Üzün перевод на французский
28 параллельный перевод
Bu kadar üzün yürüdükten sonra ne kadar aç olabileceğinizi düşünemedim.
Vous devez être affamé après votre longue marche.
Çok üzün sürmez.
Ça ne sera pas très long.
Burada üzün süredir mi çalışıyorsun?
Tu travailles ici depuis longtemps?
Şef Brubaker çok üzün süredir ana görüşün dışında hareket ediyor.
Brubaker est spécialiste de la réinsertion sociale... mais il est très éloigné de la réalité.
Şu Kadınlar Kulübü toplantıları çok üzün sürmeye başladı.
Les réunions de ton club s'éternisent.
Çok fazla üzün sürmeyecek bebek.
ça va plus être long les enfants.
Bu çok üzün sürüyor Jack.
Ça prend trop de temps, Jack.
İngilizlerin geldiği, 1940 dan başlayarak sonunda artık çok üzün süredir yapmak istediğim şeyi yapabilirim
Depuis que les Anglais sont venus en 1940, je n'aspire qu'à une chose.
Bazı kadınlar karar veremiyor ve çok üzün süre bakımını devrediyorlar.
Certaines femmes sont incapables de prendre une décision, et attendent trop longtemps.
Adamlarımız Wraithlerin elinde çok üzün süre kaldılar.
Nos hommes ont été trop longtemps aux mains des Wraith.
Biraz üzün sürebilir, ama başarırsın.
Ça prendra du temps, mais vous vous y rendrez.
Ne kadar üzün süre yakalanmazsak, şansımız o kadar artar.
Moins vite nous sommes capturées, meilleures sont nos chances.
Sana bir açıklama yapmak çok üzün sürerdi ve muhtemelen hatırlamazdın, yani bana bu olayda güvenmen gerekiyor. Şimdi...
Ça serait trop long de tout t'expliquer et tu ne t'en rappellerais pas de toute façon, donc il va falloir me faire confiance.
Adaları neredeyse ekvatorun tam üzerinde olmasına rağmen buradaki su, okyanusun derinliklerinden gelen soğuk bir akıntı yüzünden sürekli soğuktur. Bu yüzden suyun içinde çok üzün süre kalamayacaklar.
Bien que leurs îles se trouvent presque exactement sur l'équateur, la mer ici est refroidi en permanence par un courant froid qui balaie des profondeurs de l'océan, de sorte qu'ils ne seront pas en mesure de rester dans l'eau pendant très longtemps.
Çok erken kalktım ve iş gerçekten çok üzün sürdü.
Je me suis réveillée très tôt et j'ai une longue journée de boulot.
Ve bu üzün sürmeyecek...
Et plus pour longtemps.
Dün gece partiyi çok çabuk terk ettin, ki barı siyah üzün şarabı ile doldurmama rağmen.
Tu as quitté la soirée plutôt rapidement la nuit dernière, même après m'être assuré que le bar soit approvisionné en Pinot Noir.
Bu sırrı çok üzün süre tuttuk.
On a gardé ce secret trop longtemps.
Çok üzün sürmeyecek.
Pas pour longtemps.
Benim bundan daha üzün süren oral sekslerim oldu!
On m'a fait des pipes qui ont duré plus longtemps.
- Niye bu kadar üzün sürdü?
- Tu as mis le temps.
Bunun çok üzün süre sürmeyeceğini bilsen bile mi?
Même si vous savez que cela pourrait ne pas durer?
Bu konudan bahsetmeniz çok üzün sürmüştü eğer tekrar benzer olaylar oluyorsa... Olanlar kazaydı.
Vous avez pris longtemps avant de vous confier et si ça ce reproduit... c'était un accident.
Söylediklerimden pişman oldum sadece buraya gelip çok üzün olduğumu söylemek istedim.
J'ai regretté ce que j'ai dit, et je voulais juste venir ici et te dire que je suis tellement désolée.
Buraya gelmem ne kadar üzün sürdü hayal bile edemezsin.
Tu n'as pas idée du temps qu'il m'a fallu pour venir ici.
Çok üzün sürebilir.
Ce n'est pas demain la veille.
Kocam onu üzün süredir tanıyor.
Mon mari le connaît depuis longtemps.
* Çok üzün sürmeyecek *
It won t be long
uzun hikaye 160
uzun hikâye 43
uzun 291
uzun zaman oldu 409
uzun bir gece olacak 26
uzun bir hikaye 19
uzun boylu 135
uzun bir yol 26
uzun lafın kısası 39
uzun mu 25
uzun hikâye 43
uzun 291
uzun zaman oldu 409
uzun bir gece olacak 26
uzun bir hikaye 19
uzun boylu 135
uzun bir yol 26
uzun lafın kısası 39
uzun mu 25
uzun bir zaman 22
uzun zaman önce 180
üzüntü 18
uzun bir gündü 31
uzun zaman 39
uzun zamandır 69
uzun süre 24
uzun bir süre 39
uzun yıllar önce 20
uzun bir yolculuktu 18
uzun zaman önce 180
üzüntü 18
uzun bir gündü 31
uzun zaman 39
uzun zamandır 69
uzun süre 24
uzun bir süre 39
uzun yıllar önce 20
uzun bir yolculuktu 18