Seninle bir anlaşma yapacağım перевод на французский
62 параллельный перевод
Seninle bir anlaşma yapacağım, Martin.
Je vous propose un marché.
Pekala. Seninle bir anlaşma yapacağım. Hawaiililerin hasarını karşılarsanız, meseleyi unuturum.
Je veux bien fermer les yeux... si vous dédommagez les Hawaïiïens.
- Tamam, seninle bir anlaşma yapacağım.
- Je te propose un marché.
Şerif, Seninle bir anlaşma yapacağım.
Shérif, je vous propose ceci.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
On va conclure un marché.
Tamam, seninle bir anlaşma yapacağım.
Très bien, faisons un marché.
Seninle bir anlaşma yapacağım Max.
Je vous propose un marché, Max.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Je vais faire un marche avec toi.
Tamam, tamam. Seninle bir anlaşma yapacağım.
D'accord, on va faire un marché.
Ama acelemiz olduğu için seninle bir anlaşma yapacağım.
Mais comme on est pressés, on va faire un marché.
Daedalus... Seninle bir anlaşma yapacağım.
dédale... je te propose un marché.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Je vais faire un pacte avec toi.
Seninle bir anlaşma yapacağım, Emilio.
Je te propose un marché, Emilio.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Je te propose un marché.
Pekâlâ akıllım, seninle bir anlaşma yapacağım.
D'accord, truand, je te propose un marché.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
J'ai un marché.
Bunu yapmamalısınız. Peki ya şuna ne dersin, seninle bir anlaşma yapacağım. Şimdi sağa çekeceğim ve sana tecavüz edeceğim.
On s'arrete et je te viole
Tüm bu akşamı raydan çıkartmak yerine, Seninle bir anlaşma yapacağım, tamam mı?
Plutôt que de gâcher toute la soirée, on va passer un accord, OK?
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Écoute. J'ai une idée.
Ve Light, söz verdiğim gibi seninle bir anlaşma yapacağım. Bu da 7-24 benimle birlikte soruşturmaya devam edeceğin anlamına geliyor.
Ensuite, pour Light, toujours comme convenu, nous resterons ensemble 24 / 24 h, et je lui demanderai de collaborer à 100 % à l'enquête.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
- J'ai une proposition.
Seninle bir anlaşma yapacağım, Stephen.
Je te propose un marché.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
On fait un marché.
Yakında seninle bir anlaşma yapacağım.
Je ferais bientôt un pacte avec toi.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
On va faire un échange.
Pekâlâ, seninle bir anlaşma yapacağım.
Je te propose un marché.
Pekala, seninle bir anlaşma yapacağım.
OK. On va faire un marché.
Sen o kadar cesur bir kız... ve Billy de burada öyle bir... bir zırlak küçük sürtük olduğuna göre seninle bir anlaşma yapacağım.
Puisque t'es une nana courageuse et que Billy est qu'une petite geignarde, je vais traiter avec toi.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Je fais un pacte avec vous.
Bak, seninle bir anlaşma yapacağım.
Écoutes, je te propose un marché
Tamam. Tamam seninle bir anlaşma yapacağım.
Ok.
Seninle bir anlaşma yapacağım. Yastığı karnının altına koyarsan konuşabilirsin.
Tu peux parler si tu mets un coussin sous ton ventre.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Je vous fais une offre.
Pekâlâ, seninle bir anlaşma yapacağım Başkomiser Anderssen.
Je vais passer un marché avec vous surintendant Anderssen.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Je vous propose un marché.
Evet ama seninle bir anlaşma yapacağım.
Ouaip, mais faisons un pacte.
Seninle bir anlaşma yapacağım Liam.
Donc, je te propose un marché, Liam.
Söz açılmışken seninle bir anlaşma yapacağım.
À ce sujet, je voudrais passer un petit accord, maman.
- Ben seninle bir anlaşma yapacağım.
- Je te propose un marché.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Je te propose un deal. J'en ai rien à foutre de ton deal.
Pekala, seninle bir anlaşma yapacağım.
Faisons un marché.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Ca marche.
Seninle bir anlaşma yapacağım, Marvin.
On échange.
Nuridumun kalanının nerede olduğunu ve ne yapacağını söyle seninle bir anlaşma yapalım.
Dites-nous où est le reste du nuridium, à quoi il vous sert, et on passe un accord.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Passons un marché.
Pekala, tamam, seninle bir anlaşma yapacağız, tamam mı?
Très bien, tu sais quoi, je te propose un marché, okay?
Seninle küçük bir anlaşma yapacağım, Gregory.
Je te propose un marché, Gregory.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
Passons un accord.
Beni salıvermeniz için adamlarımın seninle bir anlaşma falan yapacağını sanıyorsan çıldırmış olmalısın.
N'espères pas négocier ma libération avec Terra Nova.
Seninle bir anlaşma yapacağım.
J'ai une bonne idée.
Seninle adil bir anlaşma yapacağız ama bize karşı dürüst olacaksın, tamam mı?
on arrangerai un bon deal pour vous mais tu dois etre franc avec nous, ok?
seninle birlikte 20
seninle biraz konuşabilir miyim 42
seninle biraz konuşabilir miyiz 33
seninle bir ilgisi yok 18
seninle biraz konuşmak istiyorum 18
seninle bir anlaşma yapalım 38
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle 184
seninle biraz konuşabilir miyim 42
seninle biraz konuşabilir miyiz 33
seninle bir ilgisi yok 18
seninle biraz konuşmak istiyorum 18
seninle bir anlaşma yapalım 38
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle 184
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
senin derdin ne 338
seninleyim 95
seninle gurur duyuyorum 314
senin için çıldırıyorum 35
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
senin derdin ne 338
seninleyim 95
seninle gurur duyuyorum 314