Başından beri перевод на английский
5,590 параллельный перевод
Sanırım başından beri yanlış yoldaydık.
Guess we had it wrong all along.
Başından beri böyle düşünüyorsun.
You thought it the whole time.
Bu arada bendim, Herb. Hem de başından beri.
And by the way, it was me, Herb, the whole time.
Başından beri yanımızdasın.
You've been here since the beginning.
Taa, en başından beri, sevgilini öldürdüğünü biliyordu.
He knew you killed your lover all along.
Başından beri yerin altındaki sürüngen sen misin diye düşünüyordum.
Was beginning to think that you just crawled out of the ground.
- Benimle en başından beri oynadın.
You played me from the start.
Hatırlatmak amacıyla, bu da daha büyük bir davadaki son değişiklik. Borç Meleği olarak da bilinen Calvin Diehl 1980'lerin başından beri 50'den fazla insanı öldürmüş ya da iddiasına göre "onurlu bir şekilde ölmelerine" yardım etmiş.
As a reminder, this is the latest twist in a larger case, that of serial killer Calvin Diehl, aka the angel of debt who has killed, or as he claims, "helped to die in dignity,"
Ama başından beri anlaşmaya çalıştım.
But all along, I have tried to negotiate,
Başından beri Joy'un kuyusunu kazıyorsun Peggy!
You've been plotting against her from the very beginning, Peggy!
Başından beri genel olarak anlatıyorum, sen üstüne alınma.
Of course, when I say "you," you know I don't mean you personally.
Başından beri seni dinlemeliydim.
I should've listened to you all along!
- Başından beri planın buydu.
- This was your plan all along.
Başından beri istediğim buydu.
A welcome change.
O kısım başından beri doğruydu.
Well that, that was true already.
O kıştan hatırladığım şeyler aşağı yukarı o aptal film üzerinde çalışmam mantıklı bir şeyler ortaya çıkarmaya çalışmam başından beri yapamayacağımı bilmem yapmayı istediğimiz şeyin mümkün olmasını ama bizim için imkansız olmasının farkında olmam.
Pretty much all I remember from that winter is working on that stupid film... that made some kind of sense and knowing the whole time that I couldn't... to make the thing we wanted to make but it wasn't possible for us.
Başından beri devamlı kavga edip duruyoruz.
Hey, we've been fighting right alongside you the whole way.
En başından beri tam nasıl bir çevrem olacağını biliyordum ve her bir ipliğimden çıkan buluşlarımın muhteşem sanat eserleri olacağını biliyordum.
From the very beginning, I knew exactly what my medium would be and I knew, with every fiber of my being that... that my creations were going to be tremendous works of art.
"en başından beri burada olmalıydın, seni ahmak."
"you should have been here at the start, you idiot."
- Brownen başından beri yalan söyledi.
- Bronwen lied from the start.
O iş, taa en başından beri, lânetliydi zaten.
Dude, it was doomed from the beginning, man.
Taa en başından beri, onun götünü kolluyorum.
I have had his back from the beginning.
Ama o, başarı kazandığı için işin içinde olmak isteyen yeni iyi gün dostlarıyla yapmak yerine en başından beri bize inanan adama, yani Steven'a gitmeliyiz diyor.
And he decides rather than make it with any of his new, fair-weather friends, who now wanna be in business with him because he made a hit, we should go back to the guy who believed in it originally,
Bütün bu planın becerdin edilmiştir. - başından beri.
This whole plan has been fucked since the beginning.
- Başından beri haklıydı!
He's been right all along! This is crazy!
Muhtemelen başından beri seni kandırıyor. Paranı alabilmek için.
She probably set you up from the beginning so she could get our money.
Kuzgun Kral'ın tasarladığı büyü başından beri onlardı. Başka bir gayeleri yoktu.
They are the spell the Raven King has spun and that is all they have ever been.
Ve bu kişi Norman'ın çevirdiği dümene en başından beri suç ortağı olmuştu.
And this guy had been complicit with Norman's ruse right from the start.
Neler olduğunu nihayet anlamıştık, bunu daha önceden anlamadığımız için de çok aptal hissettik, hükümetin başından beri yapmak istediği buydu.
We eventually figured out what was going on. And we felt so foolish for not having recognized that that was the government's intention from the beginning.
En başından beri Öpülmesi Yasaklar listenin en üstüne kazılmalıydım.
I should have always been tattooed At the top of your no-kiss list, Naomi.
sitesi tarama oldu kolluk kuvvetleri ile satıcılar ve alıcılar olarak poz başından beri İpek Yolu'nun varlığını.
The site was crawling with law enforcement posing as vendors and buyers from the very beginning of Silk Road's existence.
Başından beri bizimle oynuyorsun.
You have been playing us from the start, all right.
En başından beri olan biteni göremedim.
From the beginning, I couldn't see what was happening.
Siz puştlar başından beri benim için gelmediniz değil mi?
You motherfuckers aren't here for me at all, are you?
Başından beri planın bu muydu?
your alive?
Birbirimizi öldürmek başından beri insan doğasında var, değil mi?
Man from the beginning men have been killing each other, right?
Bu adamları siktir et. Başından beri bizi kullanıyorlardı.
They've been using us from the beginning.
Başından beri neden annemi dinledim ki?
Uh, why did I just listen to mom from the start?
Başından beri kendine çalışıyordu. Sana söylediğim gibi.
He's been working for himself all along,
- Başından beri istediğin bu değil miydi?
Bastard is that what you wanted from the start?
Karısının kendisini başından beri sevmediğini düşünüyordu.
He was thinking his wife doesn't love him at all anymore
- Gerçek şu ki başından beri asla sana ait olmadı.
The truth is he was never yours to begin with.
Başından beri dönüşmüş...
I've been a vampire this whole...
Başından beri garipti, tamam mı?
It was strange from the start, OK?
Sana en başından beri güvenmeliydim.
I should have just trusted you from the start.
İşin en başından beri oynuyor.
He was there when I started it all.
Yani en başından beri sadece kardeş değil rakip varislerdi.
And so it was, that from the first, they were not only brothers but rivals for the throne.
- Reese beni başından beri takip ediyormuş.
Why am i on here? reese has been following me reese has been following me all along.
Hunley bizi kapattığından beri, kontrolsüzlükleri aldı başını gitti.
And since Hunley shut us down, they've been escalating unchecked.
İlk tarla işçisi Mississippi bataklığından sürünerek çıkıp da acılarını fonografa kaydettiğinden beri payımızı almak için yanıbaşındaydık.
Since the first field hand crawled out of a Mississippi swamp and croaked his miserable blues into a wax cylinder, we've been here, taking our piece.
Jack, lütfen böyle konuşma senin suçun değil başından beri seni dinlemeliydim nasıl bu kadar safım ben ya _ iyi insanlar sandım onları hep yanılıyorum amına koyayım
Jack, please don't say that. It's not your fault. I should've listened to you from the beginning.
başından beri biliyordum 21
başından beri biliyordun 16
berivan 44
basın 48
basınç 29
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20
başından beri biliyordun 16
berivan 44
basın 48
basınç 29
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20