Sabah 11 перевод на английский
542 параллельный перевод
Plana uygun olarak, 27 Temmuz'da kamptan beraber kaçtık ve Stovendam yük gemisiyle bu sabah 11 : 15'te karaya çıktık.
I escaped with her, as arranged, on the 27 th ofJuly... and came ashore this morning at 11 : 15, from the freighter Stovendam.
Ama sabah 11 de gelirseniz, memnuniyetle seremoniyi yaparım.
However, if you'll come tomorrow morning at 11 : 00...
Sabah 11'de görüşürüz.
I'll see you at 11 in the morning.
O yüzden her sabah 11'de markete gelip bir şeyler alacaktı ben de gerektiğinde gidip onunla konuşabilecektim sanki tesadüfen karşılaşmış gibi.
So she was to be in the market every morning about 11 : 00, buying stuff. And I could sort of run into her there any day I wanted to. Sort of accidentally on purpose.
İngiltere'den gelen vapur, sabah 11'de limana girmiş.
That there steamer from England docked at Saxford 11 a.m.
Yarın sabah 11 : 00'de, Kuyumcular Rıhtımı numara 36.
Tomorrow morning at 11 : 00, at 36, Quai des Orfevres.
Yarın sabah 11'de sana söylemeyi düşünüyor.
He means to tell you tomorrow morning at 11 : 00.
Pan-American, sabah 11.00.
Pan-American, 11 : 00 A.M.
Belki de yarın sabah 11'de evimizde yapılacak toplantıya katılırsınız.
Perhaps you would attend a meeting at my house... at eleven o'clock tomorrow morning.
Bu sabah 11.52'de bir doz formül aldım ve birkaç dakika içinde 20'de 20 görüş gücüne sahip ve kesecik iltihabı olmayan,.. ... üniversiteli bir çocuk gibi davranmaya başladım.
At 11.52 this morning, I took a dose of the formula, and in a few minutes I began to behave like a college boy, with 20l20 vision and no bursitis.
Birisi beni sabah 11 : 00'de uyandırsın.
Have someone call me at 11 : 00 tomorrow morning.
Bu sabah 11 : 30'dan itibaren, hiçbir şey.
Well, since this morning about 11 : 30, nothing.
Aynı sabah 11 : 40'da Niki çiftliğinden ayrıldı.
At 11 : 40 that morning, Nikki left his farm.
Yarın sabah 11'de Paris'ten verdiğim haberleri kaçırma.
Just catch my broadcast, tomorrow morning, 11 : 00, from Paris.
Başbakan bizi yarın sabah 11 : 00'da görmek istiyor.
The prime minister would like to see us tomorrow morning at eleven o'clock.
Bu sabah 11... 25 te, tüm yerel kanun uygulayıcı şubeler... ünlü Hudson kızkardeşler etrafında gelişen... kaçırma-öldürme gizemine Özel Detaylar atfetmişlerdir.
At 11 : 25 this morning all local law-enforcement agencies had assigned special details to the kidnap-slaying mystery that surrounds the famed Hudson sisters.
- Yarın sabah 11 civarı.
- Tomorrow morning about 11.
20 Temmuz 1956, Sabah 11.20.
JULY 20, 1956... 11 : 20 A. M.
Sabah 11 : 00'de seni dünkü metro çıkışında bekliyor olacak.
He expects you at 11 : 00 a.m. at the same Metro exit as today.
Üzgünüm madam, fakat sabah 11'e kadar kasa açılmayacak.
I'm sorry, madame, but the vault does not open until 11 : 00 in the morning.
11 Eylül sabahı en son kendisinden haber aldığımızda bu kulede sıkışıp kalmıştı.
Last report they had on him the morning of 9 / 11, he was stuck in this tower.
"Yarın sabah saat 11'de bekleyin beni!"
Expect me tomorrow morning at 11 o'clock! "
Buraya bir itiraf yapmaya geldim - Sabah saat 11'de etmesi oldukça güç bir itiraf.
I came here to make a confession - a confession hard to make at 11 : 00 in the morning.
Otelden bu sabah 11'de... genç ve güzel bir kız gibi ayrıldım.
I left the hotel at 11 : 00 this morning... a young and lovely girl.
Bu küçük orduyu sabah saat 11 sularında görebilirsiniz.
You see the little army about 11 a.m.
Bu sabah saat 11.15 de Başbakanımız halka yaptığı bir açıklamayla İngiltere'nin Almanya'yla savaş hâlinde olduğunu bildirmiştir.
