Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ W ] / Was it not

Was it not перевод на турецкий

16,194 параллельный перевод
It's not that I was expecting a parade, but where's my parade?
Bir tören falan beklemiyordum ama nerede törenim.
I'm not gonna get another vacation day for the next three years of my life, but I thought it was important for me to be here for my mom.
Önümüzdeki üç yil için bir gün bile iznim olmayacak, ama düsündüm de burada annemle olmak benim için en önemli sey.
I enrolled, Hanna, but it's not like it was four years ago when the only thing I had to worry about in freshman year was catching something from a communal shower curtain.
Ben kaydoldum Hanna, ama durum dört yıl önceki gibi değil. O zamanlar ilk senemizde endişelenecek tek şeyimiz ortak duş perdesinden hastalık kapmaktı.
So you're not even going to deny it was you.
Yaptığını inkar bile etmeyeceksin.
Is it possible that he's not the guy we thought he was, that maybe he's better than we thought he was?
Sandığımız gibi biri olmaması mümkün mü acaba? Belki sandığımızdan daha iyi biridir?
It was a million years ago, and it's not like I didn't know that Oliver cheated on me.
Aradan o kadar sene geçti ve sonuçta Oliver'in beni aldattığını biliyordum pekâlâ.
I wish it was that simple, but now that we've played that card, they've undoubtedly adapted to it, but we just beat a group of robot bees using a superhero doohickey, and if that's not high-five-worthy,
Keşke o kadar basit olsaydı, ama artık o hamleyi yaptığımız için kesin adapte olmuşlardır. Ama bir grup robot arıları süper kahraman aleti kullanarak alt ettik bunun uğruna bir beşlik çakılmazsa neye çakılır bilmem.
I was never in it for that, not ever.
Bu işe asla onun için girmedim.
By now, everyone knows that Laurel was killed in the Iron Heights prison riot, and while it's true that she was an assistant district attorney, that's not what she was doing there that night.
Artık herkes Laurel'ın Iron Heights hapishanesindeki ayaklanmada öldürüldüğünü biliyor. Yardımcı Bölge Savcısı olduğu doğru olsa da o gece orada bölge savcılığı yapmıyordu.
There was a time I would have thought this was my fault, that I brought this darkness upon us, but now I know it's not my fault.
Eskisi gibi olsaydım, bunun benim hatam olduğunu bu karanlığı başımıza benim getirdiğimi düşünürdüm. Fakat şu an benim hatam olmadığını biliyorum.
Might our guardian angel be the Green Arrow? This was a line item on the budget list, and it's still not fixed, and they have the gall to fire me.
Bizim koruyucu melek Green Arrow olabilir mi? Bu bütçe listesinde bir satır öğesi oldu Ve hala sabit değildir,
That's weird, it's not what I was thinking either.
Nitekim benim de değildi.
- But, uh... - Is it maybe not everything you hoped it was going to be?
- Belki her şey umduğun gibi gitmiyor değil mi?
No matter how good it was for short track racing it was not going to be a suitable car for Europe because it simply didn't have the top speed.
Kısa yol yarışı için ne kadar iyi olursa olsun Avrupa için uygun bir araba olmayacaktı Çünkü sadece en üst hız yoktu.
This whole time I thought I was succumbing to darkness, and... it's not at all what we thought it was.
Tüm bu zaman boyunca karanlığa çekildiğimi düşündüm, ama... düşündüğümüz gibi değilmiş.
Well, it's not my finest work, but I was under extreme duress.
Ustalık eserim değil ama aşırı baskı altındaydım.
It was not helpful... Slean brawling with Beowulf.
Slean'in Beowulf'a sataşması da buna hiç yardımcı olmadı.
I'm not seeking your permission to do this, but I'd rather it was with your blessing.
Bunu yapmak için iznini beklemiyorum ama senin onayınla yapmayı yeğlerim.
It was not a date.
- Randevu değildi.
It was not designed to be, but...
- Bu amaçla tasarlanmadı ama...
It was fear, I think... of being older than she is, and getting older by the second and wanting to feel not that.
Korktuğum için, sanırım. Ondan yaşlı olduğum ve her saniye daha da yaşlandığım için. Ve böyle hissetmek istemediğim için.
Well, I haven't discussed it with her yet, but I was thinking why not have Margot take over the East Coast operations for the firm?
