Söyleyebilirim tradutor Russo
4,699 parallel translation
Peki, iyi haber, daha iyi hissetmeye başladığını söyleyebilirim.
Хорошие новости, могу сказать, что вам уже лучше.
Oldukça iyi göründüğünü söyleyebilirim.
По моему все отлично.
- Gitmelerini söyleyebilirim.
Я прикажу им уйти.
Afrika'nın dış politika öncelikleri ile ilgili konuşmaların cehennem azabından farksız olduğunu söyleyebilirim.
Вы пропустили прекрасную речь про приоритеты внешней политики в Африке.
Dosyaların renk kodları ile ayrıIdığını ve organize edildiğini söyleyebilirim.
Мне сказали, все файлы уже упорядочены и рассортированы по цветам.
.. ama bunun müziğin içimize işlemesinin.. .. tek yolu olduğunu söyleyebilirim.
Я могу заверить вас, что это единственный способ что эта музыка будет чтобы попасть в наши кости.
Bunu nasıl kibarca söyleyebilirim?
Как бы это сказать помягче?
Boncuklara karşı ilgisini bilemem ama, başka kızları sevmediğini söyleyebilirim.
И я конечно не могу судить о её любви к бисеру, Но я знаю, что она никогда не любила других девушек
Şunu söyleyebilirim ki evlat, genetik çok acımasız olabiliyor.
Да, приятель, генетика. С ней, блин, не поспоришь.
Olay yerine ilk gelen biri olarak söyleyebilirim ki bu intihar değil.
Это не самоубийство, нужно начать расследование.
Evet, söyleyebilirim.
Она моя сестра, и да, я могу.
Bir ışık olduğunu söyleyebilirim.
Это был, словно свeт. Tакоe...
Nate'in diğer evinin yerini söyleyebilirim!
Есть одно место
Aile olmasa bile insanlara özlemin güçlü bir duygu olduğunu söyleyebilirim.
Но даже без семьи, я точно уверен, что жажда быть с другими людьми очень могущественна.
Bu geceki ev sahibinden çıtır. Bunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Более привлекательным, чем сегодня хозяюшка, это точно.
Deneyimlerime dayanarak... bunun, sıradan bir hayaletli ev vakası olmadığını söyleyebilirim.
Исходя из моего опыта, это не классическое явление призраков.
Ailemin tüm aileler gibi karmaşık olduğunu söyleyebilirim.
Знаешь, у меня в семье полно проблем, но не больше, чем в любой другой.
Bunu gizli tutmam gerek. Ama şunu söyleyebilirim, bu tam gelişmiş bir cinayet soruşturması...
Это же расследование убийства...
Onunla çok uzun süre çalıştım ve onu çok iyi tanıyan biri olarak söyleyebilirim ki, Ocean İlçesinin sahip olduğu en iyi polislerden biriydi.
Мы работали вместе в течение многих-многих лет. И я могу сказать вам из первых уст, что она отличный офицер, округ Оушен должен надеяться, что такие еще будут.
Böylece Kit ve Ella evlendiler ve size iyilik perisi olarak söyleyebilirim ki krallığın gördüğü en adil ve en iyi kalpli hükümdarları oldular.
Итак, Кит с Эллой поженились, и как её фея-крёстная могу вам сказать, что люди почитали их самыми справедливыми и добрыми монархами за всю историю страны.
- Hayır, "yalan söyleyebilirim" demek bu.
- Нет, ты можешь соврать.
Zor bir doğum olduğunu söyleyebilirim.
Должен сказать, роды были трудными.
Başka ne söyleyebilirim bilmiyorum.
Я не знаю, что сказать.
Kayıtlarla ilgili birşey hiç duymadım Tommy. Ama kulağıma gelse bile, İcabına bakılacağını söyleyebilirim.
Я ничего о них не знаю, но если бы знал... я бы сказал, что о них уже позаботились.
Araştırmalara göre konuşacak olursak yaygın bir psikolojik fenomen olduğunu söyleyebilirim.
Основываясь на моих исследованиях, я бы классифицировал это как узнаваемый психиатрический феномен.
Apple'ın ihtiyaç sahibi okullara bağış yaptığını gururla söyleyebilirim,
Для меня гордость, что Apple жертвует компьютеры малообеспеченным школам,
New York Times'ın ön sayfasını 5 dakikada ezberleyip sana 5 hafta boyunca ezberden söyleyebilirim.
Я могу запомнить передовицу "Нью-Йорк Таймс" за пять минут и повторить её спустя пять недель.
