Sana söz verdim перевод на английский
458 параллельный перевод
Sana söz verdim, Curley.
I gave you my word, Curley.
Pekala, sana söz verdim ama.
ALL RIGHT, I PROMISED YOU!
- Baba, sana söz verdim.
- Pop, I promised you...
Sana söz verdim.
I said you have my word.
Vadi için sana söz verdim.
I promised you the valley.
Sana söz verdim.
I promised you that.
- George, Sana söz verdim.
- George, I gave you my promise.
Sana söz verdim.
I promised you.
Tamam sana söz verdim ama o kadar.
You have my word, but that's all.
Olmaz, sana söz verdim.
No, I promised.
Evet sana söz verdim.
Yes, that was my promise.
Sana söz verdim geleceğime.
I gave you my word.
Huntoon, sana söz verdim.
Huntoon, I gave you my word.
Ayın sonunda eve göndereceğime sana söz verdim ama bir sakıncası var mı?
I promised to send you home at month's end, but do you mind?
baba sen dinlen! ...... sana söz verdim zaten
Papa, you get some rest I did promise, no more fighting.
Biliyorsun Mateo sana söz verdim ama gücüm yok.
You know, Mateo, I promised for tonight, but I haven't the strength.
Sana söz verdim.
You have my word on that.
Söylemeyeceğime dair sana söz verdim.
I promised you I shouldn't.
- Sana söz verdim, Mesillo'yu kurtarmak için mümkün olan herşeyi yapacağım.
I give you my word, I'll do everything possible to save councillor Mesillo.
Sana dönmeyeceğime dair söz verdim.
I've given a solemn promise never to return to you.
- Sana söz mü verdim?
- I promised you? When?
Söz verdim sana.
I have your word.
Sana ne söz verdim?
What did I promise you?
Biliyorum sana tekrar görmek için söz verdim.. ama sen bazı şeylerden kaçıyorsun?
I know I promised I wouldn't ask you this again... but why are you running away from things?
- Sana sırt çevirmeyeceğime dair babama söz verdim.
- I pledged never to turn against you. - I asked for no pledge.
Sana bir söz verdim.
I've just promised you something.
Tüm hayatım boyunca sürse bile babanın intikamını alman için sana yardım edeceğime söz verdim.
I swore to help you avenge your father even though it took my whole life
Sana göz kulak olacağıma dair Erik'e söz verdim.
I promised Erik I'd take care of you.
Ve o zaman, eğer sana bakmamı ve senin olanları hatırlamamanı sağlarsa seni benden farklı yetiştireceğime dair Tanrı'ya söz verdim.
And I promised God right then, if he'd let me keep you, and you not remember, I'd bring you up different from me.
Zamanı geldiğinde sana yardım edeceğime söz verdim.
I promise to help you when the time comes.
Söz verdim sana.
You have my word.
Sana kimsenin işine, karışmayacağıma dair söz verdim.
I did promise I won't get involved in these matters.
Sana söz verdim.
I gave you my word.
Sana bu adamı getireceğime söz verdim ama önce yakalamam gerekiyordu!
Billee, now, I promise you this man, but I gotta have him first!
Sana yepyeni bir oyuncak alıcağım.Söz verdim ya.
I'm gonna get you a brand new puppy. Didn't I promise you? Didn't I?
Sana yük olmayacağıma dair söz verdim.
Why not? I promised you I wouldn't be a burden.
Seni kollarımda tutuyordum, Muhammed, Müslüman, ve sana burada bir prens gibi davranılacağı konusunda ona söz verdim.
I held you in my arms, Mohammed, muslim... and I promised her that you'd be treated like a little prince here. And why didn't they ever come back?
Sana bir söz verdim.
I made you a promise.
Kendi kendime söz verdim, bir daha sana rastlarsam konuşmayacağım.
I told myself that if I met you again, I wouldn't speak to you.
Sana elden vereceğime dair söz verdim.
I promised I'd hand-deliver it directly to you.
Sana üç şey söz verdim :
I promised you three things :
Sana hiçbir sey sormayacagima söz verdim. Ve sanirim bunca yil boyunca da kahrolasi sözümü tuttum!
I promised not to ask questions, and I've kept my bargain over the years.
- Sana söz verdim.
- How?
Anne-babana sana gözkulak olacağım konusunda söz verdim.
I promised your mum and dad to look after you.
Oh! hayır Marnie'ye sana artık para vermeyeceğime dair söz verdim.
Uh, no, no, I promised marnie I wouldn't give you any money.
Bunu bilmiyorsun ve... sana söylemiyeceğime dair Vincent'a söz verdim... ama bagajında birşey var ve milyonlar değerinde
You don't know this... And I promised Vince that I wouldn't tell you... But he's got something in the trunk that's worth millions.
Sana altın için söz verdim, ve altınını alacaksın.
I promised you gold, and gold you shall get.
Babana sana göz kulak olacağıma dair söz verdim.
I promised your father I'd take care of you.
Başka bir şey söylemeyeceğime dair söz verdim, fakat sanırım, sana bir sürprizi var.
I have promised not to say anymore, but I think he's got a surprise for you.
Sana bir söz verdim ben onu iptal etmek istiyorum.
I made you a promise and I wanna break it.
Sana bir söz mü verdim?
Did I promise you something?
sana söz veriyorum 235
sana söz 31
söz verdim 82
verdim 70
sana aşığım 57
sana ne 162
sana ihtiyacım var 442
sana bir şey sorabilir miyim 124
sana birşey sorabilir miyim 28
sana da 296
sana söz 31
söz verdim 82
verdim 70
sana aşığım 57
sana ne 162
sana ihtiyacım var 442
sana bir şey sorabilir miyim 124
sana birşey sorabilir miyim 28
sana da 296
sana da merhaba 35
sana bir şey göstereceğim 128
sana güveniyorum 285
sana inanmıyorum 372
sana ne oldu böyle 91
sana inanıyorum 323
sana söylüyorum 711
sana diyorum 139
sana da iyi şanslar 18
sana bir şey söylemek istiyorum 85
sana bir şey göstereceğim 128
sana güveniyorum 285
sana inanmıyorum 372
sana ne oldu böyle 91
sana inanıyorum 323
sana söylüyorum 711
sana diyorum 139
sana da iyi şanslar 18
sana bir şey söylemek istiyorum 85