Sanırım var перевод на французский
6,255 параллельный перевод
O zaman... Sanırım varım.
Donc... je pense que je vous suis.
Sanırım var.
Je pense qu'elle a fait.
Sanırım bir problem var.
S'il vous plaît. Il semble y avoir un problème.
Sanırım bir sorunumuz var.
Je pense qu'on a un problème.
Sanırım bir iş için bana ihtiyacınız var. Yoksa Archer depoda kurşunu bana çoktan sıkmıştı.
J'imagine que vous avez besoin de moi, sinon Archer m'aurait tuée à l'entrepôt.
Ama sanırım artık yolumda çok güzel şeyler var.
Mais maintenant je vois une certaine prospérité venir vers moi.
- Sanırım adaletsizliğe alerjim var.
Je pense que je suis juste allergique à l'injustice.
Sanırım bir planım var.
Je pense que j'ai un plan. C'est presque l'heure.
Efendim, sanırım bir sorunumuz var.
Monsieur, je pense que nous avons un problème.
Sanırım Charming ve Morada bölgesi için uygun biri. Ancak onda biraz yerel bilgi eksikliği var.
Elle convient pour Charming et Morada, mais elle ne connait rien au réseau local.
Sanırım tam burada ölü bir bölge var, ölü ses bölgesi, şunu dinle.
Je pense qu'on a une zone morte, une zone audio morte ici. Écoute ça.
Sanırım babasının gizlilik ile ilgili bir derse ihtiyacı var.
Je suppose que le vrai père a besoin d'une leçon de discrétion.
Sanırım bir şey var.
Je pense J'ai juste la chose.
Pekâlâ, sanırım bir laboratuvarınız var.
J'imagine que vous avez un labo.
Sanırım sülfata alerjim var.
Je crois que je suis allergique aux sulfites.
Ama sanırım bu olayı çözmenin tek bir yolu var.
Mais je pense qu'il n'y a qu'une seule façon de démêler cette situation.
Hayatta asla kaçamayacağın şeyler var sanırım.
Je suppose qu'il y a des choses. auxquelles on n'échappe pas.
- Sanırım birkaç saate ihtiyacım var.
Je pense que j'ai besoin de quelques heures
İlişkilerimi batırmak sanırım genlerimde var.
C'est dans mon ADN je suppose.
Teğmen, sanırım burada ufak bir sorunum var.
Lieutenant, j'ai un petit problème.
Bak, sanırım gerçekten güzel bir projem var.
Je pense que j'ai une très bonne idée.
Sanırım daha öğrenecek çok şeyim var.
Je suppose que j'ai beaucoup à apprendre.
Affedersiniz Sayın Yargıç, sanırım bir yanlış anlaşılma var.
Pardon, Votre Honneur. Je pense qu'il y a une erreur.
Sanırım varım.
Pour. Vraiment?
Sanırım bu disketlerde Hasan cinayetini Chambers'a bağlayan bir şeyler var.
Les disquettes contiennent de quoi lier Chambers au meurtre d'Hassan.
Sanırım onunla hala bitmemiş bir şeyler var.
On dirait que tu as une affaire pas résolue avec lui.
Sanırım şeyimde bir sorun var.
Quelque chose cloche avec mon...
Sanırım bir fırın var ama burası soğuk.
Je pense qu'il y a une chaudière. Mais il fait froid.
Çünkü sanırım burada biri daha var.
Car je pense qu'il y a quelqu'un avec moi.
Sanırım hâlâ halletmem gereken birkaç şey var.
- Non. Je crois que j'ai encore quelques petites choses à régler.
Sanırım Bishop'ın buna benden daha çok ihtiyacı var.
Même si je pense que Bishop en aurait encore plus besoin.
- Sanırım burada bir çek var.
Je crois que vous avez un chèque là. Quoi?
O tişört var ya, " sanırım beni takan birisi ile...
Vous connaissez ce t-shirt "Je crois que vous m'avez confondu avec quelqu'un..."
Sanırım yardımına ihtiyacım var.
Je crois que j'ai besoin de ton aide.
Sanırım bir fikrim var.
Je pense que j'ai une idée.
Bayiimi açık unuttum ve sanırım bir problemim var.
J'ai laissé mon étalage de journaux ouvrez. JE pensez que j'ai un problème de la tache.
Sanırım Erlich'in birkaç önerisi var.
Je crois qu'Erlich a quelques remarques.
- Sanırım menüde biz varız.
Je pense que c'est nous, le menu. Les poumons.
Ward, sanırım büyük bir sorunumuz var!
Ward, je crois que l'on a un gros problème!
Bir planın var sanırım.
Je suppose que vous avez un plan.
Sanırım hepimizin zaafları var.
Je suppose que nous avons tous nos points faibles.
Sanırım silahta bir sorun var anne.
Maman, celui-là déconne.
Sanırım bahsettiğim şey hakkında bir fikrin var.
Je pense que vous avez une idée de ce dont je suis en train de parler.
Sanırım numarası bir tek sizde var.
J'imagine que vous êtes le seul à avoir son numéro.
Sanırım bir satranç kurbanımız daha var.
Je crois que nous avons une autre victime du tueur d'échecs.
Patron, sanırım o konuda bir problemimiz var.
- Commandant, je crains que cela ne pose un problème.
Biraz tuhaflık var sanırım. Evet, evet.
Tout à l'air bizarre.
Sanırım Jessie'nin söyleyecekleri var ve Jordy, artık sana böyle diyeceğim, senden açık olmanı istiyorum.
Je pense que Jessie a quelque chose à dire et, Jordy, parce que je tes appelais maintenant, je te demande d'être ouvert.
- Tıraş makinası var eğer istersen? Bu konularda sorunum yok sanırım.
Je pense que je suis bon pour cette zone.
Sanırım bir tanık var.
On dirait qu'il y a un témoin.
Sanırım konuşacağımız çok şey var.
Je pense qu'on a beaucoup à nous dire en fait.
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
sanırım 5390
sanirim 35
sanırım öldü 20
sanırım oldu 18
sanırım olur 20
sanırım ben 59
sanırım bu 88
sanırım buldum 30
sanırım öyle 707
sanırım 5390
sanirim 35
sanırım öldü 20
sanırım oldu 18
sanırım olur 20
sanırım ben 59
sanırım bu 88
sanırım buldum 30
sanırım öyle 707
sanırım anladım 39
sanırım o 59
sanırım evet 122
sanırım öyle oldu 17
sanırım bu kadar 32
sanırım hayır 76
sanırım yok 57
sanırım buraya kadar 19
sanırım hepsi bu kadar 33
sanırım bu doğru 26
sanırım o 59
sanırım evet 122
sanırım öyle oldu 17
sanırım bu kadar 32
sanırım hayır 76
sanırım yok 57
sanırım buraya kadar 19
sanırım hepsi bu kadar 33
sanırım bu doğru 26