Sanırım depresyonda olduğumu söyleyebilirim.
Можно сказать, что фактически у меня депрессия.
Ne söyleyebilirim?
Ну что сказать?
Bana göre ne anlama geldiğini söyleyebilirim.
Мне кажется, я знаю, что это значит.
Jay, kadın tecrübem sıfır. Bu durumun dönüşü olmadığını söyleyebilirim.
Джей, у меня нет опыта с женщинами, и я уверяю тебя, что обратной дороги нет.
Ancak Amerika'ya geldiğimden beri ilk defa gerçekten mutlu olduğumu söyleyebilirim.
Но кажется, я могу сказать, впервые после приезда в Америку я действительно счастлива.
Bunu söyleyebilirim değil mi?
Я же могу так говорить, да?
Doktor Dreimann, sanki yengemi tanıyor gibi konuştunuz ama tanımıyorsunuz ve şunu söyleyebilirim ki bugünkü kararınızı duysaydı, "Avusturyalıyım" demeye utanırdı.
Доктор Драйман, вы говорите так, будто знали мою тетю. Но это не так и могу вас уверить. после решения, которые вы приняли сегодня,... ей было бы стыдно называться австрийкой.
Orada nasıl kadınlar var bilmem ama ilgilenmediğimizi söyleyebilirim.
Какую бы бабу ты там ни прятал, сразу скажу, нам не интересно.
Ama ben senin için düşüncelerimi söyleyebilirim
Зато я придумала кое-что для тебя.
- Ona söyleyebilirim.
- Я мог бы переговорить с ним. - Если не затруднит.
Ama Strago işin içindeyse, şu kadarını söyleyebilirim ki bu bir ulusal güvenlik sorunudur.
Однако, если речь идет о Страго, это неотложный вопрос национальной безопасности.
Benim durumumda, haklı olduğunu söyleyebilirim.
В моем случае, могу с уверенностью сказать, что ты права.
Dudaev daha düşünmeden ben onun ne yapacağını söyleyebilirim. *
Я могу сказать, что будет делать Дудаев пять минут, прежде чем он даже думать об этом.
Yani, isterseniz enstrümansız da söyleyebilirim.
Я имею ввиду, я мог бы спеть капелла... если вы хотите.
Homie, sonunda sana parayı nasıl kazandığımızı söyleyebilirim.
Гомерчик, наконец-то я могу тебе сказать как мы на самом деле раздобыли деньги.
Şundan bir tane daha içsem söyleyebilirim.
Еще один бокал и я возможно тебе расскажу.
Sana gerçek ismini söyleyebilirim!
Я скажу тебе твоё настоящее имя!
Ama size şunu söyleyebilirim, alınan önlemlerin hepsi bu ülkenin çıkarları doğrultusundaydı.
Но вот, что я вам скажу, принимая меры, мы руководствовались только интересами этой страны.
En fazla İpek Yolu'nun ilk yöneticisi olmadığımı söyleyebilirim.
"Я с уверенностью, могу сказать, что" "я не первый администратор Silk Road."
Ben Ross'un ablasıyım ve şunu söyleyebilirim ki o hayatı boyunca dürüst ve onurlu bir adam oldu.
Я сестра Росса и я могу сказать вам, что он был человеком слова и чести всю свою жизнь.
Ama doğru, asıl sorunuza gelirsek yeni neler söyleyebilirim?
Но, возвращаясь к вашему вопросу, - что я могу добавить?
Bunun yanlış olduğunu söyleyebilirim.
Я чувствую, тут что-то не так.
Kesinlikle söyleyebilirim.
Мне определённо это заметно.
- İsterseniz bunu söyleyebilirim.
Я могу это сказать.
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyleme 186
söyle bana 1105
söylemeyeceğim 91
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyleme 186
söyle bana 1105
söylemeyeceğim 91
söyleyeceğim 241
söylemem 123
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemedin 49
söylemek istediğim 130
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söylemiyorum 60
söylemem 123
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemedin 49
söylemek istediğim 130
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söylemiyorum 60
söyle ona 443
söylediğim gibi 241
söylediler 23
söylemem gerek 33
söylemedi 153
söyle bakalım 455
söyleyin bana 123
söyledin mi 33
söyleyemem 305
söylemedim mi 39
söylediğim gibi 241
söylediler 23
söylemem gerek 33
söylemedi 153
söyle bakalım 455
söyleyin bana 123
söyledin mi 33
söyleyemem 305
söylemedim mi 39