Başkaları tradutor Russo
6,745 parallel translation
Dışarıda bizden başkalarının da olduğunu bilmek çok şey ifade ediyor.
Просто знать, что у тебя есть единомышленник, уже многое значит.
Başkalarının savaşı için savaşma zamanım geçti.
Мое время участия в чужих войнах закончилось.
San Diego Polisi başkalarının nerede doğrulandı.
Полиция Сан-Диего проверяет местонахождение остальных.
Nasıl başkalarına laf edebiliyorsun ki, ışık düğmesi yalayıcı?
Как ты можешь осуждать кого-то, лизун выключателей?
- Seni hala seviyorum ama sırf beni incittiğin için başkalarını da incitmeyeceğim.
Я всё ещё люблю тебя, но я не буду причинять боль другим, только потому что ты причинила боль мне.
Ama kendi dünyamızı kontrol etmeye harcadığımız vakitle başkalarını bırakabilmeyi öğrenmeliyiz.
Но время, которое мы тратим на управление нашим миром, это время, которое мы тратим, упуская другое.
Adı da, "başkalarına yardım etmek".
Его зовут Помощь Другим.
Başkalarının adaletsizliklerden acı çektiğini düşünmeden hayatınıza devam edersiniz.
Вы живёте своей жизнью, даже не задумываясь о тех, кто страдает от несправедливости.
- Tabelalarını başkaları da görmüş.
- Еще больше людей должно быть увидели твои рекламные щиты.
Belki de başkalarının fikirlerini umursamamalısın.
Возможно, Вам стоит перестать переживать о том, - что подумают другие? - Вы правы.
Başkalarının işini de.
К чужой работе тоже.
Bırak başkaları da kararlarında yarımcı olsun. Her şeyi yapamazsın.
Позволь другим оказать тебе помощь, ты не можешь делать всё сам.
Başkalarına ajanlık etmek için para alıyorsun bana değil.
Я плачу тебе за шпионаж на меня, а не за мной.
Başkalarının senin şarkılarını söylemesine izin vermiyorsun.
И другие люди не позволят себе петь твои песни.
- Bu mallar başkalarının şarkılarını çalarak ne kadar kazanıyorlar?
Что эти придурки делают для того, чтобы играть чужие песни?
- Tatlım... 30 yıl sonra başkalarının şarkılarını söyleyen çakma gruplara kalacakmışız.
Это случилось. - Дорогой... Клоны знаменитостей после тридцати лет.
Başkalarının içindeki karanlığa çekiliyorsun ama aynı zamanda bundan korkuyorsun.
Тебя притягивает тьма в других, но в то же время ты боишься её.
Başkalarının çalışmalarını kötülemek üzerine vazife mi?
Какое право ты имеешь рвать чужую работу на части?
Onlar mı dedi yoksa başkaları mı söylüyordu bilmiyorum ama süper güçleri varmış.
Не помню, то ли они сами сказали это, то ли просто шла молва, что якобы они обладают какими-то сверхчеловеческими способностями.
"Başkalarına oldu mu diye bakmama gerek yok".
" в подтверждение того, что...
" Bu başkalarına oldu.
" это произошло с кем-то другим.
Hepsi yalan söyler, korkar başkalarına zarar verir.
Они все лгут, они все боятся, они причиняют другим боль.
Sonra başkaları geldi.
Потом последовали другие.
Onlara yardım etmekten, başkalarına yardım etmekten bıktım. Bu boku yürütmeye çalışmaktan bıktım.
Мне надоело пытаться приспособить их и вместить все, и я... мне надоело сделать все это говно работать.
Hayatı boyunca, bir dizi şiddet eylemi tecrübe eden birey toplumda kalıcı ve anlamlı bir role sahip olma umudunu kaybeder ki bu da onu kendisini veya başkalarını öldürmeye götürecek bir kimlik bunalımına sokar.
в результате которого индивид теряет всякую надежду на значимую роль в обществе, и начинает убивать остальных или убивает себя.
Bu başkalarına söylediğimiz bir hikâye.
Мы эту историю скармливали людям.
Başkalarıyla güzelce oynayamamış gibi görünüyor.
