için?
- Para fazer o quê?
Ne yapmak için geldiğin de beni ilgilendirmiyor, bilmek istemiyorum.
Porque é claro que você tem suas próprias razões. Porém te dou um conselho.
Ne yapmak için buradayım?
O que estou a fazer aqui? Eu não sei.
Bir şaka yapmak için müthiş bir fikirim var. Biliyor musunuz, ne yapacağım?
Tenho uma bela ideia para uma piada.
Ne yapıyorsan yap, benim için yapmak zorunda olduğunu düşünme.
Faças o que fizeres, não o faças por mim.
Nereye gidiyoruz, ne yapacağız sanırım aklımızdakileri yapmak için iyi bir zaman.
Imagino que é um bom momento para decidir onde vamos e o que faremos.
Bu seçimi yapmak için ne kadar vaktim var?
Quanto tempo tenho para decidir?
Bunu yapmak için ne bekliyorsunuz?
E como é que espera conseguir isso?
Ne zaman Komançilere ortak misilleme yapmak için birliğinizi görevlendirebilirsiniz?
Em quanto tempo pode ter uma Companhia pronta... para agir contra os Comanches?
Onun verdiği ifade üstünde daha fazla yorum yapmak istemiyorum. Bu aksilikler konusunda onun için ne kadar üzüldüğümü söylemekle yetineceğim.
Não tecerei mais comentários sobre o seu depoimento, mas apenas expressarei a minha mais profunda simpatia por ela... em ambos... os infortúnios.
Genç Bayan'ın babası bu dağlara inceleme yapmak için görevli gelmişti. Bir aydır haber alamadık. Başına ne geldiğini öğrenmek istiyoruz.
O pai da senhorita partiu para explorar estas montanhas já há um mês... acho que todos sabemos o que isso significa.
Bu sehirde is yapmak için ne hâllere düsüyoruz artik.
Que é preciso fazer para arranjar emprego, hoje em dia?
Ne yapmak için?
Acha que era para brincar?
Durumu düzeltmek için ne yapmak gerektiğini de biliyor musun?
Sabes o que se pode fazer para a remediar?
Ne yapmak için?
E fazer o quê?
Ne demek "ne yapmak için"? ...
O que queres dizer com "fazer o quê"?
Yolculuk için, ona bir iğne yapmak zorundaydık çünkü, uyandığı zaman, tepkilerinin ne olacağını bilmiyoruz.
Lamento, mas tivemos de lhe dar uma injecção para a viagem e não sabemos qual será a sua reacção quando acordar.
Özgürlük ne istediğinizi yapmak için, ne istediğinizi duman, İstediğim zaman seks olması...
Liberdade para fazer o que quero, fumar o que quero, dormir com quem quero...
O yarbay ne yapmak için geldi?
Sim esse Tenente Coronel veio fazer o que eu sei e vocês também sabem.
Bazen, ne kadar süre bunu yapmak için gücüm olacağını merak ediyorum.
Às vezes, pergunto-me até quando terei forças.
Ee, ne diyorsunuz doktor... yara dokusunun büyümesi için... hiç umut yok mu? Yaranın üzerine makyaj yapmak... hastaya acı verir mi?
Então, doutor, você está dizendo que... embora não haja esperanças de... recuperar o tecido prejudicado... a recomposição do rosto não será dolorosa... para a paciente.
Burada kahvaltı almak için ne yapmak gerekiyor ha?
O que é preciso fazer para se ter o pequeno almoço?
Eğer askerden yeni gelseydin gerçek dünyadan dört yıl boyunca uzak kalsaydın ne çeşit bir avukatlık yapmak istediğini bilmiyor olsaydın ve bir gün eski bir arkadaşın arasaydı ve Birleşik Devletler Başkanı için çalışmak isteyip istemeyeceğini sorsaydı, sen ne yapardın?
Que faria você se ao sair da tropa, depois de 4 anos longe do mundo, sem saber que fazer ao seu curso de Direito, um dia um amigo lhe telefonasse... a perguntar se queria trabalhar para o Presidente dos Estados Unidos?
Parkta yürüyüş yapmak için ceketimi giyerim ama kapıdan çıkamam. Ne yapacağımı bilmiyorum.
Visto o casaco para dar uma volta no parque mas não consigo passar da porta.
Şu taştan yüreğini yumuşatmak için daha ne yapmak gerek?
Que é preciso para derreter esse teu coração de pedra?
Ona yardım için ne yapmak gerekirse yaparım.
Quero ser o que ela mais necessitar.
Resmini oraya astırmak için ne yapmak gerekiyor?
O que é preciso fazer para meter ali a foto?
Ne yapmak için?
- Para quê?
Ve senin izninle biz bu saçma davanın mahkemeye taşınmaması için elimizden ne gelirse yapmak istiyoruz.
E queremos que saibas que, com a tua aprovação, faremos os possíveis para que o caso não chegue ao tribunal.
Ona ulaşmak için ne yaptığınıza bağlı ve yapmak için ne kadar istekli olduğunuza.
Depende do que fez pra juntar até ter de sobra... e do que quer continuar fazendo.
Ama ne zaman tifo bombası işi yapmak için karar verdiğinde, ölüm ve yoksulluk, gibi nedenlerle insanlar,
Mas quando tifóide completou a tarefa das conchas, quando a morte ea miséria hit, as pessoas desiludidas para direcionar seus líderes
Ama ne kadar çok beklerseniz plan yapmak için o kadar çok zamanları oluyor.
Uma hipótese.
İnsanların güvenini kazanmak için daha ne yapmak gerek?
O que hás-de fazer para levar os outros a confiarem em ti?
Mevcut ekonomik koşullarda rakipleriyle rekabet edebilmek için ne gerekiyorsa yapmak zorunda.
Tem de fazer o que tem de fazer... para se manter competitiva no clima económico actual.
Hiçbir şey ama haneye tecavüz edip konuşması için baskı yapmak ne oluyor?
Nada, sem ser entrar na sua casa e obrigá-lo a falar?
ne yapmak istiyorsun 234
ne yapmak istersin 54
ne yapmak istiyorsunuz 24
için 166
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
ne yapmak istersin 54
ne yapmak istiyorsunuz 24
için 166
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
içine gir 16
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptın 710
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yani 731
ne yapıyorsun ya 16
ne yapabilirim 379
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptın 710
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yani 731
ne yapıyorsun ya 16
ne yapabilirim 379
ne yapacağız 1293
ne yapayım 319
ne yapıyorsun orada 124
ne yazık 321
ne yapmam gerekiyor 155
ne yazık ki öyle 24
ne yapıyorsunuz siz 45
ne yazık ki 622
ne yapıyorsun sen 411
ne yapalım 236
ne yapayım 319
ne yapıyorsun orada 124
ne yazık 321
ne yapmam gerekiyor 155
ne yazık ki öyle 24
ne yapıyorsunuz siz 45
ne yazık ki 622
ne yapıyorsun sen 411
ne yapalım 236