Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ P ] / Peki ya siz

Peki ya siz перевод на французский

527 параллельный перевод
Ve 1 teşekkür ederim efendim peki ya siz bayım?
Ne te mouche pas, Dawker arrêterait d'enchérir!
Peki ya siz bu konuda ne yapacaksınız?
Que comptez-VOUS faire pour régler ce problème?
Peki ya siz?
Mais vous?
Peki ya siz?
- Et vous? - J'y arriverai.
- Peki ya siz Bayan Cooper?
- Et vous, Mme Cooper?
Peki ya siz, Bay Allnutt?
Et vous, Mr Allnut?
Peki ya siz Bay Oxly?
Et vous, M. Oxly?
Peki ya siz Bayan Dannreuther?
- Et vous, Mme Dannreuther?
Peki ya siz?
Et vous?
- Peki ya siz?
- L'aimez-vous?
Gene de capcanlıyım. Yiyorum, içiyorum ve o işte de çok iyiyim. Peki ya siz?
Je regrette, je suis très vivant, je mange bien, je bois bien et très bien aussi... et vous, cher ami!
Peki ya siz, Bay Blaisdell?
Et vous, M. Blaisedell?
- Peki ya siz?
- Vous en voulez?
Peki ya siz, doktor?
Et vous, docteur?
Peki ya siz?
Oui, mais comment...
Peki ya siz? Eski dostsunuz.
Tandis que vous, vous êtes de vrais amis.
- Peki ya siz Bayan Lampert?
- Et vous, Mme Lampert?
- Peki ya siz? - Bence yapabilir.
- Et Kiyokawa?
Peki ya siz?
- Et vous?
- Peki ya siz çocuklar?
- Et vous?
Peki ya siz, Cochrane?
Et vous, Cochrane?
Müdürüm, peki ya siz?
Je ne veux pas être tué par quelque chose d'invisible.
Peki ya siz ne yapıyorsunuz orada?
Et vous, qu'est-ce vous faites là?
Sayın Büyükelçi'nin böyle bir şey yapması kesinlikle... - Peki ya siz, Henri Senechal misiniz?
Il est impossible... — Henri Sénéchal?
- Peki ya siz çıktınız mı?
Vous, vous êtes sortie?
- Peki ya siz?
- Mais vous?
Peki ya siz ne yapıyorsunuz?
Ne restez pas là! Venez.
Peki ya siz, Komiser?
Si on parlait de vous?
Peki ya siz Bay Devlin.
Et à propos de vous, monsieur Devlin?
Peki ya siz, Bay Brimmer?
Et vous, M. Brimmer?
Peki ya siz?
Et toi?
- Peki ya siz bayım?
la glace. Et vous?
- Peki ya siz?
- Et vous?
Ve yozlaşmış biri değilsiniz. - İşte bu yüzden burada kalmamalısınız. - Peki ya siz?
Vous n'êtes pas corrompu... donc, pas fait pour cette ville.
- Peki ya siz? - Ben de öyle düşünüyorum.
- Je pense aussi.
Peki ya siz Coccioli? Siz de iğrenç biri değil misiniz? En iyi şekilde davrandım ben!
- C'est vous, le dégueulasse.
Peki ya siz hanımefendi?
Et vous, mademoiselle?
- Peki ya siz ikiniz?
Et vous deux?
- Peki ya siz Çavuş Gibbs?
Et vous, sergent Gibbs?
Peki ya siz, bayım?
- Et vous?
- Peki ya siz?
- Et toi?
Peki, ya siz?
Et vous?
Peki ya siz, hanımefendi?
Qu'en pense la patronne?
Peki ya siz Bay Katz?
Et vous, vous partez vraiment?
Peki ya sana, buradaki adamlar bu uçak için acele etmemizin siz pilotların hayatını riske atacağını söylüyorlar dersem?
Que diriez-vous si vous appreniez que les experts estiment qu'il ferait courir des risques aux pilotes?
- Onlar gerçekten tanrıya inanıyor. - Peki siz neden buradasınız?
Alors que faites-vous ici?
Peki ya siz Bayan?
Même question pour madame.
- Peki ya siz?
Comment avez-vous été épargnés?
Peki ya siz Bayan?
Et vous madame? Encore mieux.
Peki ya siz çocuklar?
Et vous?
Siz kızın peşine düşeceksiniz, peki ya benim kırık bacağım?
Vous serez en mesure d'obtenir la belle, maintenant, avec ma jambe

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]