Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ N ] / Ne yapıyorsun öyle

Ne yapıyorsun öyle перевод на французский

255 параллельный перевод
Yukarılarda ne yapıyorsun öyle?
Qu'est-ce que tu fais là-haut?
Ne yapıyorsun öyle?
- Qu'est-ce que tu fais?
Sen ne yapıyorsun öyle?
Ça va pas!
Ne yapıyorsun öyle dizlerinin üzerinde?
Que fais-tu à genoux?
- Ne yapıyorsun öyle?
- Que fabriquez-vous?
O puroyla ne yapıyorsun öyle?
Hors de Cuba, tu n'es personne.
Sen ne yapıyorsun öyle? Oyalanma demedim mi sana?
Tu perds ton temps à jouer.
- O çocukla ne yapıyorsun öyle?
- Que faites-vous à ce garçon?
Gina ne yapıyorsun öyle?
Qu'est-ce que tu fais?
Kendine ne yapıyorsun öyle?
Qu'est-ce que tu te fais?
Ne yapıyorsun öyle?
Qu'est-ce que tu fous?
Karanlıkta ne yapıyorsun öyle?
Qu'est-ce que tu fous dans le noir?
Sen ne yapıyorsun öyle?
Qu'est-ce que tu fais?
Resimlerime ne yapıyorsun öyle?
Que fais-tu avec mes tableaux?
Haruko! ? Orada ne yapıyorsun öyle?
Haruko, peux-tu me dire ce que tu fais ici?
- Sen ne yapıyorsun öyle?
Tu fais quoi, là?
O motora ne yapıyorsun öyle?
Pourquoi tu bousilles ta bécane?
Smokey, arkada ne yapıyorsun öyle?
Smokey, de quoi vous faire revenir ici?
Selam, orada ne yapıyorsun öyle koca adam?
Qu'est-ce que tu fais là-haut, mon grand?
Sen ne yapıyorsun öyle?
- Qu'est-ce que vous faites?
O baltayla ne yapıyorsun öyle?
Qu'est-ce que tu fais avec cette hache?
Sen ne yapıyorsun öyle?
Que diable fais-tu?
Pijamaların içinde ne yapıyorsun öyle?
Vous êtes encore en pyjama?
O şeylerle ne yapıyorsun öyle?
Tu fais quoi avec ça?
- Oh, öyle mi? - Burada ne yapıyorsun?
Ah oui, c'est ça?
- Ben mi? - Hem de çalım yapıyorsun. - Hiç de öyle değil.
Tu deviens ridicule, pour ne pas dire prétentieux.
Bu öyle bir iş işte! Ama sen bu işi 16 yıldır yapıyorsun.
Tu ne le savais pas?
Orada ne yapıyorsun öyle?
Que faites-vous, là-haut?
Sen bir hayvansın. Ben de senden hoşlanmıyorum. Hayvanlar yaşamak için öldürürler, sen de öyle yapıyorsun.
Comme vous dites, pensons au Président d'abord, nous ne comptons pas...
- Ne yapıyorsun öyle?
Que faites-vous?
Ne yapıyorsun sen öyle daha sıkı çalış.
Tous les mêmes! Tu te remues, toi?
Ne yapıyorsun öyle?
Qu'est-ce que tu fais?
Ne yapıyorsun sen öyle?
- Oui! - Eh! Qu'est-ce que tu fais?
Orada ne yapıyorsun sen öyle? Aşağı in!
Qu'est-ce que tu fais, toi, là-haut?
Orada ne yapıyorsun sen öyle?
Qu'est-ce que tu fais là-haut?
Üzerindeki mermilerle ne yapıyorsun, öyle?
Qu'est-ce que tu fais là, habillé en Indien?
- Ne yapıyorsun sen öyle?
Que fais-tu là?
Ne yapıyorsun sen öyle?
Qu'est-ce que tu fais?
Öyle mi? Ne zamandan beri oyunculuk yapıyorsun?
- Vous êtes actrice depuis longtemps?
Ne yapıyorsun sen öyle?
Qu'est-ce que tu fous?
Öyle mi? Başka ne iş yapıyorsun?
Vous en avez plusieurs?
Ne yapıyorsun öyle? Kimsenin bizi takip etmediğinden emin misin?
Je m'assure qu'on ne nous suit pas.
Öyle düşünüyorsan burada ne yapıyorsun?
Que fais-tu ici, si c'est ton opinion?
Öyle biriyle sen ne yapıyorsun?
Vous ne devez pas vous amuser avec un tel client.
Ne yapıyorsun sen öyle?
Je te tiens! Mais que fais-tu donc?
Orada ne yapıyorsun sen, öyle?
Qu'est-ce que tu fous là-haut?
Kiralık araba. - Dışarıda ne yapıyorsun sen öyle?
Que trafiques-tu, bon sang?
Ne diye öyle bir şey yapıyorsun ki?
Pourquoi tu fais ces conneries?
- Ne yapıyorsun? - Öyle mi?
Comment on fait?
- Sen ne cehennem yapıyorsun öyle?
- Qu'est-ce que vous faites? - Désolé.
Hayır, o numaralara göre boyuyor.. Sen öyle değilsin.Ne yapıyorsun?
Non, il fait du coloriage, pas toi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]