Bırak beni перевод на английский
28,684 параллельный перевод
- Bırak beni!
- Let go!
- Rahat bırak beni ya!
Oh, gimme a break!
- Marissa Gomez. Bırak beni.
Get off me.
Öldüreceğim seni! Bırak beni!
My men will find out what he's done with the bodies.
Bırak beni! Bırak beni!
Gracias, Agent Garrett.
Bırak beni!
Great work.
Cevap vereceğim o yüzden bırak beni.
I'll tell you. So let go of me.
Bırak beni.
Let go of me.
Bırak beni.
Let me go.
- Bırak beni be.
- Get off me.
- Billy, bırak beni ya.
- Billy, get off of me.
Bırak beni ya.
Get off.
Bırak beni!
Let me go!
Rahat bırak beni.
Leave me alone.
Bırak beni!
- Let go of me! - Whoa, whoa, whoa, whoa, whoa.
Bırak beni!
Let go of me!
Beni rahat bırak Tulip.
Leave it alone, Tulip.
Beni serbest bırakıyorsun.
You're letting me go.
- Bırak beni.
- Let me go.
Beni kontrol etmeyi bırak.
Don't check in on me.
Bırak Elizabeth'e kalbi kırık yalnız bir Kraliçe olduğum haberlerini versin. Düşündüğü gibi beni baştan çıkardığını sansın.
Let him bring news to Elizabeth that I am the lonely, brokenhearted queen she thinks I am and that you have seduced me.
Şimdi beni yalnız bırak.
Now leave me.
Beni yalnız bırakın.
Leave me alone.
Beni rahat bırak.
Just leave me be.
Bu beni dul bırakır.
It would make me a divorcee.
İşi bırakıyorum dedim ama onlar beni bırakmadı.
I told them I was out, but they said they wouldn't let me.
Beni bırakıp gideceğini sanıyordum.
I thought you were just dropping me off.
Bırakın beni.
Unhand me! I say!
Beni nasıl böyle yüzüstü bırakırsın?
How could you have let me down like this?
Bırakın beni, hata yapıyorsunuz.
Excuse me, this is a mistake.
Bırakın beni.
Put me down, no!
Bırak beni, dostum.
Get off me, bro.
Şimdi, beni serbest bırak yoksa bu kasabada öleceksin.
Now... set me free... or you'll die in this town.
- Beni bırak kahrolası!
- Set me free, goddamn it!
Şimdi beni yalnız bırak.
Now just leave me alone.
Rahat bırakır mısın beni?
Could you just leave me alone?
Beni yalnız bırakın!
Leave me alone!
Beni kandırmayı bırak.
Stop dumping me.
Birkaç paket için beni bırakıyor musun?
Are you leaving me because a package came?
Bırakın beni!
Let me go!
Bırakın beni!
Let me out!
Beni burada bırak.
Just leave me here.
Şimdi beni rahat bırak.
Now leave me alone.
- Belki beni biraz yalnız bırakırsanız...
Maybe if you just laid off for a little bit...
- Beni rahat bırak.
- Leave me alone.
- Sadece beni rahat bırak.
- Just leave me alone.
Bırakın beni!
No! Let get of me!
Beni yalnız bırak.
Leave me alone.
Siz, çenenizi kapatın ve beni müvekkilimle yalnız bırakın.
You, shut your mouths, and leave me with my client.
Beni de her şeyden habersiz bırakıyorsun.
You keep me in the dark most of the time.
Niye beni Bay Arrieta'ya bakmak zorunda bırakıyorsunuz?
Why-why are you making me look at Mr. Arrieta?
bırak beni gideyim 32
beni 794
benito 18
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni 794
benito 18
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
benim için fark etmez 98
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18