Seninle konuşmak istiyordum перевод на французский
420 параллельный перевод
Ben de seninle konuşmak istiyordum, Madeline.
Je voulais te parler.
Evet seninle konuşmak istiyordum. Aylardır kafamın etini yiyordum "aksiyon istiyorum" diye.
Vous vouliez de l'action, vous allez être servi.
Günaydın, seninle konuşmak istiyordum.
Quel ennui! Qui est-ce? Voyons!
Yürüyüşe çıkmayı istemene sevindim, seninle konuşmak istiyordum.
Heureux que vous avez voulu faire un tour, Mary, parce que je voulais vous parler.
- Dünden beri seninle konuşmak istiyordum. - Önce ben konuşayım.
- Il faut que je te parle.
Seninle konuşmak istiyordum, Francie.
Je voulais te parler.
Seninle konuşmak istiyordum.
Ça fait un moment que je veux te parler.
- Seninle konuşmak istiyordum.
- Je veux vous parler...
Uğrayıp beni de aldığın iyi oldu. Seninle konuşmak istiyordum.
Je suis content que tu sois passé, j'avais besoin de te parler.
Göndermeden önce seninle konuşmak istiyordum.
Justement. J'aimerais t'en parler avant que tu l'envoies.
Ama uğradığına çok sevindim. Ben de çeyizim için seninle konuşmak istiyordum.
Mais j'ai a vous parler, pour mon trousseau.
Şehire geldiğinden beri seninle konuşmak istiyordum.
Shérif Wade? J'attendais que vous reveniez en ville
Seninle konuşmak istiyordum.
Je voulais vous parler.
Seninle konuşmak istiyordum.
J'aimerais vous parler.
Acelen mi var John T.? Seninle konuşmak istiyordum.
J'aimerais vous parler un instant.
Seninle konuşmak istiyordum.
Je voulais te parler.
Çok uzun zamandır bu konuyu seninle konuşmak istiyordum.
Je voulais t'en parler depuis longtemps.
Ben de seninle konuşmak istiyordum.
Je dois te parler aussi, seule.
Uzun zamandır seninle konuşmak istiyordum.
Ça fait un moment que je veux vous parler.
Esasında seninle konuşmak istiyordum.
En fait, je voudrais te parler.
Tamam, efendim. Ben de seninle konuşmak istiyordum.
Et je veux vous parler.
Ama ben seninle konuşmak istiyordum.
Mais je veux discuter!
Susuzluktan ölüyorum. - Ben de seninle konuşmak istiyordum.
- Isaac, je dois d'abord te parler.
Aslına bakarsan ben de seninle konuşmak istiyordum.
En fait, je voulais te parler.
- Neyse, zaten seninle konuşmak istiyordum.
- C'est à toi que je voulais parler.
Hubbard, seninle konuşmak istiyordum... üzerinde çalıştığın tebrik kartlarıyla ilgili.
Je voulais vous parler de certains vœux auxquels vous travaillez.
Ben de seninle bu konuyu konuşmak istiyordum.
Autant vous le dire tout de suite.
Ben de seninle bu konuyu konuşmak istiyordum.
- Je voulais vous en parler.
Seninle uzun uzadıya konuşmak istiyordum ve gitmeden önce konuşacağım.
Je suis content qu'ils m'aient appelé. Je voulais vous parler... et je le ferai avant de partir.
Ben de seninle bu konuda konuşmak istiyordum Toni.
C'est de ça que Je suis venu te parler.
- Seninle bunu konuşmak istiyordum. - Ne?
- Je voulais en discuter moi-même.
Aslında seninle onun hakkında konuşmak istiyordum.
Oui, je dois t'en parler.
Sana ulaşmak istiyordum. Seninle konuşmak istedim.
Je voulais te joindre, te parler.
- Hayır, tatlım, ben de seninle o konuda konuşmak istiyordum.
- Non, je ne veux pas te parler de ça.
- Seninle bunu konuşmak istiyordum.
- Je voulais t'en parler.
Bende seninle uzun uzun konuşmak istiyordum. - Tabi gitmek zorundaysan...
J'aurais aimé bavarder avec toi...
Seninle Kikuko hakkında konuşmak istiyordum.
Je voulais te parler au sujet de Kikuko.
Seninle geçen gece hakkında konuşmak istiyordum ama sonra gazeteyi gördüm ve...
Salut. Je voulais vous parler de l'autre soir, et j'ai vu le journal, et...
- Ben sadece bilmek istiyordum şey hakkında seninle kadın kadına konuşmak istiyordum...
- Susan, tu ne viens pas dire au revoir?
Seninle bu gece konuşmak istiyordum.
Je veux boire avec toi et te parler d'une affaire.
Bana, "Seninle, hakkında konuştuğumuz kitabı konuşmak istiyordum," dedi.
Ca vient de là-dessous... Chaque fois que je m'en approche, je dois recommencer la scène.
Seninle işte asıl bu konuyu konuşmak istiyordum.
C'est ce dont je veux vous parler.
Seninle biraz konuşmak istiyordum.
Je voulais justement te parler.
Şey, çok yorgun olmasaydın... seninle biraz konuşmak istiyordum.
De quoi? De votre frère.
Seninle epeydir konuşmak istiyordum ama vakit bulamıyordum.
- Je veux toujours te parler, mais on n'a jamais deux minutes.
Aslında, seninle biraz konuşmak istiyordum.
A propos, je voulais échanger quelques mots avec toi.
Evet, ben de bunu konuşmak istiyordum seninle.
Je voulais t'en parler.
Seninle özel olarak konuşmak istiyordum yüzbaşı.
Je voulais justement vous parler.
Seninle Chauncey hakkında konuşmak istiyordum.
Ben, je voudrais vous parler de Chance.
Seninle gitar çalan bir arkadaşım hakkında konuşmak istiyordum.
J'ai un ami qui joue très bien de la guitare.
- Milena, seninle bunlar hakkında konuşmak istiyordum.
Milena, je voulais t'en parler.
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle konuşmak istemiyorum 39
seninle konuşmak güzeldi 57
seninle konuşmak istiyor 100
seninle konuşmak istedim 34
seninle konuşmak istiyoruz 30
istiyordum 17
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle konuşmak istemiyorum 39
seninle konuşmak güzeldi 57
seninle konuşmak istiyor 100
seninle konuşmak istedim 34
seninle konuşmak istiyoruz 30
istiyordum 17
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle 184
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
seninleyim 95
senin derdin ne 338
seninle gurur duyuyorum 314
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
seninleyim 95
senin derdin ne 338
seninle gurur duyuyorum 314