At 11 : 15 this morning, the Prime Minister... speaking to the nation from Number 10 Downing Street... announced that Great Britain is at war with Germany.
Pazar sabahı 11.
11 : 00 Sunday morning.
Sabah 8 : 00 dan, Bombardımanın başlıyacağı saat 11 : 00 e kadar.
From 8 : 00 in the morning, when the bombardment begins until 11 : 00.
Babam her sabah saat 11'de bir kadeh içerdi.
Daddy used to have a glass every morning at eleven.
Onlara, seninle olduğumu söylemeni istiyorum Gece 11 : 30'dan sabah 3'e kadar.
I want you to tell them that I was there with you from 11 : 30 until 3 in the morning.
Daha da ötesi, bu sabah saat 11'de Papa ile bir görüşme ayarladı.
What's more, he's arranged an audience with the pope at 11 : 00 this morning.
- Yarın sabah saat 11 : 00'de buluşalım.
Let's say tomorrow morning at 11 : 00.
Pazartesiydi. 11 Haziran sabah saat 6 : 15.
It was Monday, June 11, 6 : 15 a.m.
Saat daha sabahın onbiriydi.
It was only 11 o'clock in the morning.
Gece 11 olmadan çalışmaya başlamaz ve sabahın erken saatlerine kadar devam eder.
He thinks nothing of starting work at 11 : 00 at night... and working until the small hours of the morning.
Yarın sabah saat 11 : 00'de tiyatroda olabilir misin
Can you be at the theater at 11 : 00 tomorrow morning?
Bütün tartışmalı trafik davalarına Cuma sabahı saat 11.00de görülüyor.
All contested traffic cases are heard Friday morning at 10 : 00.
Saat sabahın 11'i.
IT'S 1 1 : 00 IN THE MORNING.
Ne olmuş saat sabahın 11'iyse?
SO, IT'S 1 1 : 00 IN THE MORNING.
Saat sabahın 11'i ve güneş parıldıyor.
( Daniel ) SO, IT'S 1 1 : 00 IN THE MORNING AND THE SUN IS OUT.
Yarın sabah, saat 11'de, tam zamanında.
Tomorrow morning, 11 o'clock, on time.
Yarın sabah, saat 11'de, tam zamanında.
New jokes. Tomorrow morning, 11 o'clock, on time.
Önümüzdeki cumartesiden bir hafta sonra, sabah saat 11.10'da aranacak ve 61.Cadde'deki Timothy Swardon Sanatoryum'una götürüleceksin.
One week from next Saturday, you will be called for at 11 : 10am and taken to the Timothy Swardon Sanitarium, 84 East 61st Street.
Sabah yapacağı ilk işin telefonla aramak olduğunu söylemişti.
11 : 30. He said he'd call first thing in the morning.
Bu sabah, standart doğu saatiyle 11'de dünyaya ilk inişler, Newark, New Jersey'in hemen dışındaki bir bölgeye yapıldı.
At 11 : 00 this morning, eastern standard time the first of these landings took place in an area just outside of newark, new jersey.
Sabahın üçünde yatar. 9 : 00 ile 11 : 00 arası at biner.
In bed at 3 : 00 a.m. Riding from 9 : 00 to 11 : 00.
Sabah 10 : 00 veya 11 : 00 civarı Su 68 derece civarında olur 68 derece.
About 10 : 00 or 11 : 00 in the morning, the water should be around 68 degrees. 68 degrees.
11 Şubat. Sabah uyandığımda...
February 11... when I woke up this morning...
Saat : Sabah 9 : 11.
Time 9 : 1'1'am.
- Yarın sabah saat on birde, efendim.
- Tomorrow morning at 11.00, sir.
Sabahın onunda gece elbisesiyle etrafta dolaşamam ki.
I can't appear at 11.00 in the morning in an evening dress.
11 numara 26
11 00 18
sabah 162
sabaha 19
sabah 5 44
sabah 6 54
sabah 4 42
sabah 9 27
sabahleyin 42
sabah 8 42
11 00 18
sabah 162
sabaha 19
sabah 5 44
sabah 6 54
sabah 4 42
sabah 9 27
sabahleyin 42
sabah 8 42
sabah oldu 62
sabah görüşürüz 127
sabah 10 40
sabah 3 24
sabahları 23
sabah 7 50
sabah mı 28
sabaha görüşürüz 62
sabahın 4 22
sabahın 3 17
sabah görüşürüz 127
sabah 10 40
sabah 3 24
sabahları 23
sabah 7 50
sabah mı 28
sabaha görüşürüz 62
sabahın 4 22
sabahın 3 17