Daha onunla konuşmadım ama bence Margot da firmanın Doğu Yakası işlerini devralabilir.
So, maybe it's different in England, but that was a person, not a package.
İngiltere'de nasıl diyorsunuz bilmiyorum ama o bir paket değil, insandı.
My high school boyfriend, um, knocked me up and, um, I ran off with him and had Dylan, and it was not good.
Lisedeki erkek arkadaşım beni hamile bıraktı ve onunla birlikte kaçıp Dylan'ı doğurdum ve hiç iyi değildi.
Are you sure it was the airline and not you?
Eminmisin? Havayolu kaybetti, sen değil yani.
He told you lies because it was inevitable, but you must decide ifyou want him, and ifyou can forgive him or not, that's the real problem.
Bu durum kaçınılmaz olduğu için sana yalan söyledi. Senin yapman gereken, onu isteyip istemediğine affedip affedemeyeceğine karar vermek. Asıl mesele bu.
- Not such a good idea, was it?
- Hiç iyi bir fikir değildi, değil mi?
But it was not enough.
Ama bu yeterli değildi.
Your martyrs may have been on fire, Father, but it was not for the Christian faith.
O şehitler tanrımız için yanmış olabilirler, Ama Hristyan inançları için yanmadılar.
It was here yesterday, but someone erased it from the log, and... it's not here.
Dün buradaydı ama biri listeden silmiş ve tablo da yok.
I seen somethin'out there, but I'm not sure what it was.
Orada bir şey gördüm ama ne olduğundan emin değilim.
Not if it was inconvenient for them.
Onlar için uygun değildi çünkü!
But it's not doing like it was.
Eskisi gibi işe yaramıyor ama.
Well, I know it may not interest you, but I was thinking it might Sally-Ann.
Senin ilgini çekmeyebilir tabii ama Sally-Ann'in çekebilir.
I got a B +, which was actually pretty good because I only spent, like, an hour on it.
Pekiyi not almıştım ki aslında oldukça iyi çünkü üzerine sadece bir saat çalışmıştım.
Ever since my mother was kidnapped, and the Shadow World invaded my life, so many Downworlders have helped me, not even thinking about what it might cost them.
Annem kaçırıldığından ve Gölgeler Dünyası hayatımı işgal ettiğinden beri birçok Aşağı Dünyalı, neye mâl olacağını düşünmeden bana yardım etti.
No, no, it was not a joke,
Hayır, şaka değil.
It's true, son, I told you that, but, it was in other times, I did not have the experience...
Doğru ya, ben söyledim ama o farklı bir dönemdi. Tecrübesizdim...
This party was not sanctioned by the school, but it was advertised at the school.
Bu partiyi okul onaylamadı, ama okulda ilan edildi.
He was told to tame the bird... not to love it.
Ona kuşu eğitmesini söylemiş sevmesini değil.
It was the Clave that gave the order, not Lydia.
Emiri Merkez verdi, Lydia değil.
I got shot while I was running away. It's not that.
Kaçmaya çalışırken silahla vuruldum.
"It was a difficult decision for me not to return..." But I know my husband.
" Geri dönmeme kararı vermek benim için zordu ancak kocamı tanırım.
It doesn't matter whether he was unconscious or not, whether he lives or dies.
Bilincinin kapalı olup olmaması önemli değil. Yaşayıp yaşamaması da.
I do not know if he was a hostage. I think it was a traitor.
O tarafı geçmek zorunda olabilir.
Well, it's not like our boy was out collecting for the Red Cross.
Herifin Kızıl Haç'ta görevli olduğu da söylenemez.
I know, and they'll get it, but- - Whatever was being done to them, it may not be over.
Biliyorum ve alacaklar da....... ama üstlerinde ne yapıldıysa bitmemiş olabilir.
And it was always you trying to tell me what to do. It's not happening this time.
Sen normalde bana yapmam gerekenleri söylüyorsun ama bu sefer olmayacak.
Clearly, your conditioning was not as thorough as it should have been.
Belli ki geçenki beyin yıkama işlemi istediğimiz kadar detaylı olmamış.
Look, you may not want to believe it, but what if...? I was wrong.
Bak inanmak istemeyebilirsin ama ya yanıldıysam mı?
I assumed it was Arietta, and I'm not afraid of him.
Arietta olduğunu düşünmüştüm. Ondan korkmuyordum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]