Кажется, он с окружающими не дружил.
Tavuk! Başkalarının yemeğini sormadan almak ayıptır.
О! Курочка! Некультурно брать чужую еду без спроса.
Bu başkaları annenizse ayıp değildir.
Все нормально, если еда мамина.
Başkalarının göremediği özelliklerden insanları tanıyorsun.
Вы узнаете людей по их особенностям, которые не видны другим.
Artık başkaları tarafından yönetilmiyorum.
И больше не буду никому подчиняться.
Kendi acımla o kadar boğulmuştum ki, başkalarının neler yaşadığını görememişim.
Я была так глубоко в колодце моей собственной боли что не могла видеть ничего другого
Evet, ben inanıyorum ki bu kadın, yatak odasında kocasına hizmet ederken başkalarını düşünen sadık kadından daha dürüsttür.
- Да, эта женщина более порядочная, чем верная жена, которая спит со своим мужем, а думает о другом.
Deneyimlerime göre, klasik müzik severler arada bunu başkalarına da söyleyebilirler.
Обычно любители классической музыки сразу видят друг друга.
Başkalarını kontrol etmeye çalışmak işe yaramıyor. Asla.
контролировать других – тупиковая затея.
Başkalarına korktuğumu göstermekten.
- Что люди поймут, что я боюсь.
Yaptığın şey yüzünden başkalarının da acı çekmesini istemiyor musun?
Разве не хочешь, чтобы за твой поступок поплатился другой?
Bak, sen burada bekle, ve ben başkalarına sorayım.
Слушай, почему бы тебе здесь не подождать, а я пока... схожу и спрошу у остальных.
- Hayır ama başkaları ediyor. - Var olup olmadığından bile şüpheliler.
Они сомневаются, что он вообще существует.
Başkalarının arkasında yaşayan Oğlan Kralsın sen.
Вы малолетний король, скрывающийся за чужими спинами.
Bütün hayatım başkaları tarafından düzenlendi. - Ama sen seçmekte özgür oldun.
Всё в моей жизни решалось другими, а у тебя была свобода выбора.
Ama başkaları beni katil gibi gösterip dışarıda fink atarken ben burada kalmaya dayanamıyorum.
Но я не могу просто сидеть тихо здесь пока кто-то там пытается сделать все, чтобы это выглядело как убийство.
Başkalarını tehlikeye sokmak için iyi bir mi oldun?
Слишком просто оставить мальца в опасности?
Lucy başkalarının hayatına ışık tutardı ama kendikini hep saklardı.
Люси освещала жизни других людей, но в свою никого не пускала.
- Tanrım. - Evet. Başkalarının ölmesini istemiyorsan Rockwell'le konuşmamıza izin ver.
- Да, поэтому если вы не хотите, чтобы умер еще кто-нибудь, вам лучше дать нам поговорить с Роквеллом.
Ona içki alsaydım başkalarından yardım alma umudu kalmazdı.
Я подумал, пусть я куплю ему выпить, все равно весь вечер он проторчит, желая, чтобы на моем месте оказался другой.
Bak, sadece başkaları yapmadan seni şimdiden dolduruyorum.
Слушай, я ввожу тебя в курс дела, пока этого не сделали другие.
Bunu bana yapan kişinin hala dışarıda başkalarına zarar vermesini istiyorum.
Я хочу, чтобы человек, который причинил мне боль, был ещё жив, чтобы продолжал причинять боль другим людям.
Başkalarının kaçması için de yardım etti.
Потом напали на меня.
Sonra başkalarına ulaşmaya başladım.
А потом стал выходить на контакт с людьми.
-... başkaları için çok zor olmalı.
- обойти его.
başka 730
başka bir isteğiniz var mı 22
başkan 645
başkanı 24
başka bir gün 31
başkan yardımcısı 27
başka zaman 121
başka biri mi var 22
başkanım 138
başka yok 64
başka bir isteğiniz var mı 22
başkan 645
başkanı 24
başka bir gün 31
başkan yardımcısı 27
başka zaman 121
başka biri mi var 22
başkanım 138
başka yok 64