Sabahın 5 перевод на английский
545 параллельный перевод
Michael, saat sabahın 5 : 30'u, farkında mısın?
Michael, do you realize it's 5 : 30 in the morning?
Görüyorsunuz, işe gitmek için sabahın 5'inde ayrılıyorum... ve artık dayanacak gücüm kalmadı
You see, I leave to work at 5 : 00 in the morning, and I just don't have the strength anymore.
Neden şelale sabahın 5'inde beni buraya çekiyor?
Why should the Falls drag me down here at 5 o'clock in the morning?
Tekrar başladığımız gece neredeydin? Sabahın 5'ine kadar seni bekledim.
Where were you the night we started again, when I was waiting for you until 5 o'clock in the morning?
Ne çektiğimi nereden bileceksin? Sabahın 5'inde kalkıp Paris'e uç 12'de Old Vic'e içmeye git bütün gün basın ve TV röportajlarında ter dök 10'da eve dönüp bir İskoç futbolcunun öldürülmesine adı karışmış eşcinsel nemfomanyak bir uyuşturucu bağımlısıyla uğraş!
What do you know about getting up at 5 : 00 in the morning to fly to Paris back at the Old Vic for drinks at 12 sweating the day through press and TV interviews then getting back here at 10 to deal with a homosexual nymphomaniac drug addict involved in the murder of a Scottish footballer?
Hepsi sabahın 5 : 25'inde.
All that at 5 : 25 a.m.
Sabahın 5'iydi. 25 sene önce.
It was 5 : 00 in the morning 25 years ago.
Sabahın 5'i.
It's 5 : 00 in the morning.
Jean, saat sabahın beşi.
Jean, it's 5 : 00 a.m.
Sabahın beşinde mi?
At 5 : 00 in the morning?
Sabahın beşinde tuhaf tuhaf şakalar.
Funny jokes at 5 : 00 in the morning.
Saat sabahın beşi.
It's 5 : 00 in the morning.
Tamam. Ama yarın sabah erkenden, gemi kıyıya yanaşmadan önce koridorun sonundaki 5 numaralı kamaraya gitmelisin.
But early tomorrow morning, before the ship docks, you must go to the cabin at the end of the corridor, cabin number 5.
Saat neredeyse sabahın beşi.
It's about 5 : 00 in the morning.
Sabahın beşinde eve döndüğünde sarhoştu.
He was drunk when he came in at 5 : 00 a.m.
Sıcaktan kaçınmak için yarın sabah beşte yola çıkacağız.
We'll start at 5 : 00 in the morning to miss the heat.
Neden pazar sabahı 5.00'te basın toplantısı yapılıyor?
Why a special press conference at 5 : 00 on a Sunday?
Çarşamba sabahı 5 : 00'te, uçağımız havaalanınıza inecek.
I didn't say - - at 5 : 00 wednesday morning, our plane will land at your field.
Yarın sabah 5 : 30'da sokaktaki polisler vardiya değiştirecek. O zaman geleceğim.
At 5 : 30 tomorrow morning the cops change shifts in the alley, I'll come for you then.
Seijuro Yoshioka gelecek. Onun bazı adamları da tanık olarak bulunacak. Yarın sabah saat 5'te Ichijoji Tapınağında.
Seijuro Yoshioka will come seconded by a few of his men tomorrow morning at five to the Ichijoji temple
" Bu vesileyle meydan okuyuşunu kabul ediyor ve Ichijoji Tapınağındaki çam ağacının orada bir karşılaşma için sana söz veriyorum. 19 Şubat günü sabah saat 5'de.
I hereby accept your challenge and promise to have a match with you at the Ione pine tree of the Ichijoji temple at 5 A.M., February 19th.
Senin yaşında bir kızın, sabahın beşinde dışarıda olması doğru mu?
Should a girl like you be out till 5 : 00 a.m.?
Sabahın beşine kadar Teksas'la ilgili bir şeyler okudum.
I read about Texas until 5 : 00 this morning.
Sabahın beş buçuğunda uyanmaya alıştırıldım.
I'm used to cussing the music at 5 : 30.
Sabahın beşinde, dışarıda, kimliksiz ne arıyordunuz?
What were you doing out at 5 a.m. without an ID?
Randevumuz yarın sabah 5'te Sainte-Anne Burnu'nda.
Our rendezvous is at Pointe Sainte-Anne at 5 : 00 tomorrow morning.
Yaz aylarında saat 9'da bu oda resmen fırın gibi olur... bu yüzden sabah 5'te ameliyata girerim.
These summer months this room gets like a bake-oven by 9 : 00 in the morning... so I operate at 5 : 00. That means you get up at 4 : 00.
Saat gece yarısını geçti ve sabah 5'te yine ameliyat var.
It's now after midnight and we operate again at 5 : 00.
Saat sabahın beşi.
5 : 00 in the morning.
Sabahın beşi.
5 : 00.
- Yarın sabah, saat 5.07'de.
- Tomorrow morning, at 5.07 hour.
Bağırma alıştırması yapmak için sabahın beşinde telefon mu edilir?
You call after 5 a.m. to practise hollering? No.
Siz hepiniz sabahın 4'üne, 5'ine kadar oturun lütfen.
You must all stay up till 4 or 5 : 00 in the morning.
Sabahın 5'i.
It's 5am!
Sabah saat 5'te uyanıyorum, sırf Neely "ışıldasın" diye.
I gotta get up at 5 in the morning and sparkle.
Sevgilim, saat sabahın 05 : 00'i.
Please, Hubert. It's 5 o'clock in the morning.
Saat sabah 5, yarışın 13. saati, Ferrari-Porsche rekabeti tüm hızıyla devam ediyor öndeki iki araba arasında sadece 12 saniye var :
It is 5 : 00 a. m., the 13th hour of the race, and the Ferrari-Porsche battle continues unabated with only 12 seconds separating the two lead cars :
Neville, son kocam bay Davisson'ın her sabah saat 5 : 30'ta kalktığını biliyor muydun?
Did you know, Neville, that my late husband, Mr Davisson, was up at 5 : 30 every morning of his life?
Onlardan Hitler'in birliklerinin 5 Temmuz sabahı saat 2.30'da saldırıya geçmeyi planladıklarını öğrendik.
For them, we knew that the troops of Hitler they planned to initiate the attack to 2h30 of the morning of 5 of July.
Biliyorsun, burayı yarın sabah saat 5'e kadar terk etmemiz gerekebilirdi o yüzden, eğer gelmeseydin, bu gece çıkıp, seni alıp gelecektim.
You know, we didn't get holed up in this place till about 5 : 00 this morning, so I was gonna go back out and pick you up tonight.
Bu sabah saat 9'da Central Park'taki sıcaklık 35.5 derece idi, ve yakın zamanda bir düşüş beklenmiyor.
The temperature in Central Park at 9 a. M is 96 degrees with no relief in sight.
Jeff'in evine gittim, daktilosunu kullandım sabahın beşine kadar.
I went to Jeff's, tapped the typewriter'till 5 in the morning.
Aradaki tek fark, diğer erkekler idama sabah beşte giderken, ben yarın sabah altıda gideceğim.
The difference is that all men go eventually, but I go at 6 : 00 tomorrow morning. I was supposed to go at 5 : 00, but I have a smart lawyer.
Bu sabah da bu kadar şirretçe davranmamış olsaydın,.. ... bütün günü sevişerek geçirebilirdik. 5'e kadar tabii.
If you weren't behaving like such a horse's rectum we could've been touching and fondling all day until about 5 : 00 when I got to go to rehearsal!
Saat gecenin on ikisi, ve mikrofondaki Gece Kuşu sabahın beşine kadar sizlerle olacak.
twelve midnight, and time for the Midnight Bird to be with you from now until 5 a.m.
Senden son isteğim ;... yarın sabah burdan ayrılıp o beşinin yerini bulman... ve davranışlarını kontrol etmen!
You're to finish them for me You'll leave here tomorrow... to locate the 5 of them and keep an eye on their behavior
- Sabahın beşinde.
- At 5 o'clock in the morning.
Burası gibi yerlerde dimetrodon gibi 3,5 metrelik pelikozor türlerinin kayaların üstünde sabahın ilk saatlerindeki güneşin altında güneşlendiklerini hayal etmek kolaydır.
In places like this it's easy to imagine some 12-foot species of pelycosaur, like dimetrodon, lying basking on the rocksin the early morning sun.
Lanet yatak odasını evin önüne koyuyorsun, Doo ve güneş her sabah 5'de doğup, gözlerimi alıyor.
You put the dadgum bedroom in the front of the house, Doo, and the sun comes in every morning at 5 : 00 and shines in my eyes.
Saat sabahın beşi ve güneş henüz doğmuş.
It is 5 : 00 in the morning, and the sun has just risen.
Yarın sabah 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10.
Real duel! Tomorrow morning! 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10.
5000 53
5 dakika 58
50 dolar 140
5 dolar 97
500 dolar 118
50 mi 29
5 milyon dolar 16
5 yıl 23
5 milyon 44
50 bin 33
5 dakika 58
50 dolar 140
5 dolar 97
500 dolar 118
50 mi 29
5 milyon dolar 16
5 yıl 23
5 milyon 44
50 bin 33
5000 dolar 18
5 cm 20
5 km 54
50 sent 30
5 metre 23
5 kilo 16
5 numara 55
5 saniye 33
5 dolar mı 16
50 dolar mı 28
5 cm 20
5 km 54
50 sent 30
5 metre 23
5 kilo 16
5 numara 55
5 saniye 33
5 dolar mı 16
50 dolar mı 28
500 mü 19
sabah 162
sabaha 19
sabah 5 44
sabah 6 54
sabah 4 42
sabah 9 27
sabahleyin 42
sabah 8 42
sabah oldu 62
sabah 162
sabaha 19
sabah 5 44
sabah 6 54
sabah 4 42
sabah 9 27
sabahleyin 42
sabah 8 42
sabah oldu 62
sabah görüşürüz 127
sabah 10 40
sabah 3 24
sabah 11 17
sabahları 23
sabah 7 50
sabah mı 28
sabaha görüşürüz 62
sabahın 4 22
sabahın 3 17
sabah 10 40
sabah 3 24
sabah 11 17
sabahları 23
sabah 7 50
sabah mı 28
sabaha görüşürüz 62
sabahın 4 22
sabahın